Beyaz Atlı Prensiniz Nerede?
Beyaz atlı prens neden gelmiyor?
GENÇ, güzel, akıllı, kültürlü pek çok sıfat sizin için yaratılmış. Ama yine de mutlu ilişkiyi bulamıyorsunuz. Peki nerede hata yaptığınızı hiç düşündünüz mü? Başlığa bakıp sanki ‘eskiden geliyordu da şimdi mi gelmiyor prens?’ diye düşünebilirsiniz. Haklısınız, beyaz atlı prens aslında sadece masallarda var. Günümüzde bırakın mutlu bir evliliği mutlu bir beraberliği yürütebilmek bile çok zor. Son yıllarda özellikle şehirli, kültürlü, genç, güzel ama bekâr kadınların sayısı bir hayli arttı. Bu durumdan pek de şikâyetçi gibi görünmeseler de, ilişkilerinde sorunlar yaşayan bazı kadınlar yine de ‘nerede hata yapıyorum’ diye düşünmeden edemiyor.
Beyaz atlı prens eve gelmez!
Genç, güzel, kültürlü, akıllı pek çok sıfat sizin için yaratılmış. Ama yine de aradığınız mutlu ilişkiyi bulamıyorsunuz. Bunun önde gelen nedeni ailenizle birlikte yaşamanız olabilir mi acaba? İster ekonomik nedenler deyin ister ‘anne’ evindeki konfordan vazgeçememek, pek çok genç kadın ailesiyle birlikte yaşıyor. Beyaz atlı da o eve pek uğramıyor...
Takıntılı hayat herkesi bezdirir
Uzun yıllar yalnız yaşamaya alışmış kadınların ister istemez yerleşik düzenleri de kendine göre oluyor. Birlikte yaşamak ise fedakarlık gerektiriyor. Birkaç romantik akşam yemeğinden sonra ilişkinin devamı karşılıklı anlayışa endeksleniyor. Örneğin daha en baştan kurallarınızı dikte ettirmeye çalışmak karşı tarafta baskı oluşturabiliyor ve sizin hakkınızda yanlış imaj yaratabiliyor.
Herkesin birine ihtiyacı var
Ah, o kendinden emin, mağrur duruşunuz yok mu? İşte belki de her şeyi bozan da bu. Oysa herkesin bir şekilde bir arkadaşa dosta ihtiyacı var unutmayın. Ve bu kadar da mağrur durmayın! Erkeklerin en dayanamadığı şeyin yardıma ihtiyacı olan bir kadın olduğunu da hatırlayın. Hatta ihtiyacınız olmasa bile biraz rol yapmaktan çekinmeyin.
Ben çocuk istemiyorum’
Eskiden kadınlar çocuk yapma telaşında, erkeklerse onları bu sevdadan vazgeçirme derdindeydi. Şimdi devir değişti. Kadınlar özgürlüğü bir kere kazandı mı bir daha kaybetmek istemiyor. Ne kadar geç evlenip ne kadar geç çocuk sahibi olurlarsa o kadar iyi onlar için. ama beyaz atlı prens bu işten hiç hoşlanmıyor.
Para ve kariyer her şey değil
Pek çok kadın için, özellikle yolun başında kariyer sahibi olmak ve maddi özgürlük ilk sırada geliyor. Bu ikisinde doyuma ulaşmak 30’lu yaşları bazen 30’lu yaşların ortalarını buluyor. Ancak bu sırada iş işten geçmiş oluyor! İyi ilişki adayları büyük ihtimalle evlenmiş oluyor. Yani kariyer yapayım derken fırsatlar kaçıyor!
Yıllar geçtikçe beklentier artıyor
Kabul edin, 20 yaşındaki beklentilerinizle 30’lu yaşlardaki beklentileriniz arasında dağlar kadar fark var. 20’li yaşlardakiler belki daha masumdu ama 30’lu yaşlarda çıtayı yükselttiniz. Erkeklerle yapılan pek çok anket ve araştırma gösteriyor ki bu yüksek beklentiler onları korkutuyor. Hal böyle olunca da ilişkiler uzun ömürlü olmuyor.
Çekingenlerin işi zor
Buraya kadar anlattıklarımız hep güçlü kadın prototipiydi. Bir de hâlâ 20’lerindeki naifliği sürdüren, birileriyle göz göze geldi mi kulaklarına kadar kızaranlar var ki onların işi daha da zor. Çünkü 20’li yaşların romansı günümüz prensler için biraz demode kaldı. İyisi mi biraz kendinize güvenin ve ilk adımı atmaktan çekinmeyin.!
Aktivitelerden uzak durmayın
Bütün hafta evle iş arasında mekik dokudunuz ve hafta sonu dinlenmeye karar verdiniz. Dinlenmek elbette hakkınız ama bunu yaparken de sosyal etkinliklerden geri kalmazsanız beyaz atlı prensle yolunuzun kesişmesi daha olası.
Kaynak: Form Sante
Beyaz atlı prens neden gelmiyor?
GENÇ, güzel, akıllı, kültürlü pek çok sıfat sizin için yaratılmış. Ama yine de mutlu ilişkiyi bulamıyorsunuz. Peki nerede hata yaptığınızı hiç düşündünüz mü? Başlığa bakıp sanki ‘eskiden geliyordu da şimdi mi gelmiyor prens?’ diye düşünebilirsiniz. Haklısınız, beyaz atlı prens aslında sadece masallarda var. Günümüzde bırakın mutlu bir evliliği mutlu bir beraberliği yürütebilmek bile çok zor. Son yıllarda özellikle şehirli, kültürlü, genç, güzel ama bekâr kadınların sayısı bir hayli arttı. Bu durumdan pek de şikâyetçi gibi görünmeseler de, ilişkilerinde sorunlar yaşayan bazı kadınlar yine de ‘nerede hata yapıyorum’ diye düşünmeden edemiyor.
Beyaz atlı prens eve gelmez!
Genç, güzel, kültürlü, akıllı pek çok sıfat sizin için yaratılmış. Ama yine de aradığınız mutlu ilişkiyi bulamıyorsunuz. Bunun önde gelen nedeni ailenizle birlikte yaşamanız olabilir mi acaba? İster ekonomik nedenler deyin ister ‘anne’ evindeki konfordan vazgeçememek, pek çok genç kadın ailesiyle birlikte yaşıyor. Beyaz atlı da o eve pek uğramıyor...
Takıntılı hayat herkesi bezdirir
Uzun yıllar yalnız yaşamaya alışmış kadınların ister istemez yerleşik düzenleri de kendine göre oluyor. Birlikte yaşamak ise fedakarlık gerektiriyor. Birkaç romantik akşam yemeğinden sonra ilişkinin devamı karşılıklı anlayışa endeksleniyor. Örneğin daha en baştan kurallarınızı dikte ettirmeye çalışmak karşı tarafta baskı oluşturabiliyor ve sizin hakkınızda yanlış imaj yaratabiliyor.
Herkesin birine ihtiyacı var
Ah, o kendinden emin, mağrur duruşunuz yok mu? İşte belki de her şeyi bozan da bu. Oysa herkesin bir şekilde bir arkadaşa dosta ihtiyacı var unutmayın. Ve bu kadar da mağrur durmayın! Erkeklerin en dayanamadığı şeyin yardıma ihtiyacı olan bir kadın olduğunu da hatırlayın. Hatta ihtiyacınız olmasa bile biraz rol yapmaktan çekinmeyin.
Ben çocuk istemiyorum’
Eskiden kadınlar çocuk yapma telaşında, erkeklerse onları bu sevdadan vazgeçirme derdindeydi. Şimdi devir değişti. Kadınlar özgürlüğü bir kere kazandı mı bir daha kaybetmek istemiyor. Ne kadar geç evlenip ne kadar geç çocuk sahibi olurlarsa o kadar iyi onlar için. ama beyaz atlı prens bu işten hiç hoşlanmıyor.
Para ve kariyer her şey değil
Pek çok kadın için, özellikle yolun başında kariyer sahibi olmak ve maddi özgürlük ilk sırada geliyor. Bu ikisinde doyuma ulaşmak 30’lu yaşları bazen 30’lu yaşların ortalarını buluyor. Ancak bu sırada iş işten geçmiş oluyor! İyi ilişki adayları büyük ihtimalle evlenmiş oluyor. Yani kariyer yapayım derken fırsatlar kaçıyor!
Yıllar geçtikçe beklentier artıyor
Kabul edin, 20 yaşındaki beklentilerinizle 30’lu yaşlardaki beklentileriniz arasında dağlar kadar fark var. 20’li yaşlardakiler belki daha masumdu ama 30’lu yaşlarda çıtayı yükselttiniz. Erkeklerle yapılan pek çok anket ve araştırma gösteriyor ki bu yüksek beklentiler onları korkutuyor. Hal böyle olunca da ilişkiler uzun ömürlü olmuyor.
Çekingenlerin işi zor
Buraya kadar anlattıklarımız hep güçlü kadın prototipiydi. Bir de hâlâ 20’lerindeki naifliği sürdüren, birileriyle göz göze geldi mi kulaklarına kadar kızaranlar var ki onların işi daha da zor. Çünkü 20’li yaşların romansı günümüz prensler için biraz demode kaldı. İyisi mi biraz kendinize güvenin ve ilk adımı atmaktan çekinmeyin.!
Aktivitelerden uzak durmayın
Bütün hafta evle iş arasında mekik dokudunuz ve hafta sonu dinlenmeye karar verdiniz. Dinlenmek elbette hakkınız ama bunu yaparken de sosyal etkinliklerden geri kalmazsanız beyaz atlı prensle yolunuzun kesişmesi daha olası.
Kaynak: Form Sante
