Kiracıların umutlarıyla oynamayın artık
Her ne kadar yasaların kiracılardan yana olduğu söylenip dursa da en çok suistimal edilen kiracılardır. Varını yoğunu biraraya getirip kirasını düzenli ödemeye çalışan kiracılar, sürekli ev sahiplerinin kirayı artırma talepleriyle karşı karşıya kalır ya da bu talebin ne zaman dile getirileceğini beklemekle hayatları zindana döner.
Bu nedenledir ki Türk milleti başını sokacağı evin ille kendi malı olmasını ister. Kirada oturan kişi ev sahibi olduğunda yürüyüşü bile değişir. Bunun için bütün kiracılar dişten tırnaktan artırıp, bir an önce ev sahibi olmak için çırpınır.
Şansı yaver gidinlerin yanısıra binlercesi de ömür boyunca çalışıp didinseler, yemeyip içmeseler de ev sahibi olamazlar. En çaresiz olan da bu kesimdir. Aldıkları ücret sabittir ve bu ücret asla doğru dürüst bir zam görmez. Herşeyin fiyatı artar, ama sabit ücret hep sabit kalır. Hatta öyle bir kesim vardır ki ücretleri sabit bile değildir. Onlar sabit ücrete bile hasrettir.
Türkiye'de kira geliri kişilerin önemli bir geçim kaynağı olduğundan, kirada oturanlar çoluk çocuğunun yüzünü görmeden bir ay boyunca çalışıp didinerek kazandıklarını, her ay başında götürür ev sahiplerine verirler.
Türkiye'de kiralar devamlı yükselir. Asla sabit kalmaz, düşmesi ise sözkonusu bile olamaz. Ekonomi iyi gittiğinde ev kiraları 'ekonomi tıkırında' diye artar. Kriz çıkarsa da 'kriz çıktı' diye artar. Hiç yoktan bahane, kiraya zam şahane!
Ne yazık ki kira konusunda arz talep dengesi kurulamıyor. Örneğin ikinci el konutta 2005 ve 2006'da uçuşa geçen fiyatlar, talep durunca yine normal seviyesine döndü. Ama kirada öyle mi? Denge hep ev sahiplerinden yana.
Türkiye'de kira hukukunu da düzenleyen Türk Borçlar Kanunu'nu değiştirmek için tasarı hazırlandı. Tasarıda kira artışına sınırlama getirileceği yazıyor. Deniliyor ki; "kira artışı, geçen yılın Üretici Fiyat Endeksi'ni, yani enflasyonu aşmayacak."
Şimdi bu yasa Meclis gündemine geldiğinde menfaati olan herkes yaygarayı basacak, bu maddenin değiştirilmesi için ellerinden geleni yapacaklar.
Benim naçizane önerim şu: Bu tasarıyı hazırlayanlar, eğer bu maddeyi yasaya koyamayacaklarsa, yasaya koyup da uygulanması için gerekli önlemleri alamayacaklarsa, bu işe hiç girişmesinler.
Kiracıların umuduyla oynamasınlar.
Bu nedenledir ki Türk milleti başını sokacağı evin ille kendi malı olmasını ister. Kirada oturan kişi ev sahibi olduğunda yürüyüşü bile değişir. Bunun için bütün kiracılar dişten tırnaktan artırıp, bir an önce ev sahibi olmak için çırpınır.
Şansı yaver gidinlerin yanısıra binlercesi de ömür boyunca çalışıp didinseler, yemeyip içmeseler de ev sahibi olamazlar. En çaresiz olan da bu kesimdir. Aldıkları ücret sabittir ve bu ücret asla doğru dürüst bir zam görmez. Herşeyin fiyatı artar, ama sabit ücret hep sabit kalır. Hatta öyle bir kesim vardır ki ücretleri sabit bile değildir. Onlar sabit ücrete bile hasrettir.
Türkiye'de kira geliri kişilerin önemli bir geçim kaynağı olduğundan, kirada oturanlar çoluk çocuğunun yüzünü görmeden bir ay boyunca çalışıp didinerek kazandıklarını, her ay başında götürür ev sahiplerine verirler.
Türkiye'de kiralar devamlı yükselir. Asla sabit kalmaz, düşmesi ise sözkonusu bile olamaz. Ekonomi iyi gittiğinde ev kiraları 'ekonomi tıkırında' diye artar. Kriz çıkarsa da 'kriz çıktı' diye artar. Hiç yoktan bahane, kiraya zam şahane!
Ne yazık ki kira konusunda arz talep dengesi kurulamıyor. Örneğin ikinci el konutta 2005 ve 2006'da uçuşa geçen fiyatlar, talep durunca yine normal seviyesine döndü. Ama kirada öyle mi? Denge hep ev sahiplerinden yana.
Türkiye'de kira hukukunu da düzenleyen Türk Borçlar Kanunu'nu değiştirmek için tasarı hazırlandı. Tasarıda kira artışına sınırlama getirileceği yazıyor. Deniliyor ki; "kira artışı, geçen yılın Üretici Fiyat Endeksi'ni, yani enflasyonu aşmayacak."
Şimdi bu yasa Meclis gündemine geldiğinde menfaati olan herkes yaygarayı basacak, bu maddenin değiştirilmesi için ellerinden geleni yapacaklar.
Benim naçizane önerim şu: Bu tasarıyı hazırlayanlar, eğer bu maddeyi yasaya koyamayacaklarsa, yasaya koyup da uygulanması için gerekli önlemleri alamayacaklarsa, bu işe hiç girişmesinler.
Kiracıların umuduyla oynamasınlar.
