Mezolift le Yaşlanmaya Çözüm
Meleklerim Cilt yaşlanması, iç ve dış faktörlerin etkilerine bağlı olarak gelişiyor.
Ancak cilt gençleştirme tedavilerindeki gelişmeler sayesinde, yıllara meydan okumak, daha genç ve güzel bir görünüm kazanmak mümkün olabiliyor.
Cilt yaşlanması, doğal ve genetik olarak programlanmış yaşlanma sürecinde iç ve dış faktörlerin etkileriyle gerçekleşiyor. Bu süreçte; beslenme, hormonal durum, sigara, UV ışınlarına maruz kalma ve mekanik stres gibi faktörlerin rol oynadığını belirten Dr. Seran Göçer, mezolift yönteminin, cildi gençleştirmede kullanılan yöntemlerden biri olduğunu söylüyor. .
Mezoliftin bir mikroenjeksiyon tedavisi olduğunu vurgulayan Dr. Göçer, cilde canlılık ve yenilik getiren yöntemleri anlatarak etki mekanizmaları hakkında şu bilgileri veriyor:
“Mezolift uygulaması cilde nem kazandırırken, çevresel ve genetik faktörlerle ortaya çıkan cilt kusurlarının ortadan kalkmasına yardımcı olur. Ciltteki çizgilenmeleri azaltır, cilt hücresini foto yaşlanmaya karşı DNA hasarından korur.
MEZOLİFT CİLDİ YAŞLANMAYA KARŞI KORUR
Mekanik etki ve mezolift kokteyl enjeksiyonu içeriği ile “fibroblast aktivasyonu” etkisi görülür. Her 2 yolla olan fibroblast aktivasyonu, elastin ve kollojen liflerinin sentezinin artmasına yardımcı olur. Dolayısıyla cildin nem içeriğini artırır. Cilt kırışıklığının tek sebebi yaşlılık değildir, aynı zamanda güneş ışığı ve stres de cildin tazelenmesinden sorumlu elastin ve kollajen liflerin sentezini sağlayan fibroblastlar adlı hücre grubunun yapısını bozmaktadır. Mezolift, fibroblastları uyarıp, elastin ve kollajen sentezini artırdığı gibi cildin su tutma kapasitesini de arttırarak, cildi güneş ışığının kurutucu ve yaşlandırıcı etkilerinden korumaktadır.
MEZOLİFTİN KOKTEYL İÇERİĞİ CİLDİ NEMLENDİRİR
Önemli oranda su tutma kapasitesine sahip olan hyaluronic asit, mezolift tedavisinde kullanılan ilaçların başında gelir. Ayrıca anti-oksidan vitaminler; (A,E,C,D,B vit.), oligoelementler ve dolaşım düzenleyiciler kullanılır.
PRP UYGULAMASI DOKULARI ONARIR
‘Platelet Rich Plazma’, bilinen adıyla ‘PRP tedavisi; cilt kırışıklıklarında, sivilce izlerinde, güneş lekelerinde ve saç dökülmesi tedavilerinde uygulanır. PRP, ‘Trombositten zengin plazma’ anlamına gelir. Trombositler, doku iyileşmesinde ve kanın pıhtılaşmasında önemli rolü bulunan kan hücreleridir. Önemli protein ürünleri ve bağ dokusu faktörleri içerir. Yaralanmış bir bölgeye enjekte edildiğinde, hızla iyileşme sürecini başlatarak doku yenilenmesini uyardıkları görülmüştür. Bu tedavi sayesinde cilt lekelerinin hafifletilmesi, sivilce ve izlerinin giderilmesi, cildin daha gergin, canlı ve parlak görünmesi sağlanabilir.
KENDİ KANINIZLA GENÇLEŞMENİZ MÜMKÜN
Kişinin kendi kanı steril bir ortamda alınır. Özel bir santrifüj cihazında yüksek hızda ve belli sürelerde döndürülür. Santrifüj edilen kan, bazı ayraçlar sayesinde ayrıştırılır. Kanın alyuvarlar ve akyuvarlar gibi şekilli elemanları dibe çökerken, trombositten zengin bölümü ayrıştırılır. Trombositten zengin bu plazma, tedavi edilecek bölgeye mikroenjeksiyonlar yoluyla enjekte edilir. İşlem yaklaşık 30 dakika sürer ve hasta günlük yaşantısına devam eder. Genel olarak yüze, boyuna, dekolteye, el ve ayaküstü gibi alanlara uygulanır.
FRAKSİYONEL LAZER PÜRÜZSÜZ GÖRÜNÜM KAZANDIRIR
CO2 lazer ışınları ile derinin belli bölgelerinin buharlaşması sağlanarak derinin en üst tabakası soyulur. Her fraksiyonel mikro nokta, termal bir alan oluşturur. İyileşme sürecinde ise, tedavi uygulanan bölgenin çevresindeki zarar görmemiş hücreler, bölgenin iyileşmesine yardımcı olur. Bu süreç, hücre yenilenmesini hızlandırır. Uygulamadan bir hafta sonra ise ciltte sıkılaşma ve genel görünümde düzelme fark edilir. Derinin üst tabakasında oluşan sıcaklık doğal yara iyileşme sürecini de hızlandırır. Fibroblastlar anında cildin yenilenmesini sağlayan kollajen, elastin ve glikozaminoglikanlerin üretimini artırarak bu işleme yanıt verir.
Bu uygulamalar sonucu cilt; daha pürüzsüz, lekesiz, parlak, daha genç ve anında fark edebilecek sıkı bir görünüme kavuşur. Dokuda koagulasyon sağlayarak akne yaralarını ve diğer cilt problemlerini tedavi eder. Tedaviyi takiben 6 ay içinde devam eden kolajen üretimi sayesinde ciltte ileri derecede iyileşme görülür.”
cilt yaşlanması, bakımı, nasıl olmalıdır, mezolift, nedir, ne işe yarar, yapılması gerekenler, hakkında bilgi burada
Meleklerim Cilt yaşlanması, iç ve dış faktörlerin etkilerine bağlı olarak gelişiyor.
Ancak cilt gençleştirme tedavilerindeki gelişmeler sayesinde, yıllara meydan okumak, daha genç ve güzel bir görünüm kazanmak mümkün olabiliyor.
Cilt yaşlanması, doğal ve genetik olarak programlanmış yaşlanma sürecinde iç ve dış faktörlerin etkileriyle gerçekleşiyor. Bu süreçte; beslenme, hormonal durum, sigara, UV ışınlarına maruz kalma ve mekanik stres gibi faktörlerin rol oynadığını belirten Dr. Seran Göçer, mezolift yönteminin, cildi gençleştirmede kullanılan yöntemlerden biri olduğunu söylüyor. .
Mezoliftin bir mikroenjeksiyon tedavisi olduğunu vurgulayan Dr. Göçer, cilde canlılık ve yenilik getiren yöntemleri anlatarak etki mekanizmaları hakkında şu bilgileri veriyor:
“Mezolift uygulaması cilde nem kazandırırken, çevresel ve genetik faktörlerle ortaya çıkan cilt kusurlarının ortadan kalkmasına yardımcı olur. Ciltteki çizgilenmeleri azaltır, cilt hücresini foto yaşlanmaya karşı DNA hasarından korur.
MEZOLİFT CİLDİ YAŞLANMAYA KARŞI KORUR
Mekanik etki ve mezolift kokteyl enjeksiyonu içeriği ile “fibroblast aktivasyonu” etkisi görülür. Her 2 yolla olan fibroblast aktivasyonu, elastin ve kollojen liflerinin sentezinin artmasına yardımcı olur. Dolayısıyla cildin nem içeriğini artırır. Cilt kırışıklığının tek sebebi yaşlılık değildir, aynı zamanda güneş ışığı ve stres de cildin tazelenmesinden sorumlu elastin ve kollajen liflerin sentezini sağlayan fibroblastlar adlı hücre grubunun yapısını bozmaktadır. Mezolift, fibroblastları uyarıp, elastin ve kollajen sentezini artırdığı gibi cildin su tutma kapasitesini de arttırarak, cildi güneş ışığının kurutucu ve yaşlandırıcı etkilerinden korumaktadır.
MEZOLİFTİN KOKTEYL İÇERİĞİ CİLDİ NEMLENDİRİR
Önemli oranda su tutma kapasitesine sahip olan hyaluronic asit, mezolift tedavisinde kullanılan ilaçların başında gelir. Ayrıca anti-oksidan vitaminler; (A,E,C,D,B vit.), oligoelementler ve dolaşım düzenleyiciler kullanılır.
PRP UYGULAMASI DOKULARI ONARIR
‘Platelet Rich Plazma’, bilinen adıyla ‘PRP tedavisi; cilt kırışıklıklarında, sivilce izlerinde, güneş lekelerinde ve saç dökülmesi tedavilerinde uygulanır. PRP, ‘Trombositten zengin plazma’ anlamına gelir. Trombositler, doku iyileşmesinde ve kanın pıhtılaşmasında önemli rolü bulunan kan hücreleridir. Önemli protein ürünleri ve bağ dokusu faktörleri içerir. Yaralanmış bir bölgeye enjekte edildiğinde, hızla iyileşme sürecini başlatarak doku yenilenmesini uyardıkları görülmüştür. Bu tedavi sayesinde cilt lekelerinin hafifletilmesi, sivilce ve izlerinin giderilmesi, cildin daha gergin, canlı ve parlak görünmesi sağlanabilir.
KENDİ KANINIZLA GENÇLEŞMENİZ MÜMKÜN
Kişinin kendi kanı steril bir ortamda alınır. Özel bir santrifüj cihazında yüksek hızda ve belli sürelerde döndürülür. Santrifüj edilen kan, bazı ayraçlar sayesinde ayrıştırılır. Kanın alyuvarlar ve akyuvarlar gibi şekilli elemanları dibe çökerken, trombositten zengin bölümü ayrıştırılır. Trombositten zengin bu plazma, tedavi edilecek bölgeye mikroenjeksiyonlar yoluyla enjekte edilir. İşlem yaklaşık 30 dakika sürer ve hasta günlük yaşantısına devam eder. Genel olarak yüze, boyuna, dekolteye, el ve ayaküstü gibi alanlara uygulanır.
FRAKSİYONEL LAZER PÜRÜZSÜZ GÖRÜNÜM KAZANDIRIR
CO2 lazer ışınları ile derinin belli bölgelerinin buharlaşması sağlanarak derinin en üst tabakası soyulur. Her fraksiyonel mikro nokta, termal bir alan oluşturur. İyileşme sürecinde ise, tedavi uygulanan bölgenin çevresindeki zarar görmemiş hücreler, bölgenin iyileşmesine yardımcı olur. Bu süreç, hücre yenilenmesini hızlandırır. Uygulamadan bir hafta sonra ise ciltte sıkılaşma ve genel görünümde düzelme fark edilir. Derinin üst tabakasında oluşan sıcaklık doğal yara iyileşme sürecini de hızlandırır. Fibroblastlar anında cildin yenilenmesini sağlayan kollajen, elastin ve glikozaminoglikanlerin üretimini artırarak bu işleme yanıt verir.
Bu uygulamalar sonucu cilt; daha pürüzsüz, lekesiz, parlak, daha genç ve anında fark edebilecek sıkı bir görünüme kavuşur. Dokuda koagulasyon sağlayarak akne yaralarını ve diğer cilt problemlerini tedavi eder. Tedaviyi takiben 6 ay içinde devam eden kolajen üretimi sayesinde ciltte ileri derecede iyileşme görülür.”
