müsait olunca beni severmisin?

gurbet kuşu

Yeni Üye
Üye
müsait olunca beni severmisin?
(bu hikayeyi eşim akşam getirdi çok etkilendim sizlerle paylaşmak istedim )

içeri girer girmez neşeyle bağırdı
_Anne biliyormusun bu gün yuvada ne oldu?
_görmüyor musun? telefonla konuşuyorum.
hiç kimsenin sevdiği şey birbirine benzemiyordu annesi telefonu babasıarabayı seviyordu
herşey erteleniyordu telefon ve araba söz konusu olduğunda
bir eve misafir gelecek oldumu kendisine hiç yer kalmıyordu
nerelere gitsindi.annesi kapattı telefonu.
mutfaktan tencere sesleri geliyordu koşarak yanına gitti:
_sana yardım edeyimmi ? dedi en sevimli halini takınarak, annesi manalı manalı baktı:
_hayırdır bi yaramazlık filan? bak bide seninle uğraşmayayım çok yorgunum zaten.
yorgunluk nasıl bir şeydi ?
bazen elinde oyuncağıyla uykuya daldığında anneannesi oyuncağı yavaşça elinden alır:
_nasıl yorulmuş yavrucak. uykunun gul kokulu kolları sarsın seni diyrek alnına bir öpücük konduruverirdi.
yorgunluk gül kokulu uykuya dalmaksa eğer neden annesi böyle kızgın kızgın konuşuyodu
_annecim yorulduğun zaman gül kokulu uykuya dalarsın anneannem öyle diyor.
_uykuya dalayımda gül kokuları kusur kalsın yorgunluktan ölüyorum
bu kelimeden nefret ediyordu' yorgunum,yorgun olduğumdan,böyle yorgun,yorgunken'
_annecim sen yorulma diye...
_yemekte konuşuruz çocuğum bankada işler yetişmedi baban gelene kadar bunları yetiştirmem lazım hadi sen oyna biraz.
hani siz yoruluyorsunuz ya.....eeee....bende oynamaktan yoruluyorum ne yapayım bilmem???....
yapılmaması gerekenleri biliyorduda büyükler,yapılması gerekenleri hiç bilmiyorlardı.
ışıklar söndü birden!
annesi öfkeyle söylenmeye başladı.
_mum da yok !! diye diye karıştırdı dolapları el yordamıyla
çocuk sırt üstü yatıp , anneannesinin köyünü düşündü. gaz lambasının ışığında deli tavşan masalını anlatışını. deli tavşanın duvardaki aksini getirdi gözlerinin önüne anneannesi gibi iki ellerini birleştirip işaret parmaklarını yukarı kaldırarak tavşan kafası yaptı.
'bak deli tavşan' diyerek parmaklarını oynattı yoldan geçen arabaların farları tavşana yol açtı ,tavşan olabildiğince hür dolaştı ,otlarla kuşlarla konuştu, sonra yorgun düştü duvardaki görüntü minik avuçlarının açılmasıyla kayboldu kolu yavaşça kanepeden aşağıya sarktı neden sonra ışıklar geldi
kadın çocuğunun hiç konuşmadığını fark etti birden kanepeye koştu
küçücük dizlerini karnına doğru çekerek uykuya dalmıştı
masanın üstündeki dosyalara baktı iğrenerek dindirilmez bi pişmanlık doldurdu içini
uyandırmaktan korka korka alnına bir öpücük kondurdu
çocuk sanki bir ip ucu bekliyormuşcasına aralanan gözleriyle mırıldandı

İŞİN BİTİNCE BENİ SEVERMİSİN?

dedi
kadın sevilmek için randevu alan çocuğuna bakarak sabaha kadar ağladı...........

lütfen sevgimizi yarınlara ertelemiyelim hayat teleşına kaptırıp kendimizi, sevdiklerimizi ihmal etmeyelim unutmayalım ki yaşamın en güzel yanı sevgidir unutmayalım ki kimseye vaat edilmemiştir
sevgiyle kalın...
 
Geri
Üst