Namazı engelleyenlere beddua

gülgüzeli

Yeni Üye
Üye
Namazı engelleyenlere beddua
Hendek Savaşı sırasında düşman çok yoğun bir şekilde Peygamber Efendimiz (a.s.m) ve ashabını ok yağmuruna tutmuştu.
Efendimiz, üzerinde zırh, başında miğfer çadırının önünde duruyordu.
Hz. Cabir (r.a.) o ânı şu şekilde anlatıyordu:
– Müşrikler, o gün, bizimle durmadan çarpıştılar. Askerle­rini takım takım ayırdılar. Halid bin Velid kumandasındaki bü­yük ve ağır bir fırkalarını Resulullah’ın (a.s.m.) bulunduğu yere yönelttiler. O gün, gecenin geç saatlerine kadar çarpıştılar.
Ne Resulullah ve ne de Müslümanlar yerlerinden bir an bi­le ayrılma imkân ve fırsatını bulamadılar.
Çarpışma öylesine şiddetli devam ediyordu ki, Resul-i Kib­riyâ Efendimiz, o günün öğle, ikindi ve akşam namazlarını bile vaktinde kılamamıştı.
Kendisini çocuklara taşlatanlara ve çok kereler eziyet edenlere bile beddua etmeyen Kâinatın Efendisi, namazını engelleyenlere karşı beddua etmekten çekinmedi:
– Onlar nasıl, güneş batıncaya kadar uğraştırıp, bizi namazımızdan alıkoydularsa, Allah da onların evlerine, karınları­na ve kabirlerine ateş doldursun, dedi.
Daha sonra o günün öğle, ikindi ve akşam namazlarını as­habıyla birlikte kaza etti.
 
Cevap: Namazı engelleyenlere beddua

paylaşımın için teşekkürler emeğine sağlık canım
 
Cevap: Namazı engelleyenlere beddua

emeğine sağlık
 
Geri
Üst