Terapi yapmaya ne dersiniz?

Münzevi

Aktif Üye
Üye
Terapi yapmaya ne dersiniz?
su şırıltısı sesi dinle renk
Sevgili meleklerim,
Gün içinde hepimiz, zaman zaman strese esir düşüyoruz. Bir yandan yaşadığımız olumsuzluklar, içinden çıkamadığımız sorunlar, diğer yandan insanlarla yaşadığımız iletişim bozukluklukları, sinirlerimizi yıpratıyor ve hayata bakış açımızı altüst ediyor. Belki de bazılarımız gece yatağına yattığında huzurlu bir uyku için ölüyordur. Düşünmekten uyuyamayan çoktur çünkü.

Sahip olduğumuz olumsuz düşünceler stresle birleştiğinde ve uzun süre bu halde kaldığımızda, vücudumuz sinyal vermeye başlıyor. Midemiz kasılıyor, yanıyor, ekşime yapıyor gastrit ve ülsere gidiyor kimi zaman. Zırrrrrr!! "Bana çok yükleniyorsun!" diyor mideniz ya da o kadar çok üzülüyor ya da o kadar nefretle dolu oluyoruz ki kalbimiz ağrımaya başlıyor. Zırrrrrr! "Bana eziyet ediyorsun!"
Bunlar gibi bir çok örnek verilebilir.Yalnızız adlı romanında Peyami Safa'nın dediği gibi: Hastalık, çok defa kaderin aksiliklerine karşı ruhun ve onun peşinden vücudun isyanıdır.

Düşündüm ki bu kadar olumsuzluğun içinde ya da kendini daha iyi hissetmek, iç sesini dinleyek daha dingin daha sakin bir ruh haline sahip olmak niyetinde olan arkadaşlarıma bir kaç terapi örneği sunayım.

Bunlardan biri RENK terapisi... Bu tarz terapilere aslında net üzerinden zaten ulaşabilirsin ama ben bunu daha bilinçli yapalım istiyorum elbette siz de isterseniz...

renk-terapisi1-295.jpg
 
Canom terapiyi resim üzerinden yapmayacağız. O resmi konuya renk gelsin diye koyduydum. : )
 
Son düzenleme:
Öncelikle, vücudumuzdaki yedi temel çakrayı, ve bu çakraların yerlerini bilmemiz gerekiyor:

chakra-15e.jpg


Terapiye, kök çakradan yani rengi kırmızı olan 1. çakradan başlayacağız. Sonra turuncu olan 2. çakrayla devam edip midede bulunan sarı çakraya çıkacağız. Oradan yeşil kalp çakrasına, sonra mavi boğaz çakramıza, ardından 3. göz dediğimiz rengi lacivert olan çakramıza, en son olarak eflatun-beyaz olan tepe çakramıza çıkacağız ve terapimizi bitireceğiz.

BU enerji girdaplarının yerlerini ve renklerini öğrenelim.
 
BİRİNCİ ÇAKRA (Kök Çakrası) Birirnci çarka üreme organlarıyla makat arasında yer alır ve aşagıya dogru açılır. Beden ve bedenin fiziksel fonksiyonlarıyla ilgilidir ve kişiyi yeryüzüne, maddi dünyaya bağlar.Rengi alev kırmızısıdır.Birinci çakrası açık olan kişiler dünya yaşamına çok iyi uyum sağlarlar.

İKİNCİ ÇAKRA(Kuyruksokumu Çakrası) İkinci çarka cinsel organların üzerindeki bölgededir ve rengi portakal rengi/turuncudur. Pelvis, üreme organları, mesane ve lenf sisteminin çalışmasıyla ilgilidir.Ayrıca kişinin yaratıcılığını, cainsel fonksiyonlarını ve başkalarıyla olan ilişkilerini etkiler.

ÜÇÜNCÜ ÇAKRA (Solar Pleksus-Göbek Çakrası ) Üçüncü çarka göbeğin biraz üstündedir, rengi sarıdır.Bu bölgede bulunan mide,karaciger,dalak,safra kesesi,sindirim sistemi,böbrekler ve sırtın alt bölgesini etkiler. Bu çarka duygusal bedenle direk olarak bağlantılıdır, kişinin duygularını,arzularını,yaratıcılığını ve tüm ilişkilerini etkileyip yönlendirir.

DÖRDÜNÇÜ ÇAKRA (Kalp Çakrası) Dördüncü çarka kalbin hizasında, göğüsün ortasındadır. Rengi yeşil,pembe veya altın sarısı olabilir. Bu çakranın fonksiyonu kalp, akciğerler, dolaşım sistemi ve kan ve sırtın üst bölgesini etkiler. Ayrıca duygusal olarak hem ilahi sevginin, hem de bu sevgiyi tüm varlıklara ifade etmemizin mekezidir.

BEŞİNCİ ÇAKRA (Boğaz Çakrası) Beşinci çakranın yeri boyunla boğaz arasındaki çukur bölgedir. Rengi açık mavi olup, tiroşd bezini, boğazı,akciğerlerin üst bölgesini,ses tellerini nefes ve yemek borusunu etkiler.Ayrıca duygu, düşünce,idealler yani kısacası kendimizi ifade etme merkezimizdir.

ALTINCI ÇAKRA (Üçüncü Göz) Altıncı çarka alnın tam ortasındadır.Rengi menekşe rengi veya laciverttir. Yüze, gözlere ve kulaklara, buruna, mekezi sinsir sistemine ve beyinciğe enerji bu merkezden akar.Hafızanın,iradenin,bilinçlenmenin,psişik güçlerin ve sezginin merkezidir.

YEDİNCİ ÇAKRA (Taç Çakrası) Yedinci çarka başın tepesinde tam ortasındadır.ve yukarıya dogru açılır. Fiziksel olarak beyni etkiler. Bu çarka bizleri Evrensel Yaşam Güçüyle ve ilahi varlığımızla birleştirir. Evrensel yaşam gücü bu çakradan akarak tüm diğer çakralara yayılır. Bu çarka açılıp geliştikçe kişi evrensel şuurla olan bütünlüğünün ve birliğinin farkındalığını yaşamaya başlar.


alıntı
 
Çakralarımızı ve renklerini öğrendiğimize göre terapimize başlayabiliriz....

Terapiyi uyumak için yattığınızda yapmanız oldukça uygun olur. Dikkatinizi dağıtmayan her hangi bir durumun olmaması terapiyi daha sağlıklı yapmanızı sağlayacaktır.
Sırtüstü yatıp gevşeyeceğiz ve önce nefes egzersizleriyle başlayarak bütün hücrelerimize oksijen gitmesini sağlayacağız. Burnumuzdan derin nefes alıp bir kaç saniye tutuyoruz ve ağzımızdan bırakıyoruz. Bunu yapabildiğimiz kadar yapalım...

Kök çakramızın rengi olan kırmızıyla terapiye başlıyoruz...
Bir tepenin üzerindesiniz ve batmak üzere olan güneşe bakıyorsunuz. Güneşin kızıllığı gökyüzüne tamamen yayılmış. Üzerinizde kırmızı bir elbise. Tatlı esen bir rüzgar eteğinizi savururken, yanınızdaki kırmızı güllerin kokusunu alıyorsunuz... Bu atmosferi iyice hissedin... Ve tekrar nefes alıp verin. Nefesinizi kök çakranızdan çektiğinizi düşünün. Çakranızın kırmızıyla beslendiğini, güçlendiğini düşünün...
 
Nefes alıp vermeyi 10-20 kere yapın...
Sonra 2. çakramıza geçiyoruz...
Üzerinizde turuncu bir elbiseyle güzel bir portakal bahçesine giriyorsunuz. Bahçenin içinde yürüyün ve portakallara bakın, kokularını hissedin. Turuncu çiçekleri izleyerek yürümeye devam edin... Ve tekrar nefes alıp verin. Turuncuyu göbeğinizin 4 parmak altından içinize çektiğinizi, çakranızı beslediğinizi ve varsa bu çakradaki tıkanıklıkları açtığınızı düşünün...
 
10-20 kere nefes alıp verdikten sonra 3. çakramıza geçiyoruz.
Midemizdeki çakramızdayız...
Sarı bir elbiseyle altın sarısı başak tarlasına giriyorsunuz. Parmaklarınızı başaklara dokundurarak tarlanın içinde yürürken rüzgarın dalgalandırdığı buğdayları izliyorsunuz. Yürüyün... Huzuru ve sarıyı hissedin...
Tekrar nefes alıp verin ve sarıyı midenizden içeri çekin. Çakranızın güçlendiğini düşünün...
 
Son düzenleme:
10-20 kere alıp verdiğimiz derin nefesler sonra 4. yani kalp çakramıza geliyoruz.
Üzerimizde yeşil bir elbiseyle yemyeşil bir bahçeye giriyoruz. Çıplak ayaklarımızla yeşil çimlere basarak yürüyoruz ve birbirinden güzel ağaçlara bakıyoruz. Kuşların cıvıltılarını dinleyerek bu bahçede yürümeye devam ediyoruz... Kalbiniz sevgiyle doluyor... Burada öfkeye, acıya ve nefrete yer yok...
Nefes alıp verin ve kalbinizden nefes aldığınızı düşünerek yeşili kalbinizden içeri çekin. Çakranızın güçlendiğini düşünün...
 
Geri
Üst