çocuğunuzun sağlığı için kendini tedavi et!

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
çocuğunuzun sağlığı için kendini tedavi et!
alp karaosmanoğlu dr alp karaosmanoğlu çocuklarda evham aşırı evham

Ebeveyn olarak çocuğunuza karşı aşırı derecede kollayıcı davranıyorsanız, çocuğunuzun, dertleri ile baş edemeyen ve kendini hep eksik gören bir yetişkin olması kuvvetle muhtemel. Hatta onun için anksiyete bozukluğuna yaldızlı bir davetiye de çıkarıyorsunuz.
Mükemmeliyetçi ve aşırı beklentili bir ebeveyn misiniz? Hayatı boyunca herkesten iyi olmaya çalışmanın sancısıyla kavrulan ve hayatı zehir olan, dahası depresyonla malul bir yetişkin sizin eseriniz… Üstüne bir de, ‘Aman çocuğuma bir zarar gelmesin’ endişesi sizi evhamlı mı yaptı? Kusura bakmayın ama çocuğunuzun, hayata karşı aşırı ve gereksiz korkuları olan hastalıklı bir kadın ve adam olmasından sizden başka kimse sorumlu değil.
Çünkü ebeveynin davranışlarının etkisi altında gelişen çocukluk yaşantıları orada kalmıyor ve yetişkin olduğunda birer duygu, düşünce ve davranış kalıplarına dönüşüyor. Bu yüzden ruhsal olarak da sağlıklı çocuklar istiyorsanız, eğer varsa yanlış ebeveynlik tutumlarından vazgeçmeniz, bu yanlış tutumlar klinik düzeyde ise çocuğunuzun sağlığı için sizin tedavi olmanız gerekiyor. Anne-babalara ve adaylarına, ebeveyn tutumlarının çocuk üzerindeki etkilerini içeren bir eğitim programı veren Psikiyatr Alp Karaosmanoğlu ile konuştuk. Karaosmanoğlu, “Çocuklarınız için kendi bozuk davranışlarınızı değiştirmek durumundasınız.” diyor.
İlk sayfada yer alan, ebeveynlerin yanlış tutumlarının, çocuklarını nasıl hastalıklı ve sorunlu birer yetişkine dönüştürebileceğine dair öngörüler Psikiyatr Dr. Alp Karaosmanoğlu’na ait. Dr. Karaosmanoğlu, verdiği tedavi hizmetinin yanı sıra meslektaşlarına ‘şema terapisi’ni öğreten bir eğitimci aynı zamanda. Şema terapisi ise psikiyatri ve klinik psikolojide, son yıllarda popülerliği artan bir yöntem ve şu şekilde tanımlanıyor: “Çocukluk dönemindeki travmatik, ruhu zedeleyici yaşantılarda, o ortama uyum sağlamak için bazı düşünce, duygu ve davranış kalıpları geliştiririz. Daha sonra ruhumuzu zedeleyen o durum geçse bile bu davranış kalıpları kalırlar. Bunlar yanlış davranış şemalarıdır. Terapide bir dizi soru yardımıyla kişinin şeması çıkarılır. Çıkarılan şema, sorunun sebebini ve uygulanacak tedaviyi ortaya koyar.”
Dr. Alp Karaosmanoğlu, bir yandan bireysel görüşmelerle tedavi süreci devam ederken, bir yandan da şema terapisi uygulamalarından çıkardığı sonuçları, bir eğitim programında anne-baba ve anne-baba adayları ile paylaşmak istemiş. Daha iyi bir ebeveyn olmak isteyen anne-babalar ve anne-baba adaylarının tek tek ya da birlikte katılabileceği program, Dr. Karaosmanoğlu’nun kurucuları arasında olduğu Psikonet’te gerçekleştirilecek. 14 ve 21 Nisan’da üçer saatlik 2 seansta yapılacak eğitim programı ‘Şema Odaklı Anne-Baba Eğitimi’ adını taşıyor ve ebeveyn tutumlarının çocuklar üzerindeki etkilerini içeriyor. ‘Sağlıklı ebeveynlik davranışları neler olmalıdır?’ sorusunun cevabının bulunmaya çalışılacağı programda katılımcılar kendi ebeveynliklerini değerlendirme imkanı bulacak. Dr. Karaosmanoğlu, www.psikonet.com adresinden içeriği ile ilgili geniş bilgi alabileceğiniz programın, ebeveynleri, çocukları üzerinde olumsuz etki bırakan yanlış davranışları ile yüzleştireceğini belirtiyor ve şöyle diyor: “Eğer anne baba olarak, davranış bozukluğu olmayan ruhsal anlamda da sağlıklı çocuklar yetiştirmek istiyorsak kendimizin yani dünün çocuğunun, bozuk davranışlarını değiştirmek zorundayız.”
Ebeveynin aşırı kollayıcılığı çocukta depresyon yapıyor
Dr. Karaosmanoğlu, ‘büyümüş çocuk’larla yaptığı görüşmelerde elde ettiği verileri en aza göre gruplandırdığında ‘aşırı’ ve ‘bozuk’ olmak üzere iki tür ebeveynlik olduğunu tespit etmiş. Ve kendisi bu iki tür ebeveynliği şöyle özetliyor: “Bozuk ebeveynlik, taciz edici, aşağılayıcı, duygusal olarak yoksun bırakıcı, maniple edici davranışlarla ortaya çıkan kusurlu bir ebeveynlik. Aşırı ebeveynlik ise aşırı kollayıcı, beklentili, mükemmeliyetçi davranışlarla kendini gösteren bir ebeveynlik…” Yaptığı araştırmalarda, depresyon ile ‘aşırı ebeveynlik’ gösteren bir anne-babanın elinde büyümek arasında çok yakın ilişkiler olduğunu söyleyen Karaosmanoğlu, “Hastalarımızın çoğu aşırı kollanarak büyütülen bireylerdi.” diyor.
Ebeveyn olarak çocuklarımıza ve ‘onların iyilikleri için’ sergilediğimiz kimi davranışlar, bakın Alp Karaosmanoğlu’na göre nelerle sonuçlanıyor: “Aşırı kollayıcı, kontrolcü bir ebeveyn elinde büyümek de sağlıklı bir bireyin yetişmesini olumsuz etkiler. Hem annenin hem babanın aşırı kollayıcılığı ile yaşanan bir çocukluk sonrasında anksiyete bozukluğu ortaya çıkıyor, kendi dertleri ile baş edemeyen, kendini eksik ve yetersiz gören bir birey yetişiyor. Babada bozuk ebeveynlik, annede aşırı ebeveynlik varsa, çocuğun yetişkinliğinde kendini üstün görme, herkesin beklentilerini kazanma, herkesten iyi olmaya çalışma gibi davranışların edinilmesine yol açıyor.” Yaptığı bireysel görüşmelerin bu tezlerini doğrular nitelikte olduğunu açıklayan Dr. Karaosmanoğlu’na, ebeveyn ile çocuk arasında, çocuğun ruhsal yaralanmalarına en çok nelerin sebep olduğunu sorduk. Evham ve aşırı beklentinin ebeveynlerde en yüksek düzeyde görülen tutumlar olduğunu söyleyen Karaosmanoğlu, bu iki tutumun, çocuğun yetişkinlik dönemini nasıl etkilediğini şu cümlelerle açıklıyor. “Evhamın getirdiği problemler panik bozukluklar. Evhamlı bir ebeveyn elinde yetişen çocuk, var olandan daha çok tehdit dolu bir hayatta yaşıyor olduğunu düşünür ve korkak bir birey olması kuvvetle muhtemeldir. Yüklenen aşırı beklenti ile çocuklardan birer küçük Atatürk, Einstein olmaları, vatanı kurtarmaları bekleniyor. Bu aşırı beklenti, çocukta aşırı sorumluluğa sebep oluyor. Aşırı sorumluluk kimi ruhsal hastalıkların, davranış bozukluklarının özünü teşkil ediyor, depresyon riskini artırıyor. Ancak bir başkasına hizmet ettiğinde varlığının görüldüğünü düşünüyor.
 
Geri
Üst