bitanem değermiydi

ışılsu

Yeni Üye
Üye
bitanem değermiydi
Gece oldu yine, yalnızlık hırkamı giydim bekliyorum. Anılar masanın üzerinde duruyor mavi kaplı defterimin atında, ağlıyor kelimeler kalemimden dökülen her hatıraya. Ay parlak hiç olmadığı kadar aydınlık bir yüzüm var şimdi oturduğum koltuğumdan bana bakan Ay'a el sallıyorum, gülmek gelmese de içimden. Yalnızım bir çocuk gibi bekliyorum. Babama dedim ki dün;
“Bana elma şekeri alır mısın? kocamanından, hiç bitmeyeninden kan kırmızısı olsun tadı şekerden de tatlı, bal gibi olanından.”
Şaşkın zavallı babam baktı yüzüme.
“Deli kızım benim, sen hiç büyümeyecek misin?”
Ne diyeyim bilmem ki!. Biliyordu ki alamayacak biliyordu ki yiyemeyeceğim neden istemiştim o biliyordu..........

Kalkmak istedim oturduğum yerden, anıları göndermek bütün mumları yakmak radyomu açmak ve dans etmek istedim. Elime bir kadeh almalıydım içmeli içmeliydim bu gece. Ama ben içki sevmem ki. Unuttun! neler oluyor sana, neler düşünüyorsun delirdin mi yoksa.....

Delirmek değildi bu adına yalnızlık diyorlar, yalnız kalınca insan başlarmış kendi ile konuşmaya, yetmezmiş dönermiş duvarlara. Karanlıkta hiç tanımadığı bir yüz çıkarmış karşısına dinlermiş konuşmaları sessiz usulca...

Özledim hem de çok seni bitanem.Gidişini hiç düşünmedim o sahneyi sildim gözlerimden sadece avuçlarımda ıslaklığı ayrılığındı kalan. Şimdi gerçekten çocuk olmak isterdim. Ağlamak susmak için bir öpücük yanaklarıma kondurmalı annem, basmalı beni bağrına canım yavrum diye fısıldamalı kulağıma, susturmalıydı...

Gözlerimi silmeli, saçlarımı okşamalı, gözlerime bakarak seni seviyorum demeliydi biri... Yalnızlık dedikleri şey ne illet bir hastalıkmış ki ilaç bulunmuyor.

Bitanem, defterime yazmak istedim seni. Kalemimden dökmek sevgilerimi. Bilemedim nerden başlayacaktı sözler, anlatamadım beynim karıncalanıyordu, hatırlayamadım gözlerim yanıyordu alev alev, içim çok acıyordu. Kanadığını hissediyordum sol yanımın, sarmak için ne gerekti bilmiyordum kısacası yazamadım işte seni beni ve düşlerimizi..

Bir kahve yapmak istedim canımın istediğimden değil. Oturdukça anılar da oturuyordu, gitmek bilmiyorlardı. Başka birşey düşünemez oldum. Aklıma ilk gelen kahve yapmak oldu derler ya kahve bahane...

Ellerimden tut bitenem. Bu gece yakamozlar düşmüş denize, tebessüm ettim, gece o kadar renkli ki; nostalji takılıyorum. Duygulandım, anılara takılı kaldım. Birde sana hasret.

Bitanem; gözlerinin rengini unuttum, hak ver bana görmeyeli hayli zaman oldu. Kırılma sakın sen demiştin. Unut beni, öldü say, ne sayarsan say ama bitti. Gerçekten bitti mi? gelmeyeceksin yani.

İnanmak zor. Onca anılara ihanet ederek gidişini artık nedenler aramıyorum. Sebep de çünkü; artık çok geç...

Bitanem; yalnızım. İstediğin gibi, bıraktığın gibi değişen olmadı hiç bende Hayatımda, yüreğimde gözlerimde. Hala bom boş sensiz buralar, hala yüreğimde bir ateş, hala gözlerimde sen....

Sevgililer gününde verdiğin ayrılık hediyesi sarı bir gül vazomda ve anıların sarmış etrafımı karanlıklara inat... Ama mutlu olanından, tebessüm edeninden sakladım hapsettim kendi dünyamda.

Bitanem; giderken içtiğin sigaranın kokusu sinmiş duvarlarıma. Gülümsüyordun giderken acımasızca. Senin yaptığın hercai ihaneti, benim yaptığım kardelen sadakati...

Peki birtanem bütün bu yaşattıklarına değdi mi?

Ya! Kendime ne demeli.
alıntı
 
Bitanem; yalnızım. İstediğin gibi, bıraktığın gibi değişen olmadı hiç bende Hayatımda, yüreğimde gözlerimde. Hala bom boş sensiz buralar, hala yüreğimde bir ateş, hala gözlerimde sen....


eline sağlık çok güzel bir paylaşım
 
Geri
Üst