Kompülsiyon

*GüMüŞ*

Yeni Üye
Üye
Kompülsiyon
Kişinin, aslında direnmek istediği belli bir davranışta bulunmak için önüne geçilmez bir arzu duymasıdır. Kompülsiyonun tersine, ritüellerde (bkz.), kişi yahut toplumsal grupların direnme isteği göstermeleri sözkonusu değildir, hattâ zevk duyarak tasarladıkları ve bekledikleri birşeydir. Ritüel, özellikle çocuklarda çok görülür ve normal davranışlarının bir parçasıdır. Hayalgücü geniş bir çocuk için belki de cehenneme giden uçurumları simgeleyen kaldırım taşı aralıklarına basmamak, her gece yatağa girmeden önce yapılan birtakım karmaşık hareketler, bir kapıdan içeri girmeden önce kapıya belli hareketlerle vurmak, kötü ruhları uzaklaştırmak amacıyla girişilen ritüellerdir. Yetişkinliğe doğru geliştikçe bu davranışlardan çoğu kaybolur, fakat sayısız bâtıl inancın da gösterdiği gibi, bazıları kalabilir. Freud'cu psikodinamik, ritüel ve kompülsiyonlarda çok kere bilinçdışı saldırganlık fantazileriyle ilgili olarak, kişinin duyduğu suçluluğun cezasını ödemenin önemli olduğu üzerinde durmaktadır. Ayrıca, yorgunluk durumlarında, kompülsiyon semptomları daha sıklaşır; okülogirik krizler ve encephalitis lethargica (parkinsonizm) ile birlikte uyku hâli görülür. Şizofrenide, süje kendini bir dış gücün etkisi altında bazı eylemlerde bulunmak zorunda hisseder. Manikdepressif psikozda kompülsiyon semptomlarına çok rastlanmaktadır. Kompülsiyon, herseyi tekrar tekrar kontrol etmek gibi basit bir hareket de olabilir, karmaşık stereotip davranış biçimleri olarak da görülebilir. Ritüelin nerede bittiğini ve kompülsiyonun nerede başladığını kestirmek güçtür. Son derece rahatsızlık veren, istenmeyen fikir ve düşüncelerin bilince sızması durumunda, kompülsiyonun hastalık derecesine vardığı kabul edilmektedir. Bunun üzerine hastanın bu istenmeyen düşüncelerin zorladığı isteklerden kendini kurtarmak için çabalaması, çatışmalar yaratır ve gittikçe artan bir anksieteye, hattâ fobik durumlara yol açar. Bkz. Obsessif-Kompülsif reaksiyon
 
Geri
Üst