Mesele Kuyumcu Bulmaktır...!!

M

* MuCiZé *

Forum Okuru
Mesele Kuyumcu Bulmaktır...!!
arkadaşlar mail olarak geldi bana bu yazı,ve gerçekten çok hoşuma gitti.sizlerle de paylaşmak istedim,buyrun....


Vaktiyle bir bilge hoca, yıllarca yanında yetiştirdiği öğrencisinin


seviyesini öğrenmek ister. Onun eline çok parlak ve gizemli görüntüye sahip


iri bir nesne verip: "Oğlum" der, "Bunu al, önüne gelen esnafa göster, kaç


para verdiklerini sor, en sonra da kuyumcuya göster. Hiç kimseye satmadan


sadece fiyatlarını ve ne dediklerini öğren, gel bana bildir.


Öğrenci elindeki ile çevresindeki esnafı gezmeye başlar.


İlk önce bir bakkal dükkanına girer ve "Şunu kaça alırsınız?" diye sorar


Bakkal parlak bir boncuğa benzettiği nesneyi eline alır; evirir çevirir;


sonra: "Buna bir tek lira veririm. Bizim çocuk oynasın" der.


İkinci olarak bir manifaturacıya gider. O da parlak bir taşa benzettiği


nesneye ancak bir beş lira vermeye razı olur.


Üçüncü defa bir semerciye gidir: Semerci nesneye şöyle bir bakar, "Bu der


"benim semerlere iyi süs olur. Bundan "kaş dediğimiz süslerden yaparım. Buna


bir on lira veririm."


En son olarak bir kuyumcuya gider. Kuyumcu öğrencinin elindekini görünce


yerinden fırlar. "Bu kadar değerli bir pırlantayı, mücevheri nereden


buldun?" diye hayretle bağırır ve hemen ilâve eder. "Buna kaç lira


istiyorsun?" Öğrenci sorar: Siz ne veriyorsunuz?" "Ne istiyorsan veririm."


Öğrenci, "Hayır veremem." diye taşı almak için uzanınca kuyumcu yalvarmaya


başlar:


"Ne olur bunu bana satın. Dükkânımı, evimi, hatta arsalarımı vereyim."


Öğrenci emanet olduğunu, satmaya yetkili olmadığını, ancak fiyat öğrenmesini


istediklerini anlatıncaya kadar bir hayli dil döker.


Mücevheri alıp kuyumcudan çıkan öğrencinin kafası karma karışıktır. Böylesi


karışık düşünceler içinde geriye dönmeye başlar. Bir tarafta elindeki


nesneye yüzünü buruşturarak 1 lira verip onu oyuncak olarak görenler, diğer


tarafta da mücevher diye isimlendirip buna sahip olmak için her


şeyini vermeye hazır olan ve hatta yalvaran kişiler..


Bilge hocasının yanına dönen öğrenci, büyük bir şaşkınlık içinde başından


geçen macerasını anlatır.


Bilge sorar: "Bu karşılaştığın durumları izah edebilir misin?"


Öğrenci: "Çok şaşkınım efendim, ne diyeceğimi bilemiyorum,


kafam karmakarışık" diye cevap verir.


Bilge hoca çok kısa cevap verir:


"Bir şeyin kıymetini ancak onun değerini


bilen anlar ve onun değeri bilenin yanında kıymetlidir."


Her insanın hayatında varlığını ve değerini bilen, hisseden, fark eden


kuyumcular mutlaka vardır.


Mesele kuyumcuyu bulmaktadır...


... ""Keyifler değildir yaşamı değerli yapan.
Yaşamdır, keyif almayı değerli kılan"" ...
 
çokkkk güzelmiş ya bayıldım balım harika valla ben kuyumcumu bulmuşum desene çok şükür valla :D:D:D
 
Geri
Üst