Yabanci Çİzgİ Fİlmler Dİl DeĞİŞİmİnİ Olumsuz Etkİlİyor

ms_enemy

Yeni Üye
Üye
Yabanci Çİzgİ Fİlmler Dİl DeĞİŞİmİnİ Olumsuz Etkİlİyor
yabancı çizgi filmler
Çeviri yoluyla dilimize girmiş, ancak Türkçe'de bulunmayan sözcüklerin yer aldığı yabancı kaynaklı çizgi filmler, öğrenme çağının en hızlı dönemini yaşayan 5-10 yaşındaki çocukları etkiliyor..Ankara Üniversitesi TÖMER Dil Öğretim Merkezi Kayseri Şube Müdürü Oktay Durukan, yabancı kaynaklı çizgi filmlerin, çocukların dil gelişmelerini olumsuz etkilediğini belirtti. Durukan, çizgi filmlerin, özellikle 5-10 yaş arasındaki çocuklar için oldukça ilgi çekici ve eğlendirici olduğunu kaydetti. Yabancı kaynaklı çizgi filmlerde, çeviri yoluyla dilimize girmiş, ancak Türkçe'de bulunmayan sözcükler yer aldığına dikkat çeken Durukan,şunları söyledi:''Çizgi filmlerin çocuğun ilgisini en çok çektiği 5-10 yaş dönemi,


aynı zamanda hafızayı hazırlayan hücrelerin en hızlı bölündüğü ve öğrenme yetisinin en hızlı olduğu dönemdir. Çocuğun bu yaşlarda ana dil ediniminin de en yüksek düzeyde olduğunu göz önünde bulunduracak olursak, ifade yeteneğinin de bu dönemde geliştiğini görürüz. Ancak çocuğun ilgi odağı olan çizgi filmler, yabancı kaynaklı olmaları nedeniyle, çocuğun dil gelişimini olumsuz yönde etkilemektedir.

Çeviri yoluyla dilimize girmiş, ancak Türkçe'de bulunmayan sözcükler ve ifadelerle, çocuğun sözcük dağarcığının genişlemesi ve Türkçe gramerine uygun cümle kurabilme yetisinin gelişmesi, bir ölçüde gecikmektedir. Ayrıca çocuk, (Kahretsin, gölgelerin gücü adına, hey ahbap, lanet olsun) gibi kültürümüzle ilgisi bulunmayan ve bu nedenle Türkçe'de yeri olmayan ifadeleri günlük hayata taşımakta, bu da çocuğun ana dili ediniminin en hızlı olduğu evrede gelişmeyi bir anlamda baltalamaktadır.''

Durukan, yalnız çocukların değil, yetişkinlerin de ''Kendine iyi bak'', ''Çay alır mısın?'' gibi Türkçe'de bulunmayan, ancak çeviri yoluyla dilimize giren ifadeleri, günlük hayatta sıkça kullandıklarını belirtti.
Çocuğun ana dili ediniminde ailenin birinci derecede rol oynadığını ifade eden Durukan, kitle iletişim araçlarının önemine de dikkat çekti. Durukan, kitle iletişim araçlarının her alanda olduğu gibi çocuğun ana dili ediniminde de önemli rol oynadığını kaydederek, ''Anne ve babaların, televizyonu yalnızca çocuğu susturmak için bir araç olarak görmemeleri, çocuğa zararlı olabilecek programları seçmede duyarlı olmaları gerekmektedir'' dedi.
 
Geri
Üst