annelere hıtaben..

sehr_i sukut

Aktif Üye
Üye
annelere hıtaben..
0125200612as1xw.jpg




1 yaşınızdayken sizi elleriyle besledi ve yıkadı;


Bütün gece ağlayıp onu uyutmayarak teşekkür ettiniz.


2 yaşınızdayken size yürümeyi oğretti;


Size seslendiğinde odadan kaçarak teşekkür ettiniz.


3 yaşınızdayken size özenle yemekler hazırladı;


Tabağınızı masanın altına dökerek teşekkür ettiniz.



4 yaşınızdayken elinize rengârenk kalemler tutuşturdu;


Evin bütün duvarlarına resim yaparak teşekkür ettiniz.


5 yaşınızdayken sizi cici kıyafetlerle süsledi;


Gördüğünüz ilk çamur birikintisine atlayarak teşekkür ettiniz.



6 yaşınızdayken okula kadar sizinle yürüdü;


Sokaklarda "gitmiycem" diye ağlayarak teşekkür ettiniz.



7 yaşınızdayken size bir top hediye etti;


Komşunun camını kırarak teşekkür ettiniz.


9 yaşınızdayken size piano öğretmeni buldu;


Notaları bir gün bile çalışmayarak teşekkür ettiniz.


10 yaşınızdayken doğumgünü partilerinden,


dans derslerine kadar her yere sizi arabayla götürdü;

Arabadan firlayıp giderken arkanıza bile bakmayarak

teşekkür ettiniz.




11 yaşınızdayken sizi arkadaşınızla sinemaya götürdü;


"Sen bizimle oturma" diyerek teşekkür ettiniz.



12 yaşınızdayken zararlı TV programlarını seyretmenizi istemedi;


O evde değilken hepsini izleyerek teşekkür ettiniz.


15 yaşınızdayken sizi yurtdışında yaz kampına gönderdi;


Tek satır mektup yazmayarak teşekkür ettiniz.


17 yaşınızdayken erkek arkadaşınızla partiye gitmenize izin verdi; Bir telefon bile etmeden sabaha karşı eve dönerek teşekkür ettiniz.

19 yaşınızdayken okul masraflarınızı karşıladı,





sizi arabayla kampüse götürdü ve eşyalarınızı taşıdı;

Arkadaşlarınız alay etmesin diye

kampüs kapısında vedalaşarak teşekkür ettiniz.




21 yaşınızdayken iş hayatı ve kariyerinizle ilgili


size fikir vermek istedi;



"Ben senin gibi olmayacağım"diyerek teşekkür ettiniz.



22 yaşınızdayken kep giyme töreninizde size gururla sarıldı;

23 yaşınızdayken Avrupa seyahati için para isteyerek teşekkür ettiniz. 24 yaşınızdayken uzun süredir çıktığınız çocukla tanışmak istedi; "Zamanını ben bilirim" diye tersleyerek teşekkür ettiniz.

25 yaşınızdayken düğün masraflarınızı karşıladı,




sizin için hem mutlu oldu hem çok duygulandı;

Siz dünyanın bir ucuna taşınarak teşekkür ettiniz.





30 yaşınızdayken bebek bakımı hakkında size akıl vermek istedi; "Artık bu ilkel yöntemleri bırak" diyerek teşekkür ettiniz.

40 yaşınızdayken sizi arayıp bir akrabanızın doğumgününü hatırlattı;





"Anne işim başimdan aşkın" diyerek teşekkür ettiniz.


50 yaşınızdayken o, çok hastalandı, hafta sonunda


onu görmeye gittiginizde mutlu oldu;

Ona yaşlıların çocuk gibi nazlı olduğunu söyleyerek

teşekkür ettiniz




Derken bir gün... O, öldü...


O güne kadar onun için yapmadığınız ne varsa,

o anda kalbinize bir yıldırım gibi düştü...



EĞER HALA SİZİNLEYSE,


ŞİMDİ ONU HER ZAMANKİNDEN DAHA ÇOK SEVİN...






ablalar hadı gelın buraya annelıkle anne olmakla ılgılı paylasımlarımızı acalım
 
Ce: annelere hıtaben..

ANNE

Burası çok soğuk üşüyorum Anne
Her taraf beyaz her taraf kar
Saçlarım ıslandı ayaklarım donuyor kanım çekiliyor
Sar beni kollarına “Anne”
….
Doğduğuma sevinip
Basamadın bağrına
Emzirip ak sütünden
Doyurmadın beni Anne
Geceleri uyanmadın hiçbir zaman uykundan
Almadın minik bedenimi koynuna
Öylesine hasretim ki…
Tenimde Anne kokusuna…

Bir tek gün diyemedim yüreğimden koparak “Anne”
Sanki doğduğumda yasaklanmıştı o sözcük bana
Oysa her bebek gibi,
Benimde ilk sözcüğüm olsun isterdim “Anne”

Ne görebildin yürüdüğümü
Ne de düşe kalka büyüdüğümü
Tek sevincim nedir bilir misin? “Anne”
Ne ben gördüm, ne de sen görebileceksin öldüğümü …

Giydiğimde siyah önlüğümü ablamdan kalan
Sen göremedin “Anne”
Yakıştı mı bilmem, kimseler umursamadı
Kimselerde saçımı taramadı
Gözümde mutluluk parıltısı yerine
İki damla yaş vardı “Anne”

Okşanmak isterdi saclarım
Öpülmek isterdi yanaklarım
Ana şefkatiyle…
Ne çantam vardı. ne defterim,kalemim
Ne de her gün yıkandı çorabım
Bir tek gün giderken okuluma
Yavrum deyip uğurlanmadım…

Ahh.. Anneciğim..
Ana yüreğiyle sarıp sarmalasaydın
Geceleri uzanıp yanıma
Masallar anlatsaydın
Bir gün sadece bir gün tarasaydın saçlarımı
Öyle gitseydim okuluma …
….
Biliyorum üzüleceksin “Anne”
Genç kız olamayacağım
Pamuk prensesim deyip sarılamayacaksın boynuma
Düşlerimde olmayacak “Beyaz atlı Prensim”
Umutlarım hep kalacak yarım

Görmek isterdin sende her ana gibi
Kara kızını gelinlikler içinde
Gözlerinden dökülürken gururla karışık gözyaşın
Kınalarla süslenmeliydi ellerim
Şimdi kardan kına yaktım bembeyaz
Oysa duvağımı sen takacaktın öpüp alnımdan
Belime bağlayıp kuşağı
Yolcu edecektin beni göz yaşlarınla
Bu gelen, düğün alayı değil Anne
Bir yanımda öğretmenim diğer yanda arkadaşlarım
Uğurluyorlar beni
Ölümün koynuna
Geliyorum yanına beni al kollarına Anne

Ölmek değil beni üzen,
Hatta mutluyum geliyorum koynuna,
Ama hep içimde bir sızı kaldı;
Bir tek gün göremedim seni dünya gözüyle “Anne”

Ahh..Anacığım..
Ana diyemedim,
Üstelik olamayacağım ana da …
Senin bana sarılamadığın gibi
Bende sarılamayacağım çocuklarıma
Ve en kötüsü..
Hiç umudum olmadan
Hiç hayal kurmadan
Giriyorum toprağa…

Hiç unutmuyorum,
Ablam hastalanmıştı bir gün
Yanarken ateşler içinde
Sayıklıyordu“ Anne” diye
Ne olur ayıplama beni
Kıskandım onu Anne

Ne mutlu ki ona, gördü seni
Sarıldı boynuna, yattı koynunda
Çekti anne kokusun yüreğine
Doya doya “Anne” dedi sana
Ben bir kez olsun kopup yüreğimden
“Anne” diyemedim,
Bana mı benzerdin, ablama mı?
Ela mıydı gözlerin kara mı?
Siyah mıydı yoksa sarı mı saçların?
Bilemedim …
Ama güzelmiş sindir her ana gibi

Anne diyen her çocuğa
Annesine sarılan her bebeğe
Giyip temiz önlüklerini,
Saçları çift örgülü okula gelenlere
İmrendim,
Gözlerim nemli
Hep izledim uzaktan,

Hadi Anne aç kollarını,al beni koynuna sarıl öp beni
Kokunu istiyorum,üşüyorum ısıt beni Anne
Ne olur bir tek gün, bir saat gel Anne
Sonra gidersin..


Al beni yanına,
Cennetine al beni,
Burası çok karanlık korkuyorum Anne
 
Ce: annelere hıtaben..

Anne...

Bırak kalsın masada ekmek
testide su
Ayna puslu, pencere camı kirli
Bırak kalsın saçların dağınık,
gözlerin uykulu.
Saksıdaki çiçek susuz, kedi
yalını bekler bir köşede
Bırak kalsın meyve ağaçta,
kırlangıç havada
Dama düşen ince bir yaz yağmuru...
Yoruldun artık, bütün gün
didinip durdun
Toprak bile, gök bile, deniz bile
bir yerde yorulur.
Bırak kalsın süpürge duvarda,
sabun kovada
Anne, gel yanıma otur.
 
Ce: annelere hıtaben..

Agladigimi kimseye söyleme Anne Onlar beni güclü biliyor Onlar beni en zor günümde bile ayakta biliyor Ben aslinda gecirdigim her günün ak$ami evde aglarken
Onlar benim icimin sizladigini,yüregimin yandigini bilmiyor... Agladigimi kimseye söyleme Anne Onlar beni kral biliyor Onlar beni kizdim mi,dünyayi yakacak insan biliyor Ben aslinda onun gözlerine bakmaya bile kiyamazken, Onlar benim bir Erkek ugruna üzülecegimi tahmin bile etmiyor... Agladigimi kimseye söyleme Anne Onlar beni aglamaz biliyor Onlar beni... Üzüldüm mü bulundugum sehri bulutlar kaplar biliyor.Ben aslinda odama kapanip sitem duygusuyla bir kö$eye sinerken Onlar beni hicbir$eyin sarsacagini akillarinin ucundan bile gecirmiyor...
Agladigimi kimseye söyleme Anne Onlar bunu hic bilmiyor. Onlar icin ben en saglam köprülerden daha siki bagliydim hayata Ben aslinda ölümle ya$am arasinda ki ince cizgide bir o yana bir bu yana giderken .Onlar hala benim icin hayatin büyük bir kirikligi oldugunu bilmiyor.

 
Ce: annelere hıtaben..

“Sende mi” dedi… Sesi kanıyordu, sustu sonra… Susuşları cehennem… Gözlerimin içine baktı, sanki daha önce hiç bakmamış gibiydi… Bakışları da kanıyordu…
“Ayrılığı kolay mı sanırsın?” diye devam etti…
Kolay değildi elbet, ama o kadar zorda olmamalıydı… Sırtını döneceksin, yürüyüp bir otobüse bineceksin… Hepsi bu… Düğmeye dokunup bir ışığı söndürmek gibi bir şey sandım… Bir çift gözü dökmek, bir çift göze karanlık serpmek gibi bir şeydi aslında… Biliyordum bilmesine ya, biliyordum da; gereklilik ve… Gitme vaktiydi… Hepsi bu… Bir kaçış beklide, bir firar; Yıkıp onun gönül duvarlarını…
“Demek sende ha, demek en güvendiğim, demek beni asla terk etmez dediğim… demek sende ……….?”
Her zamanki gibi ağlamalarını sakladı benden, durdu sadece… Dudaklarını ısırıyor ,içine ağlıyordu… İçime, içimde ağlıyordu… Haberi yoktu…
“Bilmez misin seni ne kadar severim ben, hiçbir şey senden daha üstün olmadı, olmayacakta” dedim… Duydu, duymazdan geldi… Her zaman inanmıştı, o günde inandı bana biliyorum, ama kırılmıştı bir kere ve giden içinden içti, canından can… Bilememiştim…
Kar yağıyordu, Gözyaşları donmuş bir tanrı ağlıyordu, Ben susuyordum…
Ve gidiyordum, bir kez daha kırıp Şubat’ı tam orta yerinden… Oysa ayrılıklar sonbaharındı, ben kışa yakıştırmıştım… Kışın ardı bahardı, umuttu… Ben umudu, ben sevgiyi karalara boyayıp……
Gece;
Haindi/m…
Karanlıktı/m…
Gidiyordum…
Ağlıyordum… O görmüyordu…
Onun kalışı da, benim gidişimde sultan-ı yegâhtı… O öyle kaldı, benim gidişimi şehnaz sanarak… Bilmedi hiç… Asla bilmedi yüreğimin zulasında onu da getirdiğimi… Hani; Bir çocuk bir oyuncak çalar ya ve görmesin diye kimseler oturup bir kuytuda gizli gizli sever ya işte öyle bir şey…
Aslında hiç görülmemeliydim, vedalardan hoşlanmazdı bilirdim…”Çocuğum, haylazım oyuna dalmış, akşam olunca gelir” Diye düşünürdü… Beklerdi… Belki umudu sürerdi, ama bilirim ki ve oda söylerdi ki “Ölüm kayıptan bin kez daha iyidir” Öldüm bilsin istedim, bir daha gelmeyecek, olmayacak, küsmeyecek, şımarıp boynuna sarılmayacak olanı olayım istedim… İstemedim gözleri yollara aksın, istemedim pencerelerde, istemedim her telefon sesinde…
Ama biliyorum ki ben ondan çok şey istedim; Ayrılığı…
Kıştı,
Şubat’tı,
Geceydi,
Ben gidiyordum…
Kar yağıyordu,
Gözyaşları donmuş güzel yüzlü bir melek ağlıyordu
Sultan-ı yegâh makamda…
Benim gidişimi şehnaz bilerek…
Oysa bende…………………….
***
Terk edip gitmemin cehenneminde yaktığım melek…

O benim annemdi…
 
Ce: annelere hıtaben..

güzel çalışma ellerine sağlık:)

Annelerin hakkı ödenmez ALLAH onları başımızdan eksik etmesin inş amiiiinnnn :)
 
Ce: annelere hıtaben..

çok güzel ve duygu yüklüydü emeğine sağlık canım beni duygulandırdın rüyamda haklı Allah analarımızı başımızdan eksik etmesin
 
Ce: annelere hıtaben..

e hadın ama hıc mı annenelerle ılgılı paylasacak bısınız yok yaaaa nee kadar gusel az salya sumuk aglarız dedıydım herkes bısı yazra dıdıydımmmmmmmm bekllıom he hadın acele edınnnn
 
Geri
Üst