zamanederwich

Siyasetin işte ne kadar çirkin olduğunu görüyoruz bir vatandaş ve seyirci olarak... Oy sevdası için insanların nasıl birbirini ezip geçtiğini görüyoruz. Benim en çok yakındığım ve üzüldüğüm durum ise, değerlerimizin sözde kalmış olması. Papağan gibi tekrarlanan içi boşaltılmış değerler var ya hani! İnkılaplar da malesef öyle... Bunlar her şeyi işlerine geldiği gibi eğip büküyor. Halkçılıktan bahsediyorlar mesela, bu mu halkçılık? Milleti resmen öküz yerine koyuyorlar.Oy telaşı olmasa o halkın suratına bile bakmayacaklar. İnsanları kullanıyorlar, değerlerini kullanıyorlar, kendilerini kullanıyorlar... Sağlığımız bile siyasi bir hal aldı daha ne olsun! Politikadan bu yüzden nefret ediyorum...

Emeğine sağlık canım.

 
Bu asiyi arastira arastira bir hal oldum valla,cikamadim isin icinde,oyle mi boyle mi bulamadim,sonuc itibari ile risk grubunda diye babam oldu bu asidan bir ay once.Okudugum kadari ile,10 sene icinde 5 defa bile normal grip asisi olan bir insanda alzheimer gorulme riski yukseliyormus eee diyecek bir sey yok,dedim ya bir cikar yol bulamadim.Hadi siyaseti es gectim,onemli olan saglik...siyasete konu olmayan konu yok zaten...
 
Son düzenleme:
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜN SÖZLERİ KARŞILIĞINDA KEMALİSTLERDEN İNCİLER“Bir olayı değerlendirirken ya da tartışılırken önce değerlendirmede ya da tartışmada kullanılacak kavramlar doğru olarak belirlenmelidir. Bu işlem; tartışmayı bilgi kirliliğinden arındırarak, doğruyu ortaya koymaktır. Doğru zaten tartışılmaz. Diğer fikirlerimiz ve karşıt fikirler ise doğrunun neresinde olduğumuzu gösterir. Toplum olarak bu kadar çok tartışıp tartışma masasından fikirlerimizde hiçbir değişme olmadan kalkıyorsak, doğruya eşit uzaklıkta olmamızdandır” bence yani: Bombasırtı olayı (14 Mayıs 1915) çok önemli ve Dünya savaş tarihinde eşine rastlanması mümkün olmayan bir olaydır. Karşılıklı siperler arası 8 metre, yani ölüm kesin. Birinci siperdekilerin hepsi kurtulmamacasına düşüyor. İkinci siperdekiler yıldırım gibi onların yerlerine gidiyor. Fakat ne kadar imrenilecek bir soğuk kanlılıkla biliyor musunuz? Bomba, şarapnel, kurşun yağmuru altında öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor ve en ufak bir çekinme bile göstermiyor. Sarsılma yok. Okuma bilenler Kur' an-ı Kerim okuyor ve cennete gitmeye hazırlanıyor. Bilmeyenlerse Kelime-i şahadet getiriyor ve ezan okuyarak yürüyorlar. Sıcak cehennem gibi kaynıyor. İşte bu Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren dünyanın hiçbir askerinde bulunmayan tebrike değer bir örnektir. Emin olmalısınız ki Çanakkale savaşlarını kazandıran bu yüksek ruhtur. M.KEMAL ATATÜRK: Ben size taarruz emretmiyorum ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar gelebilir.” (http://www.atam.gov.tr/index.php?Page=DergiIcerik&IcerikNo=16)KEMALİSTLER: atam, burada ölmeyi emrettiğiniz insanların torunlarından bir kısmını ilerde kuracağınız cumhuriyette, düşman ilan edebilir miyiz?M. KEMAL ATATÜRK: Türk Milleti yeni bir iman ve kesin bir milli azim ile yeni bir devlet kurmuştur bu devletin dayandığı esaslar "Tam Bağımsızlık" ve "Kayıtsız Şartsız Milli Egemenlik"ten ibarettir. Yeni Türkiye devletinin yapısının ruhu Milli Egemenliktir. Milletin Kayıtsız Şartsız Egemenliğidir... (http://www.ataturktoday.com/AtaturkSozleri.htm)KEMALİSTLER: atam bunların sayısı bizden fazla. Bu insanların (dağdaki çobanın) oyunu bizim oyumuza eşit saymasak. 1 oyumuz 3 oylarına eşit olsa.M. KEMAL ATATÜRK: milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletin esirliği üzerine kurulmuş müesseeler her tarafta yıkılmaya mahkümdur. (www.tsk.tr.anitkabir/atasöz.html) KEMALİSTLER: ama atam, onlar bizden farklı şeylere inanıp, farklı fikirlere sahipler.M.KEMAL ATATÜRK : Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği dinin icaplarını yapmak ve ya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz. (www.tsk.tr.anitkabir/atasöz.html) KEMALİSTLER: atam mecliste çoğunluğu sağladıklarında darbe yapsak. Böylece ülke yönetiminde söz hakkı tanımasak. M.KEMAL ATATÜRK: Uluslar, egemenliklerini geçici bile olsa, bırakacağı meclislere dahi gereğinden fazla inanmamalı ve güvenmemelidir. Çünkü meclisler bile despotluk yapabilir ve bu despotluk bireysel despotluktan daha tehlikeli olabilir. Meclislerin öyle kararları olabilir ki, bu kararlar ulusun yaşamına giderilmesi olanaklı olmayan zararlar verebilir.( http://www.ataturktoday.com/AtaturkSozleri.htm)KEMALİSTLER: atam bu düşünceye sahip olanların bari bayanlarının haklarını kısıtlasak.M. KEMAL ATATÜRK: İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin? (www.tsk.tr.anitkabir/atasöz.html: http://www.ataturktoday.com/AtaturkSozleri.htm).KEMALİSTLER: atam bari bayanlarını yüksek öğrenime almayalım. Onlar çağa uygun giyinmiyolar. M.KEMAL ATATÜRK: Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok, ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır. Ben muhterem hanımlarımızın Avrupa kadınlarının aşağısında kalmayacak, aksine pek çok yönden onların üstüne çıkacak şekilde ışıkla, bilgi ve kültürle donanacaklarından asla şüphe etmeyen ve buna kesinlikle emin olanlardanım.(www.tsk.tr.anitkabir/atasöz.html:http://www.ataturktoday.com/AtaturkSozleri.htm).Ben bu kadar kemalist incisi buldum. Meraklıları daha fazla uğraşabilirler.
 
Son düzenleme:
DSÖ'nün aşı uzmanı Marie Paule Kieny, telekonferansla yaptığı açıklamada, araştırmaların pandemik H1N1 aşısının mevsimsel grip aşısı kadar güvenli olduğunu yeniden kanıtladığını söyledi.Kieny, hükümetlerin 65 milyon kişinin domuz gribi H1N1'e karşı aşılandığını bildirdiğini, ancak gerçek sayının büyük olasılıkla bundan daha yüksek olduğunu ifade etti
 
Domuz gribi çocuk,genç,yaşlı her insanın korkulu rüyası haline geldi.Aslında bu rüyaya sebeb olanlar da yine biz insanlar.Nasıl çevremizi kirletip sonrada onu korumak için çaba gösteriyor isek ,bu kabusun çıkmasına da bizler sebeb olup,bu kabustan hemen uyanmak için yöntemler arıyoruz.Yazık bizlere...

Çok güzel bir parağaf olmuş gerçekten,bu köşedeki yazıları okumak benim için büyük keyif.
 
Geri
Üst