İncir (Ficus carica) incir aşısı hangi ayda ne zaman yapılır

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
İncir (Ficus carica) incir aşısı hangi ayda ne zaman yapılır
incir aşısı nasıl yapılır incir aşısı ne zaman yapılır ağacı nasıl aşılanır aşi ne zaman
Botanik Özellikleri ve Ekolojik İstekleri

İncir Urticales takımının Moracae familyasının Ficus cinsinden olan Ficus carica türüdür. Bir çok yabani ve kültür alt türleri vardır. İncir kültürü Anadolu’da insanlık tarihi kadar eski dönemlere dayanan kültür meyveleri içinde en eski gelişme tarihine sahip meyvelerden biridir. İncirin anavatanı Türkiye olup, buradan Suriye Filistin ve daha sonrada Ortadoğu üzerinden Çin ve Hindistan’a yayılmıştır. İncirin özel döllenme ve kendine özgü kurutma şartları isteyen bir meyve olması yetiştiği bölgeleri sınırlı kılmaktadır. İncir her ne kadar subtropik bir meyve olsa da geniş ekolojik uyum kabiliyeti nedeniyle yurdumuzun tüm sahil kuşağında ticari olarak yetiştirilmekte olup, kuru ve taze incir üretim amacı ile Büyük ve Küçük Menderes havzalarında yoğun olarak üretimi yapılmaktadır. Kışları ılık, yazları sıcak ve kuru yerler ister. Yıllık ortalama sıcaklığın 18-20 0C olduğu yerlerde yetişir. Meyve doğuşundan hasat sonuna kadar olan Mayıs-Ekim aylarında, daha yüksek ortalama sıcaklıklar ve özellikle meyve olgunluğu ve kurutma döneminde (Ağustos-Eylül) ayları 30 0C kadar çıkan ortalama sıcaklıklar istenir.

İncir, Ficus carica L., kışın yaprağını döken bir bitkidir. Çok az miktarda kış soğuklamasına ihtiyaç duyar. Çok kısa devam eden –9 0C üstündeki sıcaklıklar zararlı olabilir. Ekim-Kasım aylarında -3, -4 0C kadar düşen erken donlardan genç ağaçlar zarar görebilir. Ve kışın -6, -8 0C genç ağaçlar ölebilir. Mart sonu ve Nisanda –1 0C ve daha düşük ilkbahar donları yeni sürgün büyümesini zarara uğratır ve ürün azalmasına neden olur. Kış sonlarında hava sıcaklığında -4, -7 0C kadar olan düşmeler erkek incirlerde boğa ürünü; dolayısıyla ilek arısının zarar görmesine neden olur. Optimal yıllık yağış isteği 625 mm.dir. Yağış miktarının 550 mm.nin altına düşmesi durumunda sulanması gerekir. Yağışların kurutmacılık yönünden Kasım-Haziran aylarında olması, kuruma mevsimi olan Temmuz-Eylül aylarının ise yağışsız ve bulutsuz olması istenir. Hava bağıl neminin kurutma mevsiminde %40-45 arasında olması %50’yi geçmemesi gerekir. Çok fazla nemli topraklar hariç hemen her toprakta, kayalıklar üzerinde, taşların yarıklarında, hatta epifit olarak başka bitkiler üzerinde yetişir. Kuru incir kalitesi söz konusu olduğunda iklim istekleri gibi toprak istekleri açısından da seçici olur. Derin, kumlu-killi, yeterli organik materyal ve kirece sahip topraklar ister. En iyi gelişmeyi 120 cm. ve daha derin topraklarda gösterir. İncir ağaçları kireççe zengin topraklarda iyi gelişir. Toprak reaksiyonu yönünden PH’ı 6-7.8 olan nötr ve nötre yakın topraklar uygundur. Toprak tuzluluğuna az dayanıklı bir bitkidir.
Uygun iklim şartları içersinde tek gövdeli don tehlikesin olduğu yerlerde ise ocak şeklinde yetiştiriciliği yapılır Ağaçlar ortalama, çeşitlere de bağlı olmak şartıyla, 8-10 metre boy yapar. Dalları gevrek yapıda olup genelde kül rengidir. İncirin dal sistemini teşkil eden sürgünler emzik denen bir yıllık dalların tepe gözlerinden meydana gelir. Bir çok incir çeşidinde dallar daima uçdan sürer. İncirde birbirinden ayrı karakterde odun ve meyve dalları teşekkül etmez. Çiçek gözleri de odun gözleri de aynı sürgün üzerinde yaprak koltuklarında meydana gelir. Yapraklar genelde parçalı, tüylü ortak özelliğinde değişik formlarda karşımıza çıkar. Meyve şişkin, etli çukur, iç yüzeyi tamamen çiçeklerle kaplı bir kılıf şeklindedir. İncir meyvesi aslında incir çiçek kılıfının (receptacle) büyümesi ve etlenmesi suretiyle meydana gelmiş yalancı bir meyvedir. Tüm Ficus türlerinde görülen bu yapıya “Syconium” denir. Meyve dış dünya ile olan bağlantısını “ostiolum” denen etrafı pullarla çevrelenmiş bir açıklıktan sağlar. İncirin çiçeklenme durumu ve buna bağlı olarak da döllenme biyolojisi ayrı bir önem taşımaktadır. İncir dioik bir meyve türüdür. Dişi ve erkek çiçekleri içeren meyveler (syconiumlar) ayrı ağaçlar üzerinde bulunur.

3 tip çiçeğe sahiptir:

Erkek meyvelerde bulunan ERKEK ÇİÇEKLER: Erkek meyvesinin ostiolune yakın yerde meydana gelirler ve döllenme için poleni meydana getirirler.

Erkek meyvelerde bulunan DİŞİ GAL ÇİÇEKLERİ: Bir çeşit dişi çiçektir. İlek arsının, Blastophaga psenes, yumurta bırakmasına uygun olarak kısa stilli ve daha büyük ve yuvarlak yumurtalığa sahiptir. İlek arıcığının hayat döngüsünü tamamlamasında en önemli görevi üstlenmiştir.

Dişi meyvelerde bulunan DİŞİ ÇİÇEKLER: Dişi, yani meyvesini yediğimiz meyvelerde bulunur. Dişi gal çiçeğine göre çok daha uzun stile sahiptir. Bunların içeriye ilek aracığı tarafından taşınan polenler vasıtasıyla döllenmesi sonucunda meyve tutumu gerçekleşir.

İncirde döllenme erkek ve dişi çiçeklerin kapalı bir çiçek kılıfı içersinde olmasından dolayı döllenme ilek sineği, Blastophaga psenes, denilen ve erkek incirlerle simbiyoz halde yaşayan bu böcek sayesinde olur.

Döllenme biyolojisi açısından dişi incirleri 4 tipe ayrılır.

Döllenmeye gerek göstermeden, partenopkarpi yolu ile normal yemeklik ilkbahar ve yaz ürünü verenler (Adi Tip)

Ürün vermek için mutlaka döllenmeye ihtiyaç gösterenler (Symrna tip)

İlkbahar ürünü için döllenmeye ihtiyaç göstermedikleri halde, yaz ürününü olgunlaştırma için döllenmeleri gerekenler (San Pedro)

İlkbahar ürünü için döllenmeye ihtiyaç gösterdikleri halde yaz ürününü döllenmeden olgunlaştıranlar (Adriyatik)

Erkek ve dişi incirler ağaçları diğer meyve türlerinde olduğu gibi tekbir çiçeklenme ve meyve bağlama periyodu yoktur. Bütün vegetasyon süresince devam eden çiçeklenme söz konusudur. Birbirini izleyen şekilde, yılda 3 kez çiçeklenme ve üç kez ürün meydana getirir.

Erkek incir çeşitlerinin meydana getirdiği üç ürün:
Boğa Ürünü (Mamme, Kış Ürünü):Vegetatif büyüme durduğunda meydana gelir. Kış boyunca dormant halde kalır. Sıkı ve sert dokusuyla arıcığı kış soğuklarından korur. Erkek çiçek ve buna bağlı olarak polen miktarı azdır.

İlek Ürünü (Prophichi, İlkbahar Ürünü): Bir önceki büyüme mevsiminde oluşmuş sürgünler üzerindeki uyur gözlerden ilkbaharda meydana gelir.yaz mevsiminde olgunlaşır. Bol miktarda çiçek tozu meydana getirir dişi incirlerden ürün eldesinde bu meyveler kullanılır (İlekleme). Yetiştiricinin ihtiyaç duyduğu üründür.

Ebe Ürünü (Mamoni, Yaz Ürünü):
Yaz mevsimindeki büyüme dönemi içersinde oluşur ve olgunlaşır, polen miktarı boğadakinden çok daha fazladır.

Dişi İncir Çeşitlerinin meydana getirdiği üç ürün:
Yel Lopu (İlkbahar Ürünü, bir sene önceki sürgünlerde meydana gelir)

İyi Lop (Ana Ürün, Yaz Ürünü)

Son Lop (Sonbahar Ürünü)

Erkek incir ağaçlarında değişik meyve ürünlerinin birbirini izleyen doğuş periyotları, herbir ürünün içindeki erkek ve dişi gal çiçeklerinin karşılıklı olarak olgunlaşma zamanları, ilek sineğinin değişik generasyonlarının devamı için gerekli olurken yine dişi incirlerdeki dişi çiçeklerinin döllenme olgunluğuna gelmesi erkek ürünlerdeki polen olgunluk zamanlarının ve arıcığın gal çiçeklerinden çıkma zamanlarının birbirine paralel olması doğadaki senkronize olmuş düzenin en güzel örneklerinden biridir.

Erkek incir ağaçlarında bir serinin ürünleri ceviz büyüklüğüne ulaştığında, (erkek çiçekler olgunlaştığında), diğer serinin ürünleri fındık büyüklüğüne gelir, yani gal çiçekleri olgunluğa gelir. Bir sonraki ürüme geçen dişi arı değişikliğe uğramış dişi gal çiçekleri üzerine yumurta bırakırlar. Yumurtalardan çıkan larvalar, bu çiçeklerin ovaryumlarında (Ege Bölgesinde halk arasında bu ovaryumlara darı denir) gelişir. Erkek arılar, dişi arılardan önce yumurtadan çıkar ve dişi arılar gal çiçeklerini terk etmeden önce onları döller. Çiftleşmeden sonra, ergin dişi arılar takip eden erkek incir meyvesine geçer ve böylece bu döngü devam eder.

Fidan Yetiştirme
İncir çelikleri çok kolay köklenir. Bunun için, tarihi belli olmayan çok eski devirlerden beri, incir çelikle çoğaltılır. Bu yüzden daha aşı usulü bilinmeden evvel de, ele geçen güzel meyveli ağaçları bir çeşit halinde çoğaltmak ve incirde, üretimi standartlaştırmak mümkün olmuştur. İncir çelikle olduğu gibi, yine vegetatif yoldan daldırma ile ya da dip sürgünlerinden yararlanılarak da kolayca çoğaltılabilir. Büyük ağaçların diplerinden çıkan sürgünlerin, bir parça da kök saçakları olduğu için tutmaları daha kolay olur ve bizde çok kullanılır. İncirin çekirdekten üretilmesine ender durumlarda başvurulur. Bu masraflı ve külfetli, ancak hastalıklara dayanıklı anaçlar elde etmek için veya incir ıslahında yeni çeşitler bulmak için yararlanılır. Aslında incirin genetik yapısı çok heterezigot olduğundan, çekirdekten yetişen incirlerin meyveleri ana ağaca benzemez ve çoğu yabani tipte olur. Bu sebeple bunları anaç olarak kullanmak ve üzerlerine standart çeşitleri aşılamak gereklidir.

Çelikle Çoğaltma
• Çeliklerin seçimi ve hazırlanması
İncir çeliklerini orta yaşlı, sağlıklı, bir senelik sürgünleri kuvvetli ağaçların sağlam ve pişkin dallarından alınmalıdır. Bu amaçla bir senelik sürgünler, yani uç dallar alındığı gibi 2-3 yaşlı sağlıklı dallar da kullanılır. Çeliklerin kalınlıkları 1.5-2.5 cm olmalıdır. Boyları ise 25-35 cm arasında değişir ve her çeliğin üst kısmı boğumun hemen üstünden, alt kısmı boğumun hemen altından öz gözükmeyecek şekilde kesilerek hazırlanır. İncir çeliklerinin uçlarında tepe gözlerinin bulunması tercih edilir.

• Çelik alma zamanı:
İncir çeliklerini doğrudan doğruya dikim zamanı almak mümkün olmakla beraber, budama mevsiminde, yani Ocak-Şubat aylarında incir ağaçlarına su yürümeden önce almak daha doğrudur.

• Çeliklerin muhafazası:
Çelikler alındıkları taktirde, köklendirme noktalarına dikilecekleri zamana kadar muhafazaları gereklidir. Bunun için çelikler 50 tanesi bir arada olmak üzere demet yapıldıktan sonra ya serin ve karanlık bir mahzende kum içinde katlanarak veya dışarıda hendeklenerek muhafaza edilir. Dışarıda hendeklemek için, demetleri alt kısmı süzgeçli bir toprakta açılmış ve dibine bir karış çakıl ve üzerine dört parmak kadar kum serilmiş bir hendek içerisine başları aşağı gelmek üzere tersine ve dikine olarak yerleştirilir. Araları boşluk kalmayacak şekilde kumla doldurulur. Üzerlerine dört parmak kadar kum serildikten sonra bir hasır parçası çekilerek toprakla örtülür. Kumun daima nemli olmasına dikkat edilir. Çeliklerin bu şekilde muhafaza süresi bir, bir buçuk ay kadardır.

• Çelikleri köklendirilmesi ve terbiyesi
Çelikler Mart içerisinde dikilir. Sıralar ortalama 60 cm aralıkla pulluk veya el aletleri ile açılır. Çeliklere sıra üzerinde 30 cm aralık verilir ve uçları toprak hizasına gelecek şekilde bu sıralara dikim kazığı ile dikilir. Dikimden sonra sıra aralarındaki toprak çelikler üzerine çekilir. Dikimden hemen sonra ilk su verilir. Yaz aylarında sulanmalarına. Çapalanmalarına, yandan çıkan filizlerin temizlenmesine dikkat edilir.
Köklendirilmiş bir senelik fidanlarla incirlikleri kurup bu fidanları terbiye ve taç oluşumu işlemlerini asıl yerlerinde yapmak ekolojik şartlara uyma bakımından daha uygun olmakla beraber, bahçelere yüksek boylu fidanlar ve terbiye edilmiş fidanlar dikmek arzu edildiğinde, çelikler fidanlıkta iki sene bırakılabilir. Çelik yetiştiriciliğinde bir sene içerisinde yüksek boylu fidan elde etmek için bol su ve gübre ile çelikleri aşırı şekilde sürmeye zorlamaktansa normal beslenme ve bakım şartları içerisinde iki senede yetişmiş fidanları tercih etmek daha doğru olacaktır.

• Daldırma ile Çoğaltma:
Daldırma için Mart ayında incir ocaklarından fışkıran iki yıllık dip sürgünleri, yan filizleri temizlendikten sonra, ucu dışarıda bırakılarak yatırılıp toprağa gömülür. Bu şekilde köklendirildikten sonra bir sonraki yılın ilkbaharında sökülerek yerine dikilir. Aydın taraflarında, seyrek de olsa incirlerin üst dallarını teneke içine almak suretiyle yüksek daldırma ( hava daldırması ) da yapılmaktadır. Hava daldırması tercih edilen bir yol değildir. Bakımlı bahçelerde dip sürgünü dip sürgünü bırakılmadığı için bunlardan daldırma yapma da pek mümkün olmamaktadır. Dip sürgünlerini bir parça kök saçaklarıyla kopararak doğrudan doğruya çelik olarak kullanmak daha kestirme bir yoldur.

• Aşılama:
İncir yetiştiriciliğinde aşının kullanıldığı yerler ve aşı şekilleri
İncirler genellikle çelikle çoğaltıldığı için, aşılanmalarına gerek yoktur. Ancak çekirdekten incir fidanı yetiştirildiği hallerde veya büyük ağaçlarda çeşit değiştirmek gerektiğinde aşı kullanılır. En çok kullanılan aşı şekilleri:Yarma aşı ve çoban aşısı şeklinde kalem aşıları ile göz aşısı ve kaplama aşı şeklindeki kabuk aşılarıdır.
Fidanlıklarda göz aşısı kullanılır. Genç ağaçların aşılanmasında, 1-3 yaşındaki dallara göz aşısı, 4-5 yaşındaki kalın dallara kaplama aşı yapılır. Yaşlı ağaçlarda ise 8-10 cm kalınlığındaki dallar üzerinden budanarak gençleştirme yapıldığı zaman, derhal yarma aşı veya çoban aşısı yapılır veya ertesi sene yeni sürmüş bir senelik sürgünlere göz aşısı uygulanır. Yaşlı ağaçlarda en iyi sonuç ağaçlara su yürümeden önce yapılan yarma ve kakama aşılarla elde edilir.

Aşı zamanları
Göz ve kaplama aşıları, dallar kabuk verdiği sürece Nisandan Mayıs sonuna, Eylülden ekim sonuna kadar yapılabilir. Kalem aşılarına gelince, bunlardan yarma aşı, ağaçlara su yürümeden önce Şubat ayında, Mart başlarında yapılır. Mart sonlarına doğru veya Nisanda ağaçlara su yürüyüp kabuklar kalkabilecek hale geldikleri zaman kabuk altına çoban aşısı yapılabilir.
• İncirlerde göz aşısı
Aşı gözlerinin hazırlanması: Erken ilkbaharda yapılan sürgün göz aşıları için, aşı gözleri bir yaşındaki sürgünlerden alınır. Sonbaharda yapılan durgun göz aşıları için aşı gözleri, o sene sürmüş olan taze sürgünlerin dolgun odun gözlerinden alınır. Bu taze sürgünleri dallarından kestikten sonra, derhal yaprak ayalarını kesip atmayı ve nemli sargılar içinde saklayarak taze halde saklamayı unutmamalıdır.
Göz aşısının yapılışı
Göz aşısı yaparken T şeklindeki kesiğin mümkün olduğu kadar ufak olmasına dikkat edilmeli, göz yerleştirilirken üst kısım çok az açılmalı ve göz kabuk altına sokulduktan sonra aşağı doğru kaydırılarak yerleştirilmeli ve rafya ile sarılmalıdır. Üç hafta sonra bağlar, gözün karşı tarafından bir bıçak yardımıyla hafifçe kesilerek açılır. Göz aşıları sürdükten sonra fidanların veya aşı yapılmış olan dalların aşının üstünde kalan kısımları kesilir. Ertesi baharda aşıların üst kısmında bırakılan tırnaklar kesilir. Ağaçların gövdelerinden süren sürgünler varsa bunlarda temizlenerek bütün kuvvetin aşı sürgünlerine gitmesi temin edilir.

İncirlerde kalem aşıları
Aşı kalemlerinin hazırlanması:
Her çeşit kalem aşılarında pişkin, boğum araları dar tam bir senelik sürgünler kullanılmakla beraber iki yaşındaki dallardan elde edilen kalemlerin daha iyi sonuç verdikleri de görülmektedir. Aşıda kullanılacak kalemler, çok defa iki göz ve bazen de üç göz üzerinden hazırlanır.
Yarma kalem aşısının yapılışı:
Yarma kalem aşısı yapmak için , aşılanacak kalın dallar testere ile kesilip açıldıktan sonra yarma alı usturasıyla ortalarından yarılır ve açık kalması için yarığın ortasına bir ağaç kama yerleştirilir. Keskin bir aşı bıçağıyla yarığın iki yanı hafiifçe düzeltildikten sonra hazırlanan iki kalem, yarığın iki kenarına kabuğu tam kabuğuna gelmek üzere yerleştirilir ve ortadaki kama çekilir. Kalemler yarık arasında sıkıca tutuldukları için bağlanmalarına lüzum kalmaz yalnız açık yerleri aşı macunuyla iyice sıvanır.
Çoban aşılarının yapılışı:
Kalın dallar kesildikten sonra kalınlıklarına göre kabukları üzerinden çepe çevre 2-4 yarık yapılır. Kalemler bu yarıklardan kabuklar hafifçe kaldırılarak kabuğun altına yerleştirilir. Rafya ile bağlandıktan sonra açık yerleri macunla örtülür.
Kalem aşılarının bakımı:
Kalem aşılarında nispeten büyük olan yaralar çabucak kapanmaz. Onun için, sayıları birden fazla olan yaralar çabucak kapanmaz. Sayıları birden fazla olan kalemler derhal, aşı tuttuktan sonra veya ertesi sene kesilip atılmaz. Bunun için yaraların tamamen kapanmasını beklemek ve yara kapandıktan sonra da tek bir aşı sürgünü bırakıp diğerlerini kesip atmak gerekir. Kalem aşılarını güneşten korumak için delikli bir kese kağıdı ile örtmekte tavsiye edilir. Aşı sürgünlerinin fazla uzayıp rüzgarla kırılmasını önlemek için birkaç defa uç almak ve bu dallara bir tahta çubuk bağlıyarak veya çivi ile rabt ederek aşı sürgünlerini bu tahta çubuğa bağlamakta unutulmamalıdır. Gençleştirme yapılan ağaçları, gövde ve kalın dallarına kireç badanasını yaparak güneş yakmasından korumalıdır.

Yeni Bahçe Tesisi
İncir bahçeleri doğrudan fidan dikilerek kurulabileceği gibi, çelik dikilerek kurulabilir. Fidan üreten resmi ve özel kuruluşlar genelde talebi karşılamakla birlikte, üreticilerin bir kısmı direkt bahçeye çelik dikerek bahçe tesisi yoluna gitmektedir.
Dikimler, köklü incir fidanları ile yapıldığında birinci boy “1-2 yaşında, toprak yüzeyinden 10 cm. yukarıda, çapı 18 mm. den fazla ve boyları en az 100 cm. olanlar” ve ikinci boy “1-2 yaşında, toprak yüzeyinden 10 cm. yukarıda çapı 12-18 mm. ve boyları en az 75 cm. olanlar” kullanılmaktadır. Bu fidanların bir örnek ve bol saçak köklü, düzgün yarasız- beresiz gövdeli, hastalık ve zararlılardan arınmış ve adına doğru fidanlar olmasına özen gösterilmelidir.

I. Toprak Hazırlığı
İncir bahçesi tesis edilecek alanın önce ihata işlemi yapılır. Gerekiyorsa, drenaj vs. arazi ıslahı sorunları halledilir. Bahçe toprağı, dikimden önce 2-3 kez derince sürülür. Toprağın havalanması ve yağışlardan en iyi şekilde yararlanması sağlanır. Meyilli arazilerde kurulacak incir bahçelerinde su taşkınlarına karşı önlem alınmalıdır. Arazi meyilinin %3’ü geçtiği durumlarda kontur dikim yapılmalı, meyili %5’i geçen yerlerde, meyilin durumuna göre 10-15 metre aralıklarla teraslar yapılmalıdır. Bahçe kurulacak yerde dikimden önceki yaz, derin köklü, (kanyaş, ayrık vs. gibi) rizomları bulunan yabancı bitkiler en iyi şekilde temizlenmelidir. Zararlı ot temizliği küçümsenip göz ardı edilmemelidir.

II. Dikim Zamanı
İncir fidanları en uygun olarak kış uykusu devresinde yani yaprak dökümü ile ilkbaharda yeniden su yürümesi arasında kalan devrede dikilebilir. Kışın fazla soğuk ve şiddetli don tehlikesinin olmadığı yerlerde sonbahar yaprak dökümünü izleyen dikim tercih edilebilir. Sonbahar dikiminin yapılamadığı durumlarda dikim kış sonu- ilkbahar başında (Şubat- Mart) yapılabilir. Eğer daha geç dikim yapılırsa fidan başlangıçta bir büyüme sarsıntısı geçirir ve fidan tutma oranı düşerek kayıp artar. Ancak koşullar dikimi geciktirecek olursa fidanların uyku halinde kalmalarını sağlayacak uygun bir yerde saklanmaları gerekir. Kısa süreli bekletmeler için güneyi kapalı soğuk ve gölge yerlerde hendekleme bu iş için yeterlidir. Uzun süreli bekletme için fidanlar 1-4 C0 de soğuk depoda saklanarak uyku halinde bekletilebilir. Bu şekilde mayıs ayına kadar varan geç dikimler yapılabilir.
 
40 sayfa yazı yazılmış ama aşılama vakti konusunda bir satır yazı yok
 
Geri
Üst