'Okuyamıyorsanız Kocaya Gidin'

[Bilge Gökçen]

Elazığ'ın Karakoçan İlçesi’ne 4 kilometre uzaktaki Yatılı İlköğretim Bölge Okulu (YİBO) yurdunda barınan 28 kız öğrenci, ilçedeki liseye gidebilmek için her gün bu mesafeyi yürüdüklerini belirterek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nden servis talep etti. Yazılı başvurularına resmi yanıt verilmediğini söyleyen öğrenciler, okulu bırakmak durumunda kalacaklarını söyledi.

Karakoçan'a bağlı köylerden liseyi okumak için YİBO yurdunda barınan 28 kız öğrenci, yazılı servis taleplerine cevap alamayınca İlçe Milli Eğitim Müdürü Yasef Kaya ile yüz yüze görüştü. Kız öğrenciler, her gün 4 kilometre yürüdüklerini ve yemek sorunu yaşadıklarını, bu sorunlarının çözümü için servis konulmasını istedi. Öğrenciler bu görüşmede İlçe Milli Eğitim Müdürü Yasef Kaya'nın kendilerine ""Liseyi okumak zorunda değilsiniz. Paranız varsa okursunuz. Okuyamıyorsanız, gidin evlenin'' dediğini öne sürüldü.

İlçe Milli Eğitim Müdürü Yasef Kaya, iddiaların doğru olmadığını savunarak, YİBO’da barınan kız öğrencilerin ikinci dönem ilçe merkezinde barınmaları için çalışma başlattıklarını söyledi.

Milliyet

 

[SadmiN]

Ce: 'Okuyamıyorsanız Kocaya Gidin'

aaa bune ya okumuyosanız gidin evlenin oh ne kolay bişe eğer bu doğruysa çok ayıp bişe ya yani o kızlara bi servis aracı tahsisi etmek çokmu zor evlendirmek dahamı kolayki kınıyorum bu olayı

 

[kördügüm]

Ce: 'Okuyamıyorsanız Kocaya Gidin'

Sana katiliyorum cemosum...

 

[*MeleK*]

Ce: 'Okuyamıyorsanız Kocaya Gidin'

devletimiz haydi kızlar okula derken (MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ) sıfatıdaki kişi diyecem kızları kocayamı gnderiyor?çok yazık bu şahsı şidettle kınıyorum

 

[Bilge Gökçen]

Ce: 'Okuyamıyorsanız Kocaya Gidin'

Haberi verdim ama yorum yapmamıştım, şimdi yapıyorum...

İşte Türkiyemin trajikomik hali bu.

Sonra sorarlar:

"biz niye kendi uçağımızı yapamıyoruz"

"biz niye kendi savaş gemimizi yapamıyoruz"

"biz niye kendi kitabımızı yazamıyoruz"

"biz niye dünyanın en iyi üniversiteleri arasına bir tane üniversite sokamıyoruz"

bu soruları biz daha çok sorarız bu mentaliteyle...

Bir toplumu sürükleyen, ilerleten, gelişme yollarını açan mevhum annelerdir, çocuklarını herkesten daha iyi yönlendiren onlardır, ilk hayallerini aşılayan, yaratıcılığını destekleyen annedir...

Biz ne yapıyoruz, geleceği şekillendirecek ellere git evlen diyoruz, hayallerini bu şekilde kırıp atıyoruz hiç düşünmeden...

Hadi diyoruz, senin okumana gerek yok, paran yok madem okuma, bu ülkede fırsat eşitliği sadece paralı olana var, eşitlikten bile paran varsa yararlanabilirsin, bu nasıl eşitlikse...

Bunu yapan alelade bir insan değil, bu kelimeler cahil birinin, tecrübesiz birinin, eğitim hayatından uzak birinin ağzından dökülmüyor. En çok yaralayan kalpleri de bu ya!

Bu sözler bir Milli Eğitim Müdürünün ağzından çıkıyor, hem de okumak isteyen gencecik kızlara söyleniyor...

İnanılır gibi değil!

Bu ülkede hergün kampanyalar açılıyor, kız çocuklarını okutalım diye, sanatçılar çeşitli eserler veriyorlar, insanlara ilham olsun, yürekleri aydınlatsın, çocuklar okula gitsin diye...

Kara vicdanlar, kalpleri de zihinleri gibi kara olanlar 12 yaşındaki çocuğu bile evlendirmeye kalkıyorlar para uğruna, minicik elleri daha kalem tutarken okulundan arkadaşlarından ayırıp kocaya satıyorlar.

İşte bu vicdanları temizleyecek, yepyeni, tertemiz, aydınlık zihinler yaratacak olanlar bugünün kız çocukları, onları okutmazsak ne zaman bitecek bu töre terörü, kara cehalet, başarısızlık öyküleri...

Esefle kınıyorum...