Ailesini Mahkemeye Verdi
Kardeşini kurtarmak için ailesini mahkemeye verdi
Kız kardeşinin okuldan alınıp Kuran kursuna gönderildiğini ve tesettüre zorlandığını öğrenen Ömer Kaya, ailesini şikâyet etti
ABD'de yaşayan Ömer Kaya (33), 13 yaşındaki kız kardeşi Zehra'nın iki yıl önce okuldan kaydının silindiğini, Kuran kursuna gönderildiğini ve tesettüre zorlandığını fark edince, anne ve babasını şikâyet etti.
Ailesinin hak ve yetkilerini kötüye kullandığını öne süren Kaya, kardeşinin velayetinin kendisine verilmesini ve tekrar okula kaydının yapılmasını istedi.
Özel Sultan Fatih İlköğretim Okulu'nda okuyan Zehra Kaya'nın (13) annesi Hanife Kaya ve babası Süleyman Kaya, 2 yıl önce kızlarını 6. sınıftayken okuldan aldı ve Kuran kursuna gönderdi. Ancak aile, tesettür kıyafetleri giydirdikleri kızlarının durumunu, ABD'de yaşayan oğullarından gizledi. Aile, oğulları geldiğinde de, kızları adına düzenlenmiş sahte karneleri gösterdi.
İki yıl sonra gerçeği öğrenen Ömer Kaya, okuldan alınan kardeşinin eğitim hakkının engellendiğini belirterek, ailesi hakkında Fatih Kaymakamlığı ve İstanbul Valiliği'ne şikâyette bulundu. Kaya, kasımda da Fatih Cumhuriyet Savcılığı'na başvurdu. Dilekçede, anne ve babasının Zehra'nın eğitimini engellediği, yeterli ilgi göstermediği belirtilerek velayetin ağabeye verilmesi talep edildi. Bu arada, aile kızlarını da alıp evlerini terk etti.
Okula gönderilmeyen Zehra Kaya, 2 yıl önce yazdığı günlüklerde düzenli olarak namaz kıldığını anlatıyor. 29 Ekim 2006'da günlüğüne yazdığı notta, bir gün sonra Kuran kursuna başlayacağını belirten Zehra, "Hem Arapça, hem hafızlık, hem de okul dersleri göreceğim. Nasıl yapacağım bilmiyorum. Doğrusu daha çarpım tablosunu bilmiyorum. Bıktım artık hayatımdan" diye yazdı.
Zehra Kaya, iki yıl önce evden kaçarak teyzesine sığınmadan önce ağabeyine yazdığı bir mektupta da şöyle diyor: "Artık bu evde duramıyorum. Anneme her zaman 'beni sev' dedim. Tam tersi, bana kızardı. Ablamı, büyük ablamı ve seni düşünüp hasta olduğu zaman 'nedeni sensin' derdi. Bunlara göz yumdum ama çok üzülürdüm. Artık canıma tak etti. Evi terk ediyorum. Başkalarının annesinin böyle yaptığını görmedim. Anladım ki bu evde yaşanmaz."
Milliyet
Kız kardeşinin okuldan alınıp Kuran kursuna gönderildiğini ve tesettüre zorlandığını öğrenen Ömer Kaya, ailesini şikâyet etti
ABD'de yaşayan Ömer Kaya (33), 13 yaşındaki kız kardeşi Zehra'nın iki yıl önce okuldan kaydının silindiğini, Kuran kursuna gönderildiğini ve tesettüre zorlandığını fark edince, anne ve babasını şikâyet etti.
Ailesinin hak ve yetkilerini kötüye kullandığını öne süren Kaya, kardeşinin velayetinin kendisine verilmesini ve tekrar okula kaydının yapılmasını istedi.
Özel Sultan Fatih İlköğretim Okulu'nda okuyan Zehra Kaya'nın (13) annesi Hanife Kaya ve babası Süleyman Kaya, 2 yıl önce kızlarını 6. sınıftayken okuldan aldı ve Kuran kursuna gönderdi. Ancak aile, tesettür kıyafetleri giydirdikleri kızlarının durumunu, ABD'de yaşayan oğullarından gizledi. Aile, oğulları geldiğinde de, kızları adına düzenlenmiş sahte karneleri gösterdi.
İki yıl sonra gerçeği öğrenen Ömer Kaya, okuldan alınan kardeşinin eğitim hakkının engellendiğini belirterek, ailesi hakkında Fatih Kaymakamlığı ve İstanbul Valiliği'ne şikâyette bulundu. Kaya, kasımda da Fatih Cumhuriyet Savcılığı'na başvurdu. Dilekçede, anne ve babasının Zehra'nın eğitimini engellediği, yeterli ilgi göstermediği belirtilerek velayetin ağabeye verilmesi talep edildi. Bu arada, aile kızlarını da alıp evlerini terk etti.
Okula gönderilmeyen Zehra Kaya, 2 yıl önce yazdığı günlüklerde düzenli olarak namaz kıldığını anlatıyor. 29 Ekim 2006'da günlüğüne yazdığı notta, bir gün sonra Kuran kursuna başlayacağını belirten Zehra, "Hem Arapça, hem hafızlık, hem de okul dersleri göreceğim. Nasıl yapacağım bilmiyorum. Doğrusu daha çarpım tablosunu bilmiyorum. Bıktım artık hayatımdan" diye yazdı.
Zehra Kaya, iki yıl önce evden kaçarak teyzesine sığınmadan önce ağabeyine yazdığı bir mektupta da şöyle diyor: "Artık bu evde duramıyorum. Anneme her zaman 'beni sev' dedim. Tam tersi, bana kızardı. Ablamı, büyük ablamı ve seni düşünüp hasta olduğu zaman 'nedeni sensin' derdi. Bunlara göz yumdum ama çok üzülürdüm. Artık canıma tak etti. Evi terk ediyorum. Başkalarının annesinin böyle yaptığını görmedim. Anladım ki bu evde yaşanmaz."
Milliyet
