Kars Şehir Tanıtımı

M

Misafir

Forum Okuru
Kars Şehir Tanıtımı
kars şehir merkezi karsta yetişen bitkiler karsın tanıtımı kars çarşısı ta ne yetişir
Kars
(Azerice: Qars, Kürtçe: Qers, Gürcüce:ყარსი, Rusça: Карс), Türkiye'nin kuzeydoğu kesiminde yer alan aynı adlı ilin merkez ilçesidir.
Kars, geçmişte Ermeni Bagratlı Krallığına ve Cenub-i Garbi Kafkas Hükümetine (Güneybatı Kafkasya Cumhuriyeti) başkentlik yapmış bir sınır şehridir Kars'ta merkeze bağlı toplam yetmiş köy vardır.
Türkiye´nin Orta Asya´ya açılan kapısı konumundaki bu şehir, Kafkas Üniversitesi´nin açılmasıyla hızla gelişmeye başlamış ve zaman içinde bir öğrenci kenti durumuna gelmiştir. Ayrıca şehir merkezine altı kilometre uzaklıktaki havalimanı sayesinde de bölgesinde ulaşım ağının kesiştiği bir noktada yer alır. Kent Doğu Anadolu´da yabancı bir ülkenin (Azerbaycan) başkonsolosluğuna sahip tek şehirdir.
 
Coğrafi konumu

Coğrafi konumu

Kars merkez ilçesi, Doğu Anadolu Bölgesi´nin, Erzurum - Kars Bölümü´nde yer alır. Kuzeyinde; Susuz, Arpaçay ve Akyaka´yla, doğusunda; Ermenistan´la, güneyinde; Digor ve Kağızman´la, batısında ise Selim ve Erzurum sınırlarıyla çevrilidir. Serhat Şehri
Rakımı ortalama 1768 metre´yi bulan Kars arazisinin büyük bölümü yaylalardan oluşur. Akarsu vadileriyle yer yer parçalanan ilde yaylalar dalgalı düzlüklerden oluşur. Kars ilinde yer alan önemli yükseltiler olan Allahuekber Dağları, Kısır Dağı, Akbaba Dağı, Aladağ ve Aşağıdağ merkez ilçe sınırları içersindedir. Kars Çayı, kentin güneybatısından geçer. Kent aynı adlı ovanın üzerinde kurulmuştur.
 
İklimi

İklimi

Kars´ta karasal İklim hakimdir. Kışları kurak, yazları ise yağışlı geçen ilde kışın sıcaklıklar zaman zaman -39 °C´ye kadar düşer. Karla kaplı gün sayısı ortalama 120´den fazladır. Burada don vakalarına sıklıkla rastlanmaktadır.
AylarOcaŞubMarNisMayHazTemAğuEylEkiKasArlOrt.En Yüksek °C8.48.818.824.027.031.435.435.432.626.819.013.2Or t.En Düşük °C-31.6-33.1-30.2-18.4-6.0-2.81.81.6-3.8-15.8-29.4-30.4
 
Bitki örtüsü

Bitki örtüsü

Şehrin doğal bitki örtüsü bozkır´dır. Kars coğrafyası, önemli ekolojik sistemlerden sayılan plato ve dağ ça*yırlarına ev sahipliği yapmaktadır. Burada 1250´ye yakın tohumlu bitki doğal olarak yetişir. Bu bitkilerden 100 adeti dünyada başka hiçbir yerde yetişmeyen nadir bitki türleridir. Kars adını taşıyan birçok bitki çeşidi vardır. Örnek olarak: lathyrus karsianus, festuka karsiana, allium karsianum, caucalis karsianum ve nonea karsensis bunlardan birkaçıdır.
İlkbaharın gelmesi ile birlikte yörede kardelenler ve düğün çiçekleri açar. Ayrıca bahar aylarında yapılan tarla sürümlerinde ortaya çıkan lathyrus tuberosus yani koşkoz, yumrularının soyulması ile yenir. Bunun yanı sıra topuz dikeni, deli haşhaş, ısırgan otu, mantar, evelik, aş otu, kuşyemi ve yemlik gibi doğal bir şekilde yetişen bitkiler kaynatılarak yenir
Kars'ta sanayinin yeterince gelişmemesi olumsuzluk olarak değerlendirilsede toprak ve su kirlenmesinin pek yaşanmadığı bir olumlu özellik söz konusudur.
 
Etimoloji

Etimoloji

Kars isminin anlamı çeşitli kaynaklara göre ; yiğitlik ve menkıbe diyarı, şeklinde geçer. Kaşgarlı Mahmut eserlerinde Kars kelimesi için: deve veya koyun yününden yapılan elbise ve karsak derisinden güzel kürk yapılan bir hayvan, bozkır tilkisi, olarak söz eder.

Bir kaynağa göre Kars adı, M.Ö. 130-127 tarihleri arasında Kafkas Dağlarının kuzeyinden gelen BulgarTürklerinin Velentur boyunun Karsak Oymağından gelmektedir. Türkiye'de bundan daha eski Türkçe isim taşıyan bir şehrin daha olmadığı sanılmaktadır. Bir diğer kaynak ise birinci kaynağın tam tersi bilgi içermektedir. Buna göre; Kars, adını Gürcüce dilinde kapı kenti anlamına gelen Kariskalaki kelimesinden almıştır
 
Tarih Öncesi Dönemler

Tarih Öncesi Dönemler


Paleolitik Dönem

*Alt Paleolitik Dönem

Kars yöresinde bu dönemin hareketli olduğu kazılarda ele geçen buluntulardan saptanmıştır. Susuz, Cılavuz Dere, Ani Harabeleri ve Tombultepe´de bu döneme ait şölyen-aşölyen tipte işlenmiş el baltaları ve büyük yongalar bulunmuştur.
*Orta Paleolitik Dönem
Merkez ilçenin yaklaşık 18 kilometre uzaklığında bulunan Borluk Vadisinde musteryen tipte araç; Ağzıacık Suyu'nun batısında ise bazalttan yapılmış ve çok aşınmış bir uç bulunmuştur.
*Üst Paleolitik Dönem
Yöre insanlarının bu dönemde avcılık ve toplayıcılık ile ilgilendiklerine dair bilgi yapılan kazılar sonucunda elde edilen araç-gereçlerden tespit edilmiştir. Ayrıca bu dönemde Camışlı Köyü´nde dağ keçileri ve geyiklerinin resmedildiği duvarlar bulunmuştur.

*Mezolitik Dönem

Paleolitik Dönemin hemen ardından gelen Mezolitik Dönem´de mikrolit adı verilen küçük araç ve gereçlere rastlanmıştır.


*Neolitik Dönem

Bu dönemde yörede henüz doğru anlamda yerleşmelerden sözetmek mümkün değildir. Çıldır Gölü üzerinde bulunan Akçakale Adası´nda bu döneme ait taş anıtlar ve duvar resimleri bulunmuştur. Burada o dönem menhirlerine, dolmenlerine ve kromleklerine rastlanmıştır. Avrupa kültürüne has bu dolmenler doğuda ilk kez Kars´ta görülmüştür.

*Kalkolitik Dönem

Bakır madeninin kullanılmaya başlandığı Kalkolitik Dönem´de yapılan araç-gereçlere Kars´ın güneyinde bulunan Kağızman´da rastlanmıştır. Bunun dışında Ani Harabeleri´nde ve Azat Köyü´nde bulunan bir höyükte bakır çağına ait buluntular elde edilmiştir.
 
Yazılı Tarih Dönemleri

Yazılı Tarih Dönemleri

Urartular Dönemi


Kars yöresinde yazılı tarih Urartuların bölgede hüküm sürmesi ile başlamaktadır. M.Ö. IX. ve VI.yüzyılları arasında bölgeyi hakimiyeti altına alan Urartular büyük bir krallıktı. Ayrıca bu krallığa bağlı yerli krallıklar da mevcuttu. Kars´taki krallığın ismi Diauekhi Krallığı idi. Yöre insanlarının o dönem vergi olarak hükümrana altın, gümüş, tunç, at, sığır ve koyun ödedikleri saptanmıştır

Persler Dönemi
M.Ö. 550 yılında Urartular´ın Persler egemenliğine girmesiyle yöre için yeni bir tarih sayfası açılmıştı. Pers hükümdarı Krallar kralı lakaplı İmparator I. Darius ülkeyi satraplık adı verilen 23 büyük ve 127 küçük birime bölüp yönetmiştir. Kars o dönem 18. Saptraklık içinde yer almıştır. Bu yöre, Kral Darius´a her yıl 400 gümüş talent ve 20.000 at göndermekle yükümlüydü. Perslerin ardından bu yöre sırasıyla Arakslar, Tigranlar ve Sasanilerin eline geçti.

İslamiyet'in Yayılış Dönemi

Bugünkü Doğu Anadolu Bölgesi´ni ele geçirme amacıyla 638 yılında Araplar ilk seferine başlamışlardır. Halife Ömer döneminde İslam ordusunun kumandanı olan Ilyas Bin Gazem komutasındaki Arap ordusu bu yılda ancak Van Gölü yöresine kadar ilerledi. 642 yılında bölgeye bu seferde Habib Bin Mesleme komutasındaki ordu sefere girişti. O dönem Kars´ı da ele geçirmek isteyen kuvvetler sadece Divin'i almışlardı. Kars 646 yılında Araplar'a kendiliğinden teslim olmuş ama halkın büyük bir kısmı Selçuklular'ın bu bölgeye geldiği 1064 yılına kadar yani 420 yıl boyunca Hristiyan olarak kalmışlardı. Bu dört asırda Müslüman Araplar, Bagratlılar ve Bizanslılar arasında sürekli el değiştiren yöre nihayetinde Sultan Alparslan´ın Malazgirt Zaferi´nden sonra Türkler´in eline geçmiştir. Bu dönemde bilinmesi gereken en önemli hususlardan bir tanesi de Kars´ın, Ermeni Bagrat Krallığı´na başkentlik yaptığıdır

Selçuklular Dönemi


Selçuklu Devleti bayrağı


Alparslan'ın 1064 yılında Anadolu´ya düzenlediği sefer neticesinde bölge Selçuklular egemenliğine girmiştir. Alparslan ve oğlu Melikşah´ın dönemlerinde yöre savaş yüzü görmemiştir ancak Melikşah´ın vefatı ile onun oğulları olan Muhammed Tapar, Berkyark ve Sencer arasında tahta çıkma mücadelesi baş göstermiştir. Bununla birlikte artan düzensizlik Kars yöresini de etkilemiştir. Muhammed Tapar ile Berkyaruk 1103 yılında o dönemin en önemli şehirleri arasında sayılan Ani´de karşı karşıya geldiler. Tarihte Divin Savaşı adını alan bu çarpışmanın galibi Berkyaruk oldu. Bölgeyi bir süre idare eden Berkyaruk´un ölümüyle idare yetkisini Muhammed Tapar aldı. Bundan kısa bir süre sonra Saltuklular Ani şehrine girmiş fakat Gürcülerle yaptıkları savaşı kaybedince yöreyi onlara bırakmışlardır. 1164'te, yöre tekrar Selçuklular'ın eline geçti. Bu zamandan sonra tekrar bir Gürcü akını olmaması için yöredeki önemli kalelerin surları ve burçları onarıldı ancak 1164'te Gürcü Kralı III. Georgi'nin saldırısıyla yöre yeniden el değiştirdi. Netice de yapılan bakım ve onarım çalışmalarının yetersiz kaldığı anlaşıldı. 1243 yılında yapılan Kösedağ Savaşı´nın ardından tüm bölge Moğollar´ın hakimiyeti altına girdi. Yöre daha sonra Altınordu Devleti, Karakoyunlular ve Akkoyunlular´ın egemenliği altına girdi.

Osmanlılar Dönemi


Kanuni Sultan Süleyman


Yavuz Sultan Selim doğuya yapmış olduğu son seferinde yöreyi Osmanlı topraklarına katmak istemişsede bunu gerçekleştiremeden İstanbul´a dönmüştür. 1534 yılında ise oğlu Kanuni Sultan Süleyman tarafından Osmanlı Devleti topraklarına bu yöre dahil edilmiştir. Kars 19. yüzyıla kadar birçok kez Ruslar ve İranlılar´ın saldırısına uğradı. Bu yüzyılda Ruslar ve Osmanlılar arasında el değiştiren yöre, 1877-1878 yılları arasında Ruslar tarafından alındı. 1918´de Bolşevik İhtilali´nin ardından yapılan Brest-Litovsk Antlaşması ile Osmanlılar´a bırakıldı. Kısa bir süre sonra, önce Ermeni egemenliğine giren yöreyi daha sonra İngilizler ele geçirdi. Kars´ı daha sonra Ermeniler´e ve Gürcüler´e bırakan İngilizler buradan çekildi.
25 Nisan 1918´de Kars, kırk yıldan sonra tekrar Osmanlı topraklarına dahil edildi. Mart-Nisan 1918'de Ermeniler tekrar şehre girmiş, ordu buradan çekilmeye mecbur kalmıştır. Buna engel olmak isteyen Karslılar kendi imkanları dahilinde, Wilson Prensiplerine uyarak 5 Kasım 1918´de Milli İslam Şurası adıyla demokratik bir yerli hükümet kurdular. Batum, Artvin, Ahıska, Ahılkelek, Nahcıvan ve Ordubad´daki halk Kars'taki bu yerli hükümete katılarak sancak ve ilçe teşkilatını kurdular. Böylece, başkenti Kars olan 36.000 km²'lik bölgede yerli Türk hükümeti kuruldu. Bu hükümet 18 Ocak 1919'da 131 temsilcinin katılımıyla gerçekleştirilen Büyük Kongre ile Güneybatı Kafkasya Cumhuriyeti adını aldı
Kars, Kurtuluş Savaşı´yla 30 ekim 1920´de kurtarıldı. Kars halkının milli mücadelede gösterdiği fedakarlıktan ötürü şehre Gazi ünvanı verildi. 1921 yılında yapılan Moskova ve Kars Antlaşmalarıyla yeni sınırlarına kavuşan Kars, Cumhuriyet´in ilanından sonra aynı adlı ilin merkezi yapıldı.

Cumhuriyet Dönemi

Cumhuriyetin ilanıyla birlikte Türkiye´nin kuzeydoğusundaki sınırların bir kısmına sahip şehir, Türkiye Cumhuriyeti´nin ilk siyasi partisi olan Cumhuriyet Halk Fırkası´nın devamı olan CHP´nin kalesi konumundaydı. Bu durum 90´lı yılların ortalarına dek böyle devam etti. 1992 yılında Kars´a bağlı olan Ardahan ve Iğdır ilçeleri o dönemin Bakanlar Kurulu´nun aldığı bir kararla il yapıldılar . Yüzölçümü bakımından o yıla kadar sekizinci sırada olan il bu kararın ardından hem yüzölçümü (32. sıra) hem de nüfusu bakımından büyük bir düşüş yaşadı. O dönemde il nüfusu 800.000´e yaklaşmaktaydı. Yine 90´lı yıllarda Ermenistan ve Azerbaycan arasında yaşanan Dağlık Karabağ bölgesi ile ilgili sorunlardan ötürü yıllarca açık olan Doğu Sınır Kapısı (Ermenistan ile Türkiye arasındaki eski sınır kapısı), Azerbaycan´a destek ve Ermenistan´a ambargo amacıyla Türkiye tarafından kapatıldı. Yine bu yıllardan günümüze, Kars´ta yapılan seçimlerde halk oylarını ANAP, DYP, MHP, CHP, HADEP (DEHAP/DTP ve AKP gibi birbirinden farklı siyasi görüşlerdeki partilere verdi
 
Ekonomi ve sanayi

Ekonomi ve sanayi

Ekonomi

Kars´ın en önemli geçim kaynağı tarım ve hayvancılıktır. Yaylaların yüksek olması küçük ve büyük baş hayvanların yetiştirilmesine olanak sağlar. Kümes Hayvancılığı da oldukça gelişmiştir. Ayrıca hayvan ürünleri de halkın en büyük geçim kaynaklarındandır. Zavod denilen mandıralarda bu ürünler işlenerek Türkiye´nin dört bir yanına dağıtılır. Özellikle, Kars Kaşarı ve Kars Balı´na Türkiye genelinde ciddi talep vardır. Kars Kaşarı, İzmir Enternasyonal Fuarı'da yine burada üretilen gravyer, beyaz peynir ve kreması ile birlikte 1937’den 1950’ye kadar Türkiye birincilik ödülünü almıştır. Kars Balı ise tamamen organik bir üründür. Bu bal Kars ve Ardahan'ın mera ve yaylalarında doğal olarak yetişmekte olan çok sayıda polen ve nektar kaynağı çiçekten üretilmektedir. Bu bitkilerin yetişebilmesi için herhangi bir ilaçlama ve gübreleme işlemi yapılmamaktadır. Bu balı Kafkas Arısı ırkı yapmaktadır. İlde; arpa, buğday, şeker pancarı, yulaf, patates gibi ürünler de sıkça yetiştirilir. Yeraltı kaynakları bakımından oldukça fakir olan yöre de magnezit ve asbest yatakları mevcuttur

Çalışan nüfus

Aşağıda çalışan nüfusun sektörlere dağılımı görülmektedir. Buradan da anlaşılacağı üzere bu nüfusun çok büyük bir kısmı tarım ve hayvancılık sektöründe çalışmaktadır.
Çalışan nüfusun sektörlere göre dağılımı (rakamlar %´lik ifade etmektedir)iyi tanımlanmamış sektör0,19toplum hizmetleri ile sosyal ve kişisel hizmet sektörü13,21Mali kurumlar, sigorta, taşınmaz mallar ve kurumlarda0,49Ulaştırma, haberleşme ve depolama sektöründe1,40Toptan, perakende, lokanta ve otellerde2,66İnşaat sektöründe1,70Elektrik, gaz ve su hizmetlerinde0,19İmalat sanayinde2,71Madencilik ve balıkçılık0,02Tarım ve hayvancılık sektöründe77,43

Tarım ve hayvancılık sektörü
Merkez ilçe genelindeki uzun süren kış mevsimi tarımsal üretimi etkilemektedir. Yılda sadece bir kez ekin biçin yapılır. Hububat ve yem bitkileri üretiminden sadece buğday, arpa, korunga, yonca ve fiğ yetiştirilirken, endüstri bitkilerinden sadece şeker pancarı ve patates üretimi yapılmaktadır. Baklagil üretiminde ise sadece fasulye ve yeşil mercimekten bahsedilebilir. Sebze ve meyve üretimi konusunda Kars iline bağlı en fakir yer olan merkez ilçede sadece salatalık, maydanoz, soğan ve marul yetiştirilmekte ve buda üretici olan kesim tarafından tüketilmektedir. Yani bu ürünlerin pazarlanması söz konusu değildir. Yörenin büyük bir kısmında tarımsal mekanizazyondan bahsetmek mümkündür. Son yıllarda tarım için gerekli olan araç ve gereç sayılarında bir artış sözkonusudur Kars merkez ilçesi ve buraya bağlı köylerdeki en temel ekonomik sektör hayvancılıktır. Yöredeki coğrafi şartların kısıtladığı tarımsal üretimden ele geçen gelirin yetersiz kalması beraberinde hayvancılık sektörünün güçlenmesini getirmektedir. Yöre insanı mera ve çayırların fazlalığı sayesinde hayvancılıkla uğraşarak geçimlerini sağlamaktadırlar. Ancak otlak alanların çok oluşu bile yörede modern usullerle hayvancılığın yapılmasına katkı sağlamamaktadır. İlçe genelinde hayvancılık genellikle aile ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yapılan bir faaliyettir. Burada üretilen kaşar ve bal haricindeki ürünler pazarlanmamaktadır. Ticari amaçlı hayvancılığa geçilebilmesi için son dönemlerde özellikle köyler başta olmak üzere Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri açılmaktadır. 2005 verilerine göre il merkezinde 43.450 koyun, 12.549 keçi, 53.494 sığır ve 5.050 tek tırnaklı hayvan bulunmaktadır. Bunun dışında merkez ilçe genelinde 25.000 kaz, 9.000 hindi ve 30.000 adet tavuk bulunmaktadır. Bu tavuklardan elde edilen yumurta sayısı ise yıllık 1.800.000´dir. Yetmiş köyün yarısında ise bal üretimi yapılmaktadır. Toplam 6.050 kovan sayısına sahip ilçe genelinde yıllık 121 ton bal üretilip satılmaktadır.

Sosyo-ekonomik gelişmişliği

Kars merkez ilçesi Türkiye genelindeki gelişmişlik grubu içinde üçüncü gelişmiş ilçeler grubunda yer almaktadır. Sosyo-ekonomik gelişmişlik endeksi 0,48958 olan yöre gelişmişlik bakımından Türkiye´deki tüm ilçeler arasında 189. sırada yer almaktadır. Kars ili genelinde ise birinci sıradadır. Merkez ilçeler gelişmişlik sıralamasında ise 70. sırada kendine yer bulmaktadır.
Merkez ilçedeki sosyo-ekonomik göstergeler ise şöyle sıralanabilir
şehirleşme oranı %68,79nüfus artış hızı‰-5,96nüfus bağımlılık oranı %54,29ortalama hane halkı büyüklüğü %5,28işsizlik oranı %11,49okur-yazar oranı %87,33bebek ölüm oranı‰60,24vergi gelirlerinin ülke içindeki payı %0,05191tarımsal üretimin ülke içindeki payı %0,05045

Sanayi

Sanayi alanında son dönemlerde gittikçe büyüme gösteren Kars´ta irili - ufaklı birçok fabrika kurulmaya başladı. Şehirdeki; yem, şeker, çimento, tuğla ve ayakkabı fabrikaları ile mandıralar işsizlik oranının yüksekliğine engel olamamaktadır. Özellikle bu durum nedeniyle kent, Türkiye´nin en fazla göç veren şehirlerinden birisidir. Tahminlere göre şehir nüfusunun 4 ila 5 katı diğer şehirlerde veya yurt dışında ikamet etmektedir.

Fabrikalar

Kars genelinde sadece beş büyük fabrika vardır. Bunun dışında buradaki sanayiyi ayakta tutan Kars-Paşaçayır´da 7 Kasım 1975´te Bakanlar Kurulunun 7 Kasım 1975 gün ve 7/10992 sayılı kararnamesi ile kurulan Kars Organize Sanayi Bölgesi´ni de saymak mümkündür. Bu bölge 1.947.000 m2'lik bir alan üzerinde 75 parselden oluşmaktadır. Kars´ta bulunan en önemli fabrikalar hakkında kısa bilgiler şu şekildedir:
  • Üçyıldız Değirmen Taşı Fabrikası:
Kars´ın en eski fabrikasıdır. 1961 yılında kurulmuştur. Yılda 72 çift değirmen taşı imal edilmektedir. Bu tesisde 10 kişi çalışmaktadır.
  • Kars Şeker Fabrikası A.Ş.:
Erzurum-Kars karayolu üzerinde kurulu ve şehir merkezine 6 kilometre uzaklıkta 1993 yılında açılan fabrika da 267 işçi, 196 geçici işçi ve 105 memur çalışmaktadır.
  • Kars Yem Fabrikası A.Ş.:
Merkeze yakın bir arazi üzerindeki bu fabrika 1969 yılında kuruldu ama ilk üretim 1975 yılında gerçekleşti. 1993 yılında bu fabrika özelleştirilmiştir. Kars Yem Fabrikası son yıllarda, ilde en yüksek kurumlar vergisini ödeyerek il genelinde vergi birinciliğini elinde bulundurdu. Fabrikada altı idari görevli ve 15 işçi çalışmaktadır.
  • Kars Et Kombinası:
1972 yılında Et ve Balık Kurumu bünyesinde kurulan tesis 1995 yılında özelleştirilmiştir. Bu tesisin şimdiki adı Çelikler Turizm Gıda Sanayi Ticaret A.Ş. (Kars Et Kombinası)´dir. Bu fabrikada 20 idari personel ve 79 işçi çalışmaktadır.
  • Kars Çimento Sanayi Ticaret A.Ş.:
Çimento Fabrikasının 1969 yılında temeli atılarak; 1976'da işletmeye açılmıştır. 1985 yılında Türkiye Çimento Sanayi T.A.Ş.´nin bir işletmesi olarak müesseseye, 1987 yılı itibariyle de bağlı ortaklık haline getirilen tesis 1996'da özelleştirildiğinde Çimentaş İzmir Çimento Fabrikası T.A.Ş. tarafından satın alındı. Fabrikada 85 idari görevli ve 110 işçi çalışmaktadır.
Diğer Sanayi Tesisleri:
Kars Ortakapı Mahallesindeki Faikbey Cad./Kazım Karabekir Cad. Köşesi, Kars Çarşısı


  • Kayalar Patoz İmalat Fabrikası
  • Kağızman Kristal Tuz Rafinerisi (bakım-onarım sebebiyle kapalı)
  • Figaro Endüstriyel Süt Ürünleri Sanayi Ticaret A.Ş.
  • Çelik Hayvancılık Sanayi Ticaret A.Ş.
  • Bilgir Kardeşler Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
  • Doğu Metal Sanayi Ticaret A.Ş.
  • Gökalp Mobilya Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
  • Kars Süt Ürünleri Sanayi (bakım-onarımda)
 
Etnik yapı

Etnik yapı

Kars çeşitli etnik grup ve mezhepleri barındıran zengin ve renkli bir kültüre sahiptir. Kars´ın toplumsal yapısı çeşitli etnik unsurların kültürel gelenekleriyle harmanlanmıştır. Bu özelliği ile kozmopolit bir kent durumundadır. Çok kültürlülük sayesinde yörenin zengin folkloru ve ağız özellikleri vardır. Türkler, Kürtler, Türkmenler, Azeriler, Kıpçaklr, Tatlr, Çerkezler, Çeçenler, Dağıstan kökenli Terekemeler, Avarlar, Laklar, Lezgiler, Zazalar, Almanlar, Malakanlar, Lazlar, Osetler merkezin ve ilin genel nüfusunu oluşturmaktadır. Türkiye'nin tek Alman köyü olan Karacaören merkeze 3 km uzaklıktadır.
 
Din ve mezhep yapısı

Din ve mezhep yapısı

Müslümanların mezhep yapısına gelince: Azerilerin ve Tatarlar'ın büyük bölümü Şii; Türk, Terekeme, Çerkez, Oset boylarının da tamamı Sünnidir. Türkmenlerin bir kısmı Sünni çoğunluğu da Alevidir. Selim´e bağlı 25, Sarıkamış´a bağlı 5, Kars merkeze bağlı 4 ve Kağızman´a bağlı 7 köy alevi köyleridir. Kürtler´in çoğunluğu, Avarlar'ın, Laklar'ın, Çeçenler'in ve Lezgiler'in tamamına yakını Sünni/Şafii´dir. Bir kısım Aleviler içinde Kürt kökenlilerde bulunmaktadır. Kars'ın yerlileri Filli olarak anılmakta ve tamamınında müslüman oldukları sanılmaktadır. Rus/Malakan ve Alman kökenli Hristiyanlar ise küçük bir azınlığı oluşturmaktadırlar.
 
Geri
Üst