Nafaka davası nedir nasıl açılır nasıl hesaplanır

SadmiN

♥ Evli Mutlu Çocuklu ♥
Yönetici
Nafaka davası nedir nasıl açılır nasıl hesaplanır
nafaka davası nasıl açılır tedbir nafakası nasıl hesaplanır nafaka neye göre hesaplanır boşanmada
nafaka davası, davaları, yetki, mal paylaşımı hakkında genel bilgiler...
14dd22663d754a.jpg

Boşanma sonrasında mallar neye göre paylaşılır?

Kimin adına edinilmiş olursa olsun, evlendikten sonra edinilmiş mallarda bir ortaklık vardır. Araba, ev, arazi gibi mallar yüzde elli ortak kabul edilir. Ayrılık durumunda bu mallar ikiye bölünür. Malı ikiye bölmek mümkün değilse, örneğin bir araba ise söz konusu olan, satılıp parası ikiye bölünür.

Bu, yeni bir kanun değişikliği. Çoğu zaman kadınlar çocuklarına bakıp kariyerlerinden ve gelirlerinden vazgeçmişken erkek kariyerine devam ettiği için, ortadaki haksızlığın önlenmesi açısından yerinde bir değişikliktir.

Boşanırken hangi durumlarda nafaka talep edilebilir?

Nafaka, ülkemizin sosyal durumuna baktığımızda, daha çok kadının ihtiyacı olan olgudur. Çünkü kadınlar çocuğu alırlar ve sorumluluğu üstlenirler. Erkeğin yapması gereken tek şey, hakimin takdir ettiği nafakayı ödemektir.

Üç tür nafaka vardır:

Tedbir Nafakası: Mahkeme açıldığı zaman kadını korumak adına daha çok kadına, ama tabii genel olarak durumu kötü olan tarafa bir “tedbir nafakası”na hükmolunur. Eğer kadın dava açmışsa, bazen erkek kızar ve ödeme yapmak istemez, onu kendine muhtaç kılmaya çalışır. İşte bu tedbir nafakası bu sebeple önemlidir. Boşanma davası süresince, yani karar kesinleşinceye kadar bu nafaka sürer.

Yoksulluk Nafakası: Boşanmayla birlikte hakim, bu tedbir nafakasının “yoksulluk nafakası”na dönüşmesini sağlar. Bu dönüşüm yapılırken dosya tamamlanmıştır zaten. Varolan duruma göre nafaka miktarının eksiltilmesine ya da artırılmasına karar verilir.

İştirak Nafakası: Çocuklar için ise “iştirak nafakası” vardır. Yani eşler arasında bu tedbir ve yoksulluk nafakası olmasa bile, çocuğun büyüyüp topluma katılması için gereken masrafları karşılamak adına, iki tarafın da katıldığı nafaka ödenir. Hakim, taraflardan birinin bunu ödeyememe durumu olduğunu takdir ederse, tek taraflı olarak, örneğin sadece babanın ya da sadece annenin bu masrafları karşılamasına karar verebilir. Tabii tarafların yine mali durumuna göre bu kararı verir.


Boşanma davasında nafaka miktarı neye göre belirlenir?

Anlaşmalı boşanmalarda belli bir miktar belirlenmişse ve yıllara göre belirli bir endeks kabul edilip artırılması kararlaştırılmışsa, zaten protokole göre davranılır.

Eğer nafaka, bu şekilde kesin çizgileriyle belirtilmemişse, nafakayı alan taraf, zaman içinde enflasyon karşısında aldığı nafakanın azaldığını ve ihtiyaçlarını karşılamadığını belirterek artırılmasını talep edebilir. Diğer taraf da mal varlığında eksilme varsa, iflas etmişse ya da kullandığı gelirlerde başkasına bağımlıysa ve elinden alınmışsa, nafakanın azaltılmasını talep edebilir.

Nafaka belirlenirken birinci etken, çocuğun ihtiyaçlarıdır. Bizim hukukumuz bu konuda daha objektiftir. Kişinin gelir durumu, evlilik içindeki standartları, nafaka miktarında etkilidir. Anglosakson dediğimiz Amerika hukukunda ise hakim o çocuğun ihtiyaçlarına göre direkt karar verir. Kişinin geliri bunu karşılamaya yetmiyorsa bile çocuğun ihtiyacına göre nafaka belirler. Türk hukukunda “çocuğun iştirak nafakası”nda hakim biraz daha anglosakson hukukuna kayabilir, takdir yetkisini kullanarak onun ihtiyaçlarını karşılayabilecek miktar bazında karar vermeye çalışır.

Boşanırken tazminat talep edilebilir mi?

Tazminat talep eden tarafın kusursuz veya daha az kusurlu olması beklenir. Tazminat miktarını da hakim, bu kusur oranına göre takdir eder. Tarafların talebine, mali durumuna, mal varlığına göre bir maddi tazminata hükmeder.

Karşı taraf, bu boşanmadan dolayı yoksulluğa düşecekse, ona maddi tazminat ödenir. Bu tazminat, evlilik birliği içinde varolan standartları korumaya yöneliktir. Zenginleşmeye neden olmayacağı gibi, kişinin eski standardından çok uzaklaşmasına engel olmaya çalışır. Hakim bunu göz önünde bulundurarak kusurlu tarafın kusursuz tarafa tazminat ödemesine hükmeder.

Hakaret, küçük düşürme, zina gibi durumlarda ise manevi tazminat söz konusu olur. Yaralanan, adalet duygusu eksilen kişinin o duygularını bir nebze olsun maddi anlamda tazmine yöneliktir bu. Maddi tazminat bir kira gibi her ay ödenebilirken, manevi tazminat miktarı bir kerede ödenir.

Eşlerin çocuksuz olması boşanma davasını etkiler mi?


Çocuk olup olmaması boşanma davalarında çok önemli bir etkendir. Gerek tarafların gerekse de çocuğun gelecekteki psikolojik durumları göz önünde bulundurulur karar verilirken.

Çocuğun bir aile içinde olmasıyla ayrılmış eşler tarafından büyütülmesi, birçok düzenlemeyi gerektirecektir. Çocuğun hangi tarafta kalacağına karar verilmesi, çocuğa hangi tarafın daha iyi şartlar sağlayabileceğini hakim görmek durumunda.

Kadın boşandıktan sonra erkeğin soyadını kullanmaya devam edebilir mi?


Kadın eğer boşandığı kocasının soyadını kullanmak istiyorsa, bunda bir menfaati bulunduğunu ispatlayabiliyorsa ve bu durumda eski kocasına bir zarar vermiyorsa, hakim bu soyadı kullanmaya devam etmesi konusunda izin verir.

Örneğin kadın doktor ise, evlilik birliği içinde o soyadıyla bir çevre edinmişse ve hastaları onu o isimle tanımışsa, bu gerekçeleri ortaya koyup hakimden eski soyadını kullanmak için izin ister. Hakim, tabelasının değişmemesi, gelir durumunun düşmemesi adına izin verilmesine karar verebilir.

Koca, koşulların değişmesi halinde, bu iznin kaldırılmasını talep edebilir. Sonradan kadın haysiyetsiz bir yaşam sürmeye başlar, sakandallara karışırsa, erkek de bunu ispatlarsa, verilen iznin geri alınmasını isteyebilir.

Medeni kanunun 173. maddesine göre, kadın boşanma halinde evlenmeyle kazandığı kişisel durumunu koruyor ve evlenmeden önceki soyadını yeniden alıyor. Evlenmeden önce dul ise, daha önce de bir evlilik geçirmişse, bekarlık soyadını kullanmayı hakimden talep edebiliyor.

Evlilik öncesi yapılan protokol boşanmada mal paylaşımını nasıl etkiler?

Evlilikle birlikte edinilmiş mallarda ortaklık kabul edildiği için artık bu akitler yapılmaya başlandı. Bu protokolün yapılma yollarından biri notere gidip, “biz özgür irademizle mal ayrılığını seçtik” denmesidir.

İkinci yol olarak, evlenme akdi kurulurken evlenme memuruna beyanla, ilgili sayfasına bunu bir şerh olarak da kaydettirebilirsiniz. Evlilik birliği devam ederken, bu protokolü ancak iki tarafın anlaşmasıyla bozabilirsiniz. Tek tarafın “vazgeçtim” demesiyle anlaşma değişmez.

Kaynak: Pudra.com
 
Sadmin adminim birşey sorucam benim annem ile babam ben doğmadan annem hamile iken boşanmışlar ve bu yaşa kadar nafaka ödemesi gerekiyordu yani nafaka çıkmış fakat ödeme yapmamış bizimkilerde gerek yok diye üstünde durmamışlar anlayacağın. Şimdi sara soracağım 2 ay sonra düğünüm var ve ben fikir değiştirsem bugune kadar toplanan nafakayı istiyorum desem?

Bekarken toplu halde bir mahkeme acıp alabilrsin dediler ama evlenıncede geçerlimidir bu ??
 
Geri
Üst