Hamİlelİk Ve Yoga

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Hamİlelİk Ve Yoga

Anne olmayı hayal etmeyen kadın yok gibidir. İki kişilik çekirdek aileye yeni bir bireyin katılması, bütün hayatın değişmesi, ekstra sorumluluk duygusu ve uykusuz geceler her ne kadar ilk bakışta olumsuz gibi dursa da çocuğun aileye kattığı sevinç ve mutluluk duygusu yadsınamaz. Hamilelik döneminde ve sonrasında annenin ve belki de babanın çocuğuyla yapacağı yoga çalışmaları herkesin ruhsal olarak rahatlamasını, bebeğin ve ailenin iç huzurunun yerine gelmesini sağlıyor. Bu konuda daha detaylı bilgi almak için İstanbul Memorial Hastanesi İcra Kurulu Üyesi Dr. Neslihan İskit ile görüştük.
Anne olmayı hayal etmeyen kadın yok gibidir. İki kişilik çekirdek aileye yeni bir bireyin katılması, bütün hayatın değişmesi, ekstra sorumluluk duygusu ve uykusuz geceler her ne kadar ilk bakışta olumsuz gibi dursa da çocuğun aileye kattığı sevinç ve mutluluk duygusu yadsınamaz. Hamilelik döneminde ve sonrasında annenin ve belki de babanın çocuğuyla yapacağı yoga çalışmaları herkesin ruhsal olarak rahatlamasını, bebeğin ve ailenin iç huzurunun yerine gelmesini sağlıyor. Bu konuda daha detaylı bilgi almak için İstanbul Memorial Hastanesi İcra Kurulu Üyesi Dr. Neslihan İskit ile görüştük. İskit, doktorluk sıfatının yanı sıra çok renkli bir kişiliğe sahip. Çünkü yoga ve reiki onun ilgi alanlarına giriyor.

*Gebeliği nasıl tanımlıyorsunuz?

Dr. Neslihan İskit: Gebelik, erişkin bir kadının başına gelebilecek en güzel şeydir. Her gebelik ve her doğum kadının yeniden muazzam gücünü ve esnekliğini keşfedeceği bir fırsattır. Gebelik süresinde kadın vücudunda fiziksel, hormonal ve psikolojik bir çok değişiklikler meydana gelir. Bebeğin ana rahminde büyümeye başlamasıyla rahim de büyür ve ağırlığı artar. Buna bağlı olarak annenin vücut ağırlık merkezi değişir. Bu durum omurganın doğal yapısını bozar, bel omurlarında ve bacaklarda ağrılara neden olur. Hormonal değişiklikler göğüslerde ve birçok eklemde daha önce hissedilmeyen bazı rahatsızlıklar yaratır. Uzun bir süre fiziksel aktivitelerdeki kısıtlanmalar ve hamileliğe bağlı değişen hormon yapısı kadının psikolojik dengesi üzerinde önemli ölçüde değişimlere neden olur.

*Sanırız bu aşamada devreye yoga giriyor...

Dr. N.İ.: İşte bütün bu değişim sürecini sıkıntılar ve zaman zaman da mutsuzluklarla geçirmek yerine, hamileliğin her anının keyfini çıkarmak için kökleri çok eskilere dayanan yoga denenmelidir. Yoga, Sanskrit dilinde birleşme anlamındadır. Bedenin, zihnin ve ruhun birleşmesi. İyi bir hamilelik dönemi geçirmemiz için bize ait bu üçlünün tam bir uyum içinde çalışması gerekir. Genellikle şehir yaşamı içinde bilinçli bireyler olarak vücudumuzu formda tutmak için spor yapmakta, entelektüel zekamızı geliştirmek için kitap okumakta, sinemaya gitmekte ya da çeşitli araştırmalar yapmaktayız. Ancak ne yazık ki, zavallı ruhumuzu hep ihmal eder onun için pek de bir şey yapmaya çalışmayız. Dinlenmek, kısa seyahatlere çıkmak bizi bir süre rahatlatır ancak önemli olan bu üçlünün ortak olarak bir şey yapması ve bundan en çok yararı elde etmesidir. Bu da yoga ile mümkün olur. Yoga anne olmak için çıktığınız yolculukta testler, teknoloji ve kafanızda yanıt bulmaya çalıştığınız sorular arasında, huzurlu bir alan yaratmanızı sağlar.

*Yoganın mantığını biraz anlatır mısınız?

Dr. N.İ.: Yoga, yaşam enerjinizi, asanalar (temel duruş biçimleri), pranayama (doğru nefes alma teknikleri ), mudra (beyindeki bazı merkezleri uyaran el hareketleri) ve mantra (tekrarlanan sesler ) ile açığa çıkarır. Hamileler için hazırlanmış asanalar daha çok kendini tanıma ve içe dönüş teknikleri ile birleştirilmiştir. Sizi anne olmaya ve huzurlu bir doğum yapmaya hazırlar. Pranayama ile doğru nefes almayı öğrenir ve akciğer kapasitenizi artırmayı dolayısıyla daha çok oksijenlenmeyi sağlar. Yoga yapıldığında basit şekliyle yapılmış bile olsa, sadece vücudumuzu fiziksel olarak güçlendirmekle kalmaz aynı zamanda çakra sistemimizi de uyarır ve dengeler. Çakra " çark" kelimesinin Sanskrit dilindeki karşılığıdır. Çakralarınızı, vücudunuzun her yerinde bulunan, her biri sağlığınız, mutluluğunuz ve kendinizi iyi hissetmeniz için önemli olan ve belirli bir enerjiyi yayan çıkrıklar olarak düşünün. Asanalar uygulanırken bu enerjiler açığa çıkar ve kendinizi daha iyi hissetmeye başlarsınız. Aynı zamanda bedenimizin dışında bir eldiven gibi bizi saran enerji bedenimiz olan Aura' mızda kuvvetlenmeye ve kalınlaşmaya başlar. Başlangıçta bu durum şehri düşmanlardan koruyan bir sur gibi, bizi dışarıdan gelen ruhsal travmalara karşı korumaya başlar. Artık eskisi gibi her şeye alınan, çabuk kırılan ve pes eden duygularımızdan kurtulup daha güçlü olmaya başlarız. Zaman içinde bu travmalar artık bizi hiç etkilemez bir hal alır dolayısıyla daha mutlu daha dingin bireyler haline geliriz.

*Yoga yaparken belli bir ortam gerekiyor mu?

Dr. N.İ.: Yoga yaparken önceleri kendinizi rahat hissettiğiniz kadarını yapın. Devam ettiğinizde, gücünüz ve yoğunlaşmanız arttıkça süreyi de artırabildiğinizi göreceksiniz. Bu çalışmalar sonucunda dingin, aydınlık, neşeli ve sağlıklı bir ortam oluşur ki bu, bebeğinizin içinde doğup büyüyebileceği en uygun atmosferdir.

* Yogayı bazı insanlar bir egzersiz olarak kabul ediyor. Bu mantık sizce doğru mu?

Dr. N.İ.: Yoga, kişisel gelişim için bir egzersiz programı değildir. Yoga kendini ve içinde bulunduğunuz yeni durumu kabul etmedir. Hayatınızı anne olmaya hazırlamak, hissettiğiniz tüm gerginlikleri gevşetmek ve ruhunuzu güçlendirmek gerekir.

*Hamilelik süresince yapılan yoganın ne gibi bir yararı var?

Dr. N.İ.: Gebelik süresince düzenli yapılan yoga programı ile hamile kadının fiziksel kondisyonu korunur. Duruş bozuklukları en aza indirilir. Solunum ve dolaşım sistemi güçlendirilir. Bulantılara veda edilir. Kolay doğum , karın kaslarının ve omurgadaki değişikliklerin yeniden yapılandırılması sağlanır.

* Peki yoganın yararı sadece hamilelik döneminde mi önemli? Doğum sonrası için yararı var mı?

Dr. N.İ.: Doğum sonrası da, doğuma hazırlık kadar önemli bir süreçtir. Yeni doğanı dünyaya tanıştırırken aynı zamanda hızla yenilenmeli ve hamilelik döneminde vücudumuzda meydana gelen değişimleri eski haline getirmek için hamilelik sonrası yoga programı uygulamalıyız. Bebeğinizin kırkı çıkıncaya kadar onunla mümkün olduğunca yakın kalıp aranızda bir ömür boyu kalacak olan köprülerin temellerini attıktan sonra programınıza başlayabilirsiniz. Bu program da uygulanan asanalar ile duruş bozukluklarınız düzelir, karın kaslarınız ve rahminiz hızla toparlanır. Pranayama çalışmaları ile daha huzurlu daha dayanıklı ve sabırlı olursunuz. Bebeğinizle ilgili yersiz kaygılardan arınır daha berrak düşünen bir anne olursunuz. Zaman zaman yeni doğan ile birlikte yapacağınız yoga duruşları hem onun size beslediği güven duygusunun gelişmesine hem de hoş vakit geçirmenize neden olur.

*Doğumu nasıl tanımlıyorsunuz?

Dr. N.İ.: Doğum hayatınızdaki en önemli değişimdir. Bir bebek dünyaya gelir aynı zamanda bir anne, bir baba ve bir aile doğar. İyi bir anne ve baba olmak için başkalarından ilham alabilir, bazı teknikler öğrenebilirsiniz ama her çocuk ve her doğum eşsizdir. Mutlu bir hamilelik geçirmeniz ve bilinçli seçimler yapan bilinçli anne babalar olmanız için yoga yapmalı, düşüncelerinizi ve sezgilerinizi berraklaştırmalısınız.

*Hamilelik dönemindeki yoganın ne gibi yararları vardır?

Dr. N.İ.: Hamileliğiniz süresince yaptığınız düzenli yoga programı ile vücutta meydana gelen ödem (el ve ayaklardaki şişmeler) ve özellikle son aylarda çok sıkça hissedilen kramplar azaltılır. Karın kaslarını güçlendirir ve masaj etkisi yaparak bağırsak hareketlerini rahatlatır iştahınızı kontrol altında tutmanıza yardımcı olur. Yaşam enerjinizi yükselterek daha sakin ve daha konsantre olmanızı sağlar. Mide bulantısını, sabah bulantılarını ve ruh durumunuzdaki değişimleri özellikle yoga nefesleri ile kontrol altına alır. Doğum kanalındaki gerginliği rahatlatır. Doğumun daha kolay ve hızlı olmasına yardımcı olur.

*Bu dönem yapılan yoganın belli bir sistemi var mı?

Dr. N.İ.: Hamilelik yogası, hamileliğin 3 trimesteri (3?er aylık dönemler) için ayrı ayrı hazırlanmış programlar şeklinde uygulanır. Bebeğin ruhsal gelişim süreci anne rahmine düştüğü andan başlayıp doğumdan sonraki 3. ayda tamamlanır. Bu nedenle iyi bir hamilelik geçirmek ve bebek dünyaya geldikten sonra ki ilk 3 ay önemlidir. Bu dönemde mümkün olduğunca huzurlu olmak ve bu huzuru bebeğe yansıtmak onun bütün hayatını etkileyen önemli bir unsurdur. Sizinle aynı durumda olan kadınlarla zaman geçirmek, hayatınızın bu döneminde duygularınızı paylaşmak yoganın diğer bir faydasıdır. Zaman zaman kollarınızı karnınıza dolayıp bebeğinizle şarkı söylemenin keyfini çıkarmalısınız.

*Anne adaylarına önerebileceğiniz yoga merkezleri var mı?

Dr. N.İ.: Yoga, öğrenmeye başlayıp kalıcı değişiklikler yapabileceğiniz bir yeniliklere açık olma durumudur. Gebelik ve Yoga Programı İstanbul Memorial Hastanesinde ve Ankara Masala Yoga Stüdyosunda verilmektedir.
 
Geri
Üst