Berna Laçin hayatı

M

Misafir

Forum Okuru
Berna Laçin hayatı
berna laçin hayatı, kimdir, kısaca hayatı, biyografi, dizileri, filmleri, hakkında bilgiler



Oyunculuğunu çok başarılı bulduğum ve kendisini de çok güzel ve zarif bulduğum Berna Laçin hakkında bilgiler sunuyorum bu yazımızda Melek'ler.



84db026497bb0c.jpg


Adı Soyadı: Berna LAÇİN
Doğum Tarihi: 20-08-1970
Doğum Yeri: İzmir
Eğitim: İstanbul Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü


1970’de İzmir’de doğan Berna Laçin İstanbul Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümünü bitirdi..Bir çok dizide rol aldı..Çocuktan Al Haberi yarışması ile kendini çocuklara daha çok sevdirdi.Ada isminde bir kızı vardır.



Oynadığı Diziler

Yıldızlar Savaşı
Belalı Baldız
Bir Dilim Aşk
Seni Yaşatacağım
Evdeki Yabancı
Ateş Dansı
İlk Aşk
Böyle mi Olacaktı
Sahte Dünyalar



Oynadığı Sinema Filmleri

Bir Kadının Anatomisi
Kızılırmak Karakoyun
Yarına Gülümsemek
Koltuk Belası
Sevdiğim Adam



Çuvalda giysem bana bakarlar


Berna Laçin....Sadece benim değil, herkesin takdir ettiği, başarılı bir oyuncu... Tecrübelerimden bilirim, Berna kadar takdir gören sanatçılarla röportaj yapmak zordur. Kasarlar insanı.


Ancak Berna Laçin diğerlerinden farklı; şöhreti çoktan hazmetmiş... Üstelik çok dobra; hiçbir sorumda kıvırmadı ve bana bir sürü manşet verdi. Buyurun okuyun...

Doğru bildiğinizi söyleyebildiğiniz gibi eleştirilmekten de korkmuyorsunuz. Bu yüzden de insanların bir kısmı sizi çok cesur buluyor; kimi ise davranışlarınızı iş güzarlık olarak yorumluyor. Acaba siz kendinizi hangi tarafa daha yakın buluyorsunuz?

Nereden baktığına bağlı. Politik insanlar benden hoşlanmaz. Dobralıktan yana olanlar beni severler. Herkesle çok iyi anlaşırım modunda etrafta dolaşan insanlar vardır ya, ben de onlardan nefret ederim. Çünkü herkesin bir rengi vardır. Ortada olmak bir renksizliktir. Benim renklerim ortada.

BANA HAK VERİYORLAR

Ekranda yaptığınız sivri açıklamalarınızı izleyince, kontrolü zaman zaman kaybetmiş olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Diyorum ama aslında tam olarak öyle demiyorum. Ya kendimi yanlış anlatıyorum ya da söylediklerimi montajlarken kesiyorlar. Röportaj vermememin sebebi bu. Ama canlı yayınsa okey, kendimi çok iyi anlatıyorum. Ben bu ülkede kendini en iyi ifade eden insanlardan biriyim. Canlı yayınlarda herkes bana hak veriyor.

Eğitimli ve bu işe yıllarını vermiş bir oyuncu olarak, Hülya Avşar gibi kişilerin gereksiz açıklamalarla mesleğinizi kötüye kullanarak, gerçek sanatçıları baltaladığına inanıyor musunuz?

Aslında Hülya`yla ilgili sorulara cevap vermiyorum. Çünkü, Allah muhafaza böyle bir şey yaparsam, bana Gündem yaratmak istiyor derler. Bizim aslında Hülya`yla hiç polemiğimiz yok. Karşılaştığımız yerlerde birbirimize selam veririz, konuşuruz. Ama, `Berna`yı kara listeye aldım` dediğinden beri hiç görüşmedik.

Çoğu kişi, son çalışmanız Yıldız Savaşları yayından kalkınca, yapım şirketinin başında bulunan Sadettin Saran`ı, sevgilisi Hülya Avşar`ın etkileyebileceğini düşündü, işin aslı neydi?

Hülya Avşar`ın sevgililerine göre iş seçecek değilim ya? O dönemde sevgili değillermiş herhalde. Bir de Sadettin Saran salak bir adam ya, para koyuyor ve Hülya istemiyor diye, dizinin yayından kalkmasını istiyor, olacak şey değil. Adam, bir kere iş adamı. Ne saçma. Bununla ilgili çok soru geldi ama ilk kez size konuşuyorum.

GİYİNMEK GÖRGÜ İŞİDİR

İş bitince Sadettin Bey sizi arayıp, moral verdi mi?

Hiç konuşmadık. Aslında onunla hoş bir diyaloğumuz vardı. Çok tebrik etmişti, performansımızı. Güzel anlaştık, aramızda hoş bir elektrik oldu. Fenerbahçeli olmasından kaynaklanan bir şeydi. Bu işler bitince beni bir aramasını beklerdim. Aramadı, kırıldım, gönül koydum tabii.

Kendi deyişinizle muhafazakar marjinal değil de, karşı cinse kafayı takmış bir nemfoman olsaydınız, banka hesabınızda önemli bir artış olur muydu?

Tabii ki. Türkiye`nin çok zenginlerinden benimle direk evlenmek isteyenler çıktı. Hiç görüşmeden, Evlenelim dediler. Evliyken bile Ahhh keşke diyenler çok kulağıma geliyor. Ama benim deli tarafımı da bilirler, yanıma yanaşamazlar.

Yerine göre mi giyinmeyi seviyorsunuz?

Ben uygunluktan yanayım. Öğlen dörtte bir partiye gidiyorsam uzun etekle dışarı çıkmam. Orada kısa giyerim, çünkü öğlen uzun etek giyilmez. Bu bir görgü kuralıdır. Gündüzün bir vakti, işli nakışlı giysiler, pahalı mücevherlerle dolaşmam ama akşam bunu yaparım. Bodrum`da sivri topuklu ayakkabılar, üzerimde Changel elbislerle dolaşmam. Çünkü onun yeri şık gece kulüpleridir.

Meslektaşlarınızı bu konuda nasıl buluyorsunuz?

Giyinmeyi bilmiyorlar. Bu biraz görgüyle alakalı. Avrupa`da akşam yemeğinde plajda giydiklerini giyseler çok uygunsuz kaçar. Gündüz lastik pabuçlarıyla geziyor Nikole Kidman. Gece de giyinip süslenip çıkıyor.

Amaçları nedir?

Dikkat çekmek istiyorlar. Bizim sektörde genelde işini iyi yaptığın için değil, dikkat çektiğin için iş alıyorsun, para kazanıyorsun. İnsanlar, Kimse bana bakmıyor, biraz açılıp saçılayım diyor. Çünkü kendilerine güvenmiyorlar, malzemeleri güçlü değil. Benim için o söz konusu değil, çuval da giysem bana bakarlar. Çünkü, o sıcak bir iletişimdir. Öyle bir şeye ihtiyaç duymuyorum. Yurtdışında da böyle insanlar var, Paris Hilton, Lindsay Lohan. Onlar da o kadar insanlar... Bu kızlara da saygı duyulmuyor.

BİZİMKİLER DAHA MARJİNAL TAKILIYOR

Bizimkiler Paris Hilton ve benzerlerine mi özeniyor?

Evet, o kızlar da hayatın içinde bir renk ama o kadar. Herkes onlara özenince tuhaf bir şey ortaya çıkıyor. Üstelik onlar da bizim kadar abartmıyorlar işi. Bizimkiler daha marjinaller. Türkbükü kadınları fondöten, rimel, kalem, ruj makyajını yapıp sahile öyle iniyorlar. Amaç yüzmek, serinlemek değil; gösteriş...

Magazincilerin her istediklerinde sizi sahilde güneşlenirken yakalayamamasının özel bir nedeni var mı?

Beni yakalayamıyorlar çünkü, komşularımla birlikte dolmalar, börekler eşliğinde sahile iniyorum. Bodrum`da yazlığım var, çok mutluyum orada. Benim bulunduğum koyu bulmaları çok zor.

BİR AŞK HİKAYESİ YAZDIM

Yeni projeleriniz var mı?

Hikaye yazdım. Arkadaşlarımla da senaryosunu oluşturduk. Senaryoyu okumadan birkaç yapımcı istedi fakat kararımızı vermedik. Bir aşk hikayesi, bir drama. Hatırla Sevgili`nin yönetmeni Burhan`la birlikte yapalım istiyoruz. Şimdi senaryo ona gitti, ondan da fikirler geliyor.

Dizinin adı ne olacak?

Ben Karşılaşma koydum adını ama senarist arkadaşlar Dünden Kalan daha iyi olur dediler, bakalım.

Başrolde kimler oynayacak?
Ben bunları yazarken, kafamda oynattım. İki erkek rolü var. Biri Emre Kınay diğeri ise Yetkin Dikiiciler. İkisinin de haberi var ve bu işin içinde olmak istiyorlar. Umarım o tarihte onların başka bir işi olmaz, birlikte çalışırız.
 
Geri
Üst