TÜSİAD: Yedi temel sorun var, program yenilenmeli
Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a "Ekonomik Görünüm ve Politikalar" başlıklı bir rapor sundu. Dernek bu raporla ekonomik programın yeniden ele alınması gerektiğini vurgularken, ekonomideki yedi güncel soruna dikkat çekti.
Erdoğan, TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ ile beraberindeki TÜSİAD heyetini dün Dolmabahçe'deki Başbakanlık ofisinde kabul etti. Yalçındağ, iki saatten fazla süren görüşme sonrası yaptığı açıklamada, yeni dönemde hem yapısal reformları, hem de sürdürülebilir büyüme için neler yapılması gerektiğini konuştuklarını söyledi.
Sürdürülebilir büyüme
Görüşmenin gündeminin ekonomi olduğunu ifade eden Yalçındağ, şunları söyledi: "Yeni dönemde hem yapısal reformları konuştuk, hem de sürdürülebilir büyüme için neler yapmamız gerektiğini konuştuk. Sanayinin içinde bulunduğu durumu anlattık. Tespit ve önerilerimizi başbakanımız ve bakanlarımızla paylaştık."
Yalçındağ, bir gazetecinin, "Gündemdeki diğer konular ve sınır ötesi harekatla ilgili görüştünüz mü?" sorusuna, "Hayır" yanıtını verdi.
Yalçındağ, görüşmede, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları Cemil Çiçek ve Nazım Ekren ile Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan'ın da bulunduğunu belirtti.
Acil önlemler paketi
TÜSİAD'ın sunduğu raporda, "Son günlerde yurtdışı piyasalardaki hareketler ve Türkiye ekonomisinin bazı yapısal sorunlarında gözlemlenen gelişmeler, ekonomide acilen bir önlemler paketinin devreye konulması gerektiği değerlendirmelerini de beraberinde getirmiştir" denildi.
Raporda şu ifadelere yer verildi: "2007 yılının son üç ayına ilişkin bir eylem planının açıklanmış olması ve 2008-2012 dönemi için beş yıllık bir eylem planının daha hazırlanmakta olması olumlu bir gelişmedir ancak planın hayata geçirilmesine ilişkin bazı çekinceler de mevcuttur."
Yapısal reform sürecinin hızlandırılması gerektiğinin dikkat çekildiği raporda, "IMF ve AB çıpalarının etkisinin azalması karşısında hayati önem taşımaktadır" denildi.
'Büyüme yavaşlıyor, YTL değer kazanıyor'
TÜSİAD raporunda, "Türkiye ekonomisinde 2001 yılından bu yana meydana gelmiş olan yapı değişikliği, uygulanmakta olan ekonomik programın da, uluslararası piyasalardaki gelişmelere ve günümüzün koşullarına göre yeniden ele alınmasını gerektirmektedir" denildi. Raporda, 2007'nin son çeyreğinde ekonomik görünüme bakıldığında tespit edilen sorunlar şöyle sıralandı:
Büyüme yavaşlamaktadır; bu yavaşlama özellikle yurtiçi talepte özel kesim harcamalarında çok net görülmektedir.
Dezenflasyon süreci devam etmekte ancak enflasyonla mücadele artık çok daha yavaş ve zahmetli ilerliyor.
Dünya ekonomisinin hızlı büyüme süreci çok sayıda belirsizlik içermektedir.
YTL değer kazanmaya devam etmektedir.
Reel faizler, Merkez Bankası'nın 2006 Haziran-Temmuz döneminde politika faizlerinde yaptığı 4.25 puan artışın ardından yüksek seviyelerde seyretmiş ve Eylül ayında yüzde 13 olarak gerçekleşmiştir. Enflasyonun düşme sürecinde politika faizlerinde temkinli indirimlerin tercih edilmesi, 12 ay sonrası için reel faiz beklentisinin yüzde 10'ların üzerinde oluşmasına yol açmaktadır..
Milli gelire oran olarak yüzde 7 civarında bulunan cari işlemler açığı kırılganlık nedenidir.
Bütçe açığı oranında 2001-2006 döneminde kaydedilen iyileşme, 2007 yılında yerini bozulmaya bıraktı
Erdoğan, TÜSİAD Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ ile beraberindeki TÜSİAD heyetini dün Dolmabahçe'deki Başbakanlık ofisinde kabul etti. Yalçındağ, iki saatten fazla süren görüşme sonrası yaptığı açıklamada, yeni dönemde hem yapısal reformları, hem de sürdürülebilir büyüme için neler yapılması gerektiğini konuştuklarını söyledi.
Sürdürülebilir büyüme
Görüşmenin gündeminin ekonomi olduğunu ifade eden Yalçındağ, şunları söyledi: "Yeni dönemde hem yapısal reformları konuştuk, hem de sürdürülebilir büyüme için neler yapmamız gerektiğini konuştuk. Sanayinin içinde bulunduğu durumu anlattık. Tespit ve önerilerimizi başbakanımız ve bakanlarımızla paylaştık."
Yalçındağ, bir gazetecinin, "Gündemdeki diğer konular ve sınır ötesi harekatla ilgili görüştünüz mü?" sorusuna, "Hayır" yanıtını verdi.
Yalçındağ, görüşmede, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcıları Cemil Çiçek ve Nazım Ekren ile Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan'ın da bulunduğunu belirtti.
Acil önlemler paketi
TÜSİAD'ın sunduğu raporda, "Son günlerde yurtdışı piyasalardaki hareketler ve Türkiye ekonomisinin bazı yapısal sorunlarında gözlemlenen gelişmeler, ekonomide acilen bir önlemler paketinin devreye konulması gerektiği değerlendirmelerini de beraberinde getirmiştir" denildi.
Raporda şu ifadelere yer verildi: "2007 yılının son üç ayına ilişkin bir eylem planının açıklanmış olması ve 2008-2012 dönemi için beş yıllık bir eylem planının daha hazırlanmakta olması olumlu bir gelişmedir ancak planın hayata geçirilmesine ilişkin bazı çekinceler de mevcuttur."
Yapısal reform sürecinin hızlandırılması gerektiğinin dikkat çekildiği raporda, "IMF ve AB çıpalarının etkisinin azalması karşısında hayati önem taşımaktadır" denildi.
'Büyüme yavaşlıyor, YTL değer kazanıyor'
TÜSİAD raporunda, "Türkiye ekonomisinde 2001 yılından bu yana meydana gelmiş olan yapı değişikliği, uygulanmakta olan ekonomik programın da, uluslararası piyasalardaki gelişmelere ve günümüzün koşullarına göre yeniden ele alınmasını gerektirmektedir" denildi. Raporda, 2007'nin son çeyreğinde ekonomik görünüme bakıldığında tespit edilen sorunlar şöyle sıralandı:
Büyüme yavaşlamaktadır; bu yavaşlama özellikle yurtiçi talepte özel kesim harcamalarında çok net görülmektedir.
Dezenflasyon süreci devam etmekte ancak enflasyonla mücadele artık çok daha yavaş ve zahmetli ilerliyor.
Dünya ekonomisinin hızlı büyüme süreci çok sayıda belirsizlik içermektedir.
YTL değer kazanmaya devam etmektedir.
Reel faizler, Merkez Bankası'nın 2006 Haziran-Temmuz döneminde politika faizlerinde yaptığı 4.25 puan artışın ardından yüksek seviyelerde seyretmiş ve Eylül ayında yüzde 13 olarak gerçekleşmiştir. Enflasyonun düşme sürecinde politika faizlerinde temkinli indirimlerin tercih edilmesi, 12 ay sonrası için reel faiz beklentisinin yüzde 10'ların üzerinde oluşmasına yol açmaktadır..
Milli gelire oran olarak yüzde 7 civarında bulunan cari işlemler açığı kırılganlık nedenidir.
Bütçe açığı oranında 2001-2006 döneminde kaydedilen iyileşme, 2007 yılında yerini bozulmaya bıraktı
