Yargılananlar Zimmet Maddesi Konusunda Tepkili
Bankacıların ’zimmet maddesinin kaldırılmasını’ gündeme getirmesine bu davadan yargılanan bankacılar itiraz etti. Halkbank Genel Müdürlüğü sırasındaki krediler yüzünden zimmetle suçlanan Yenal Ansen ve Sezgin Taşkıran’ın avukatı Haluk Pekşen, "Sabah-ATV’ye 30 milyon dolar kredi verdi diye eski yöneticiler yargılanıyor" dedi.
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan ile bankacıların yaptığı toplantıda gündeme gelen Bankalar Kanunu’nun ’zimmet’ maddesi, bu yüzden yargılanan eski bankacıların tepkisine neden oldu. Bankacıları verdikleri kredilerden sorumlu tutan ve suçlu bulunması halinde hapse girmesine yol açan bu maddenin değiştirilmesine karşı tepki gösterenler, Halk Bankası’nın eski yöneticileri oldu. Geçmişte verdikleri krediler yüzünden yargılanan bankacıların bu konudaki tepkisi, "Biz yıllardır bu maddeden yargılanırken kimse bu madde için sesini çıkarmadı, şimdi mi bu maddenin yanlışlığı fark edildi" yönünde oldu.
Halk Bankası’nın eski genel müdürleri Yenal Ansen, Sezgin Taşkıran gibi isimlerin avukatlığını yapan Haluk Pekşen, müvekkillerinin yargılandığı davalardan birinin de Sabah-ATV Grubu’na verilen krediler olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi: "Sabah-ATV’ye ilk kredi Mart 1994’te verilmiş. Yenal Ansen o tarihte genel müdür bile değil ama bu yüzden yargılanıyor. ’Niye bu krediyi geri çağırmadın’ diye soruyorlar. Sabah-ATV Grubu’na son kredi de Eylül 1997’de verilmiş, toplamda verilen krediler 30 milyon doları buluyor. Üstelik bu krediler geri dönmüş. Ancak bu grubun o kadar ederi olmadığı öne sürülerek, bankanın eski yöneticileri hakkında 2004’te dava açıldı. Bankanın eski yöneticilerinin kredi verdiği için suçlandığı şirketlere, şimdi devlet bankaları 750 milyon dolar kredi verdi. Bunun da 325 milyon dolarını Halkbank’tan. Şimdi bu maddenin yeniden düzenlenmesi konuşuluyor ama artık bu maddeye dokunmasınlar. Sabah-ATV’ye 30 milyon dolar kredi verenlerin yargılandığı yerde, aynı gruba 750 milyon doların neden verildiği de soruşturulmalı. Eğer bu madde değiştirilirse, bu iş birilerinin işine yarayacak, bugün verilen kredilerin hesabı yarın sorulamayacak."
Şimdi mi akıllarına geldi
Avukat Haluk Pekşen, şöyle konuştu: "Yenal Ansen, Ali İhsan Elgin, Hasan Özcan, Halil Sarıaslan, Turan Kalaycıoğlu, Osman Nuri Ertuğ gibi birçok Halk Bankası eski yöneticisinin, zimmet suçlaması yüzünden yıllardır haksızlığa uğradığını anlatmaya çalıştık. Eski bakanlardan Ufuk Söylemez de aynı maddeden yargılandı. ’Hem bankacılık ekonominin temeli diyeceksin, hem de verdiği her kredi yüzünden bankacıyı yargılayacaksın’, bu olmaz dedik. Yıllardır bu yanlış, yanlış dedik kimseye dinletemedik, şimdi işin ucu kendilerine dokununca mı bu madde akıllarına geldi?"
160’ncı madde korkulu rüya
5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 160’ıncı maddesinde "Görevi nedeniyle zilyetliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu para veya para yerine geçen evrak veya senetleri veya diğer malları kendisinin ya da başkasının zimmetine" geçirenler için 6 yıldan 12 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adlî para cezası, ayrıca bankanın uğradığı zararın tazmin edilmesi hükmü yer alıyor. Bankacıların Başbakan ve ilgili bakanlarla yapılan toplantıda, Bankalar Kanunu’nun 160’ıncı maddesinde ele alınan zimmet suçunu gündeme getirerek, bu madde verken ödenmeyen kredilerin geri çağrılmaması, küresel krizin etkisini artırdığı bir ortamda bankaların kredi verirken eli sıkı davranmaması gibi durumların mümkün olmayacağını dile getirmişlerdi. Bankacıların korkulu rüyası haline gelen bu zimmet maddesine ilişkin, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) da bu ’zimmet’ maddesi ile ilgili bir çalışması bulunduğu yönündeki biliniyordu.
hurriyet.com
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan ile bankacıların yaptığı toplantıda gündeme gelen Bankalar Kanunu’nun ’zimmet’ maddesi, bu yüzden yargılanan eski bankacıların tepkisine neden oldu. Bankacıları verdikleri kredilerden sorumlu tutan ve suçlu bulunması halinde hapse girmesine yol açan bu maddenin değiştirilmesine karşı tepki gösterenler, Halk Bankası’nın eski yöneticileri oldu. Geçmişte verdikleri krediler yüzünden yargılanan bankacıların bu konudaki tepkisi, "Biz yıllardır bu maddeden yargılanırken kimse bu madde için sesini çıkarmadı, şimdi mi bu maddenin yanlışlığı fark edildi" yönünde oldu.
Halk Bankası’nın eski genel müdürleri Yenal Ansen, Sezgin Taşkıran gibi isimlerin avukatlığını yapan Haluk Pekşen, müvekkillerinin yargılandığı davalardan birinin de Sabah-ATV Grubu’na verilen krediler olduğunu hatırlatarak, şunları söyledi: "Sabah-ATV’ye ilk kredi Mart 1994’te verilmiş. Yenal Ansen o tarihte genel müdür bile değil ama bu yüzden yargılanıyor. ’Niye bu krediyi geri çağırmadın’ diye soruyorlar. Sabah-ATV Grubu’na son kredi de Eylül 1997’de verilmiş, toplamda verilen krediler 30 milyon doları buluyor. Üstelik bu krediler geri dönmüş. Ancak bu grubun o kadar ederi olmadığı öne sürülerek, bankanın eski yöneticileri hakkında 2004’te dava açıldı. Bankanın eski yöneticilerinin kredi verdiği için suçlandığı şirketlere, şimdi devlet bankaları 750 milyon dolar kredi verdi. Bunun da 325 milyon dolarını Halkbank’tan. Şimdi bu maddenin yeniden düzenlenmesi konuşuluyor ama artık bu maddeye dokunmasınlar. Sabah-ATV’ye 30 milyon dolar kredi verenlerin yargılandığı yerde, aynı gruba 750 milyon doların neden verildiği de soruşturulmalı. Eğer bu madde değiştirilirse, bu iş birilerinin işine yarayacak, bugün verilen kredilerin hesabı yarın sorulamayacak."
Şimdi mi akıllarına geldi
Avukat Haluk Pekşen, şöyle konuştu: "Yenal Ansen, Ali İhsan Elgin, Hasan Özcan, Halil Sarıaslan, Turan Kalaycıoğlu, Osman Nuri Ertuğ gibi birçok Halk Bankası eski yöneticisinin, zimmet suçlaması yüzünden yıllardır haksızlığa uğradığını anlatmaya çalıştık. Eski bakanlardan Ufuk Söylemez de aynı maddeden yargılandı. ’Hem bankacılık ekonominin temeli diyeceksin, hem de verdiği her kredi yüzünden bankacıyı yargılayacaksın’, bu olmaz dedik. Yıllardır bu yanlış, yanlış dedik kimseye dinletemedik, şimdi işin ucu kendilerine dokununca mı bu madde akıllarına geldi?"
160’ncı madde korkulu rüya
5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 160’ıncı maddesinde "Görevi nedeniyle zilyetliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu para veya para yerine geçen evrak veya senetleri veya diğer malları kendisinin ya da başkasının zimmetine" geçirenler için 6 yıldan 12 yıla kadar hapis ve 5 bin güne kadar adlî para cezası, ayrıca bankanın uğradığı zararın tazmin edilmesi hükmü yer alıyor. Bankacıların Başbakan ve ilgili bakanlarla yapılan toplantıda, Bankalar Kanunu’nun 160’ıncı maddesinde ele alınan zimmet suçunu gündeme getirerek, bu madde verken ödenmeyen kredilerin geri çağrılmaması, küresel krizin etkisini artırdığı bir ortamda bankaların kredi verirken eli sıkı davranmaması gibi durumların mümkün olmayacağını dile getirmişlerdi. Bankacıların korkulu rüyası haline gelen bu zimmet maddesine ilişkin, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) da bu ’zimmet’ maddesi ile ilgili bir çalışması bulunduğu yönündeki biliniyordu.
hurriyet.com
