çocuklarda alt ıslatma

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
çocuklarda alt ıslatma
Genellikle çocuklar mesane kontrolü gerçeklesinceye kadar,yani ortalama olarak 2-3 yaslarina kadar geceleri altlarini islatirlar.Gündüz kontrol 2 yas dolaylarinda ,gece kontrol ise 3,5-4,5 yaslari arasinda kazanilir.Çocuklarin hemen hepsinin idrar ve diski kontrolünü kazandiklari 4 yasinda sonra hala alt islatmanin devam etmesi"enuresis" adini alirlar Enuresis,hem sik rastlanmasi ,hem de çocuk ve ana baba için zor bir durum olmasi açisinda tüm davranis bozukluklari içinde en önemlisidir.Ortalama 4-5 yas çocuklarinin tümünün % 15 kadari altini islatir,yani enuretiktir Çocuklardaki altini islatmalarini yaklasik % 80'i gece (enuresis nocturan), % 5'i gündüz (enunesis diuran) görülmektedir.Bu oran okul çaginda bir miktar azalmakla birlikte çocuklugun ortalarina,hatta ergenlige kadar devam etigi görülür.Her yas için enuresis erkeklerde kizlara oranla iki kat daha fazladir.Enuresis iki biçimde görülebilir.Bulardan ilki,birincil (primer) enuresisdir ki bu, sinir-kas kontrolünün gelismesindeki gecikmeden kaynaklanabilir ve dogumdan baslayarak süregelir.Bu gecikme,anne babanin düzensiz ya da yetersiz tuvalet egitiminin bir sonucu alarak olusabilir.Bu enuretik çocuklarin idrarlarini kontrol etmelerinde,anne babalarinda diger kardeslerine oranla daha az yardim gördüklere ya da hiç yardim görmedikleri saptanmistir.Birincil enuresis zamanla kaybolur ve yavas gelisen bu çocuklar,tuvalet kontrolünde arkadaslarinin düzeyine ulasirlar.Birincil enuresis yatak islatma sorununun hemen hemen % 75-80'ini olusturur.Geri kalan % 20-25 oranindaki enuresis,"ikincil(seconder) enuresis" adini alir.Bu tür alt islatma olayinda tuvalet kontrolü olustuktan sonra bir gerilme söz konusudur.Ikincil enuresis tipik olarak yeni bir kardesin dogumu ya da yeni bir eve tasinma gibi bazi ruhsal gerginlik durumlarinda ortaya cikar Bu etkenler çocugun bir süre için daha olgunlasmamis davranis biçimlerine dönmesine neden olur.Bazi uzmanlara göre,özellikle bu gerilme türü.çocugun annesine olan öfkesini sembolik bir ifadesi olarak yorumlanabilir.Enuresis, sosyo-ekonomik düzeyi düsük olan ,aile içinde yeterli duygusal etkilesimden yoksun,nörotik ve uyumsuz çocuklardan daha sik rastlanir.Çesitli ruhsal etkenler enuresisin olusumunda baslica neden olarak sayilabilir.Yaptigimiz incelemeler.alt islatma sorunuyla çocugun duygusal dünyasi arasinda yakin bir iliskinin oldugunu ortaya koymaktadir.Asiri sevgi ve hosgörü,yetersiz ilgi,kiskançlik gibi nedenlerden kaynaklanan bu gerilme (regression) davranisi ,tirnak yeme,parmak emme gibi birtakim baska gerilme davranislariyla,bebeksi hareketleri ya da konusmalari da beraberinde getirebilmektedir.Çocugun duygusal dünyasinin büyük ölçüde etkileyen ev ortami,alt islatma konusunda büyük rol oynamaktadir.E.4 yasinda bir kiz çocugudur.Anne ve babasinin sürekli geçimsizligine ve tartismalarina tanik olmaktadir.Arkadaslarinin babalari onlari çocuk parkina götürdüklere halde babasi E.'yi götürmemekte ve sabahlari yuva arabasina bindirmemektedir.E,babasinin kendisini sevmedigi görüsündedir .Ancak annesiyle babasi arasinda geçen olaylarla da çok yakindan ilgilidir.Zaman zaman annesine "Ben okuldayken de evde kavga ediyor musunuz" sorusunu sorar.Hassas ve alingan bir çocuk olan E, altini islatma korkusuyla anaokulunda ögretmenlerine zaman zaman uyumak istemedigini söyler.E., alt islatma sorunuyla duygusal dünyasi arasindaki iliskiyi annesine söyle itiraf eder."Babam beni sevmedigi için eve geç geliyor.Ben de onun için altima çisimi yapiyorum"E.nin davranis bozukluklarinin giderek artmasiyla altina büyük abdestini de yapmaya baslamasi görülür.Bu durumda anne baba uyarilir ve çocuklarinda gelecek yillarda olsa davranis bozukluklari ve anormallikler hatirlatilir.Bu gerçekleri gören anne ve baba,sürtüsmelerini azaltarak ayrilik hazirliklarin sona erdirirler .bunun üzerine E.'deki olumlu gelisim tahminin çok üzerinde kisa sürede gerçeklesir.Yetersiz ilgi ve sevgiyle pisisik çatismalarin enuresise olan etkisi asagidaki örnek vaka da açikça görülmektedir.A.11 yasinda, yatili Ilkögretimin hazirlik sinifini henüz girmis bir kiz çocugudur.Oyun odasinda sürekli yalniz oynamasi,rehber ögretmenin dikkatini çekmistir.Arkadaslari ,geçimsizligi nedeniyle birlikte oynamak istemediklerini söylemislerdir. Rehber ögretmenin görüsme istegi üzerine ,A.,Bursa'da oturduklarini ,babasinin olmadigini ,ailedeki dör çocuktan biri oldugunu ancak annesinin kendisini istemeden dünyaya getirdigini söylemistir.A., bir keresinde annesinin bir komsusuna :"Keske son iki çocugu dogurmasaydim,"dedigini duydugunu,birinin annesiyle evlenmek istedigini,evlendigi taktirde annesinin kendisini iyice unutacagindan endise ettigini sözlerine eklemistir.A. her gece altini islatan ve arkadaslarina karsi bunun ezikligini duyan bir çocuktur.Annesinin ev degistirmis olmasina karsin,A.'ya mektup yazmamasi,onu iyice gerginlestirmis,alt islatmanin yani sira,çalma gibi davranis bozukluklari da göstermeye baslamistir,Rehber ögretmenle iyi bir diyalog kuran A. Bir resimde A.,Kocaman çiçeklerin üzerinde oturan ve aglayan bir melek resmi çizmis,bunu da "çiçekler kopariliyor diye agliyor,güzel seyleri yok etmek çok kötü"seklinde yorumlanmistir.Aileye yapilan görüsmeler ve A.'ya uygulanan çesitli psikopedagojik yöntemler sonucu vermis ve alt islatma giderek azalmistir.Çocugun idrar ve diski kontrolünü ögrenmesi genellikle 4 yasinda gerçeklesir.Aslinda bu kontrol mekanizmasi dogal olarak hiçbir egitim ve ögretim gerektirmez, kendiliginden ögrenilir.Bu islevsel gelisme daha sora fiziksel,çevresel ve yapisal degisiklikler etkilenir ve bozulur.Anne ve babalar,küçük yastan itibaren çocuklarinin tuvalet gereksinmelerini kendilerinin çözümlemelerinin beklerler.Oysa bu faaliyet yeterli düzeyde kas kontrolü gerektirdiginde 2-3yasindan önce gerçeklesmez.Anne ve babanin bu islem çocuktan çok sert bir biçimde istemesi,çocukta korku,hiddet ve endise uyandirir.Uzmanlar,erken yasta ve sert bir yaklasimla tuvalet egitimi vermenin zararli oldugu konusunda birlesmektedir.Bu tutum ,çocuklarin duygusal dengesini bozdugu gibi ,yeterli olgunluga ulasmadan yapilan tuvalet egitiminin de yok denecek kadar az yarari vardir.Tuvalet egitimi konusunda iki çift ayni yumurta ikizleri üzerinde yapilan bir arastirma da bu görüsü dogurmaktadir.Arastirmada her çiftten biri çok erken yasta temizlige alistirilmaya çalisilmis,fakat uzun süre ilerleme kaydedilmemistir.Bu konuda gelisim bedensel olgunluk paralelinde artmistir.Tuvalete gitmeye daha sonra alistirilan ikizlerin diger esleri tuvalet temizligine daha çabuk ögrenmistir.
*Diski Kaçirma:Organik bir neden söz konusu olmaksizin,çocugun 3-4 yasindan itibaren diskisini kontrol edemeyerek altini kirletmesine "enkopresis" denir Enuresise oranla daha az rastlanan bu bozukluk genellikle uygun olmayan tuvalet egitimi,aile içi çatismalar,annenin asiri titizligi gibi nedenlerden kaynaklanabilir.9 yaslarinda bir kiz çocugu,yagmurlu havalarda okula gitmek istemez,yollar çamurlu oldugu zaman da sokaga çikmaktan kaçinir.Bu saplantinin nedeni arastirildiginda,küçük yastan annenin kazandirdigi bir kokudan kaynaklandigi görülür.2 yasindayken çocuk,büyük abdestini yere yapar,annesi de büyük bir öfkeyle çocugun yüzünü kirli yere bastirir.Daha sonra çocuk ,kurala uyar tabii,tuvalet gereksinimini tek basina ve istenen biçimde yapan bir kisi olur,ama bu duygusal yara onda söz konusu saplantiya dönüsmüstür.
TEDAVI YÖNTEMLERI
Alt islatma sorunu karsisinda özelikle ilk çocukluk döneminde tedaviden kaçinilmalidir.Okul çagindaki çocuklarin hala alt islatmalari durumunda,anne babalar,çocugun organik rahatsizligi ya da duygusal sorunu oldugundan endise ederek geride sadece anne-baba-çocuk arasindaki iliskiyi bozmakla kalmaz,çocugun arkadas iliskilerini de olumsuz yönde etkiler .Bu nedenle genellikle enuretik çocuklarin arkadaslarina oranla daha çok duygusal sorunlari vardir.Alt islatma sorunu zamanla idrar kesesindeki olgunlugun gerçeklesmesi,tuvalet kontrolünün artmasi (sfenkterlerin kontrol edilebilmesi 9 ya da ruhsal zorlamanin ortadan kalkmasi sonucu kendiliginden kaybolur. Alt islatmanin ilkokul yilarinda hala süregelmesi halinde,önce sorunun kaynagini saptamak amaciyla bu durum yol açabilecek çesitli etkenler arastirilmali,varsa ortadan kaldirmak üzere yerine göre organik yada psikolojik tedavi yoluna gidilmelidir.Bu amaçla enuresisin tedavisinde organik nedenlerin arastirilmasi,uyku agirliginin giderilmesi,ruhsal çatismalarin önlenmesi gerekir.Enuresis tedavisi dogrudan ve dolayli olarak ikiye ayrilabilir.Dogrudan tedavi çocugu,dolayli tedavi ise ana babaya yönelik olarak uygulanir.Örnegin,annenin pisko-pedagojik açidan egitilmesi ve yönlendirilmesinden sonra çocuktaki alt islatma durumunun ortadan kalkigi görülebilir.Dogrudan tedavi organik rahatsizliklarda uygulanir ve temeldeki soruna göre yönlendirilir.Fonksiyonel ve psikolojik enuresisin tedavisinde (mesane egitimi) diyebilecegimiz bir uygulama baslatilir ve ana baba tarafindan kontrol edilecek sekilde,çocuk belirli saatlerde idrar yapmaya alistirilir.Böyle bir sartli refleks (mesane doldugunda idrar yapilir) seklinde)olusturulur.Ruhsal kökenli enuresiste çocugun yataga yatarken su içmesini engellemek,varolan karmasa ve sikintilari arttirarak yarar yerine zarar verebilir.Çocugun sik sik uyandirilmasi ise aileyi rahatsiz etmesine karsin,çocugun geceleri yatagini islatmasini önleyebilir.Fakat,bu yüzeysel bir önlemdir,önemli olan,temeldeki asil nedeni ortadan kaldirmaktir
Bu tedavi yöntemlerinin yani sira,son yillarda alt islatma sorunu için özel yapilmis yataklardan da yararlanmaktadir.Bu tür yataklarda uykuda alt islatma durumunda,elektrikli sistem alarma geçmekte ve çocuk uyandirmaktadir.Zamanla uyanmaya kosullandirilan çocuk,tuvalet yapma gereksinimini duymaya baslar. Bu durumda çocuga uyandiktan sonra tuvalete gitme aliskanligini da kazandirilmasi gerekir.Bu basit sistem, enuretik çocuklarin ortalama % 75-80'inin tuvalet kontrolü yapabilmesini saglamaktadir.
 
Geri
Üst