Çocukluğumuzun cansız can dostları

M

Misafir

Forum Okuru
Çocukluğumuzun cansız can dostları
bebekcilik oyunu batukan çizgi filmi yöresel kıyafetli bez bebek yapımı cansız kızlar oyunu
Çocukluğumuzun cansız can dostları
Bebek, dünyanın en eski oyuncağı olarak bilinir. Teknoloji ne kadar ilerlese de çocuk ve çocukluk var olduğu sürece bebekler de var olacaktır. Bu bir bakıma çocukların oyunlarında hatta kurdukları küçücük dünyalarında anne, baba, kardeş, arkadaş veya kendilerine yer verme isteğinden doğmuştur. Psikologlar dahi çocukların oyuncak bebeklerine davranış biçimlerini inceleyerek aile içi şiddete maruz kalıp kalmadıklarını, anne ve babanın ev içindeki davranışlarının çocuğu nasıl etkilediğini ve daha birçok konuyu gözlemledikleri bilinmektedir.

hob0032a.jpg
Hitit, Frig, Bronzçağ ve Cilalıtaş devri tabakalarında bulunan ve dini törenlerde yer aldığı sanılan heykelciklerin bir kısmının oyuncak bebek olduğu, bir kısmının da ana tanrıça kültü ile ilgili olduğu anlaşılmıştır. Burdur yakınlarındaki Hacılar höyüğünde yapılan kazılarda kilden yapılmış, yüzleri boyalı, çıplak başlarına sonradan saç kondurulmuş figürlere rastlanılmıştır. Eski Mısır'da ve Amerika yerlilerinin yaşadığı bölgelerde yapılan çalışmalarda da ağaç bebek ve tanrı heykelleri yine yan yana bulunmuştur. Ancak yerlilerin bebek figürlerini büyü yapmak amacıyla kullandıkları da bilinmektedir. Afrika’daki bebekler, genel görünüşleri ile, oyulmuş tahta fetişleri andırır. Oranj'da Fingo halkı, bebeği uğur sayar, çocukları olana kadar yanlarında taşırdı, Eski Japonya'da ise bebekler canlı olarak görünüz ve giydirilir, hatta beslenirdi.

hob0032b.jpg
Çok genç yaşta evlenilen Hindistan'da Müslüman ve Mecusilerde bir kız evlenirken itina ile giydirilmiş bebekler hediye edilirdi. Doğunun geri kalmış bazı toplumlarında ise içinde cinlerin bulunduğuna inanıldığı için kız çocuklarına bebek verilmezdi. Türkiye'de bebeğin dini ve sıhhi rolleri vardır. Anadolu köylerinde daha çok yağmur dualarında ve bahar törenlerinde büyüsel özellikler taşıyan bir sembol olarak kullanılırdı. Bunlar Hemecik, Korçak, Çömçe, Gelin Karaçör oyunu gibi adlar alır. Görüldüğü gibi, tüm dünyada ve Türkiye'de bebek oyun amacıyla olduğu gibi, büyü amacıyla da kullanılan bir sembol olmuştur. Bebekçiliğin bir sanat dalı olarak ortaya çıkışı ise 20. yüzyıl başlarına rastlar. Dünyada ilk bebek sergisi, Kızılay, Kızılhaç, Kızılarslan ve Güneş derneklerinin katılımı ile 1936 yılında Taksim Belediye Bahçesi'nde açılmıştır.

hob0032c.jpg
Yarışmalı olarak düzenlenen sergiye 20 ülke katılmıştı. Daha sonra Türkiye'de ve yabancı ülkelerde pek çok kez bebek sergileri düzenlenmiştir. Akşam Kız Sanat ve Olgunlaşma Enstitülerinde bebekçilik dersleri konuldu. Ayrıca Kızılay Derneği rehabilitasyon çalışmaları programına sakat kimselerle, evlerinde çalışmak zorunda olanlar için sürekli bebekçilik kursları açıldı. Kurslarda yetişenlerin imal ettikleri bebeklerin satışlarına yardım edildi. ilk serginin gördüğü büyük ilgi Kızılay'a zaman zaman sergi açma cesareti verdi. Türkiye'de bebekçilik sanatının doğmasında bu sergilerin önemli rolü oldu.

Bebek nasıl yapılır?
hob0032d.jpg
Bebek sanatında iki tür teknik kullanılır. Birincisinde başa kumaş gerilir, yüz hatları dikiş atılarak belirlenir ve iğne ile anlam kazandırılır, ikinci teknikte ise, tel ve kağıt üzerine sarılan başın üzerine pamuk katları kitre ile yapıştırılarak işlenir. Bir heykeltıraş titizliği ile çalışılır. Pamuk kuruduktan sonra boyama işlemine geçilir. El ve ayak için ince tel üzerine parmaklar ayrı ayrı kitre ve pamukla sarılır. Daha sonra parmaklar bir araya getirilerek iplikle bağlanır. Pamukla etlendirilip, parmaklara hareket verilir.

hob0032e.jpg
Kuruduktan sonra boyanır. Ayaklara bacak için kalın tel, kollara ise daha ince tel kullanılır. Bu eklenen tellerin üzerine yumuşak pelür kağıdı sarılır. Kollar, bacaklar ve baş hazırlandıktan sonra, hepsi bağlanarak birleştirilir. Bu işlem yapılırken insan vücudundaki 1/7 oranına dikkat edilir. Beden kağıtla beslenip etlendirilir. Kuruduktan sonra boyanır. Son aşama olan kostüm hazırlanmadan önce, hangi yörenin kıyafeti giydirilecekse o kostüm hakkında araştırma yapmak lazımdır. Kostüm dikilirken antik kumaşlar kullanılıp, otantik nakışlarla zenginleştirilir.

Sultanhamam delisi
Gerçekten yaşamış, gözlemlediğimiz bir kişi. Birkaç yıl öncesine kadar Sultanhamam'da sıkça görülmekteydi, Pek konuşmazdı ve kim olduğu bilinmezdi. Kim bilir, beklide ekonomik koşullar sonucu oluşmuş bir ruhsal dengesizlik örneği. Allah bu devirde ticaret yapanları korusun.

Bebek ordusunun komutanı
hob0032g.jpg
Bebek sanatçısı Lütfiye Batukan, Türkiye'yi dünyaya tanıtan bin kişilik küçük dev "bebek ordusunun" yaratıcısı. Bugün Türkiye'nin en başarılı bebek sanatçısı olan. Lütfiye Batukan, çalışmaları ile Türk folklorunu dünyaya tanıtıyor. Milli kıyafetli bebeklerden oluşan yaklaşık bin parçalık koleksiyonun içinde Atatürk, Fatih Sultan Mehmet, Hacı Bayram Veli, Yunus Emre, Karacaoğlan gibi tarihimizin önemli simaları yer alıyor. 48 yılını bu sanata adayan Lütfiye Batukan Mehteran Bölüğü, Mevleviler, Semazenler ve Kırk Haramiler gibi çok parçalı kompozisyonlara da imza atmış, insan tenine en uygun malzeme ve dünyada tek olan bir teknikle gerçekleştirdiği bebekler özellikle yabancı ülkelerde büyük ilgi görüyor.

Yurtiçi sergilerle yetinmeyen Lütfıye Batukan, folklorumuzu tanıtmak için yurtdışında da sergiler açıyor, Eserleri Amerika Birleşik Devletlerindeki Tekstil Kataloğu'nda ve Viyana'daki Bebek Müzesi'nde yer alan sanatçı, ABD'de düzenlenecek bir sergiye hazırlanıyor. Polonya'da düzenlenen Milli Kıyafetli Bebek Yarışması'nda başarı ödülü sahibi olan sanatçı, Türkiye'de düzenlenen Milli Kıyafetli Bebek Yarışması'nda birincilik ödülü almıştı.
 
Geri
Üst