Cocuklariniz icin okul secimi...

kördügüm

Tatlı ve Çalışkan Melek
Üye
Cocuklariniz icin okul secimi...
Nasıl Bir İlkokul Seçeceğiz?

Çocuk için okula başlamak, yeni bilgiler edineceği yeni bir dünyaya girmek anlamını taşır. İlkokula atılan bu ilk adım öğrenme ve sosyal yönünün yanı sıra duygusal açıdan da bir çağın başlangıcı demektir.
İlkokul eğitimi "temel eğitim" olarak tanımlandığına göre, bu dönem birçok alanda temellerin atıldığı çok önemli bir dönem olmaktadır. Bu önemli dönemin başlangıcında alınacak bilinçli kararlar, çocuğun öğrenim yaşantısına ait yazgısını belirleyeceği için, ayrı bir önemi gerektirir. Bu döneme özgü en önemli karar, çocuğun gideceği ilkokulun seçilmesi aşamasında verilecek kararlardır.
Ailelerin ilkokul seçimine yönelik kararlarında etkin olan iki boyut vardır. Bunlardan ilki çocuk, diğeri ise aile boyutudur.
Bu çok genel anlamda ilkokulun özelliklerinin, çocuğun ve ailenin beklentilerine ve özelliklerine uygunluğu prensibini içerir.
İlkokul seçiminde, çocuk boyutuyla ifade edilmek istenen, çocuğun gideceği okulu kendisinin seçmesi demek değildir. Bu yaştaki çocuk böyle önemli bir kararı alabilecek sosyal ve zihinsel olgunlukta değildir. Çocukların fikirleri alınabilir ancak son karar ailenin olmalıdır. Burada çocuk boyutuyla vurgulanmak istenen, okul seçimi sırasında ilkokulun yapısının, çocuğun özelliklerine ve ihtiyaçlarına cevap verip vermeyeceğinin tespit edilmesidir.
İster çocuk açısından ister aile açısından düşünülerek bu seçim yapılma yoluna gidilsin izlenecek ilk ve en temel yol, ailenin mevcut ilkokullar hakkında bilgilenmesidir. İlkokula başlamak ve ilkokul seçimi, tesadüfe bırakılamayacak kadar, özenli bir araştırmayı gerektirir.
Aileler, çocukları hakkında en net bilgilere sahip olan bireyler olarak, çocukları için en doğru seçimi yapacaklardır. Örneğin; çocukluğundan beri bireysel olarak desteklenmeye ve yoğun bir ilgi görmeye alışmış bir çocuk için, seçilecek ilkokul sınırlarındaki çocuk sayısının düşük olması, ailenin tercih nedeni olabilir.
İlkokul Seçerken Ailelerin Cevap Aradığı Sorular

İlkokul seçiminde aile boyutu ise, aşağıdaki beklentilere cevap arar:
  • Çocuğumun gideceği ilkokulun tam gün ya da yarım gün eğitim vermesi bizim beklentilerimize ve çocuğumuzun özelliklerine cevap vermeli mi?
  • Çocuğumun ilkokulu şehrin merkezinde mi yoksa şehir dışında yeşillik bir alan içinde mi olmalı?
  • İşyerime ya da evime yakın bir okulu mu tercih etmeliyim?
  • Genç ve dinamik bir öğretmenin enerjisine mi yaşlı fakat deneyimli bir öğretmenin birikimine mi güvenmeliyim?
  • Yıllardır çok sayıda mezun vermiş, tecrübeli fakat eski okullar mı yoksa çağdaş ve yenilikleri sunmayı hedefleyen yeni girişimleri sergileyen okullar mı çocuğuma daha çok fayda sağlayabilir?
  • Çocuğumun öğretmenin kadın ya da erkek olması onun öğrenim yaşantısında nasıl bir farklılık-etki yaratır?
  • İlkokul döneminde özel ilkokul deneyimi çocuğuma ne gibi kazançlar verir ya da bir kazanç sağlar mı?
  • Çocuğumun ilkokulda ikinci bir dil öğrenmesi gerekir mi?
  • Çocuğum bu okula girdiğinde, herhangi bir sağlık sorunu olduğunda anında ve yeterli tıbbi yardım görebilir mi?
  • Okulun, psikolojik rehberlik ve danışmanlık hizmetleri benim ve çocuğumun ihtiyaçlarını karşılayabilir düzeyde mi?
  • Okulun emniyet ve güvenlikle ilgili tedbirleri yeterli mi?
  • Okulun benimsediği bilimsel, çağdaş, yaratıcılığı destekleyen bir öğretim ve eğitim felsefesi var mı? Ya da bir başka eğitim felsefesini kendine ilke edinmiş mi?
  • Çocuğumun sosyal yönünü geliştirip destekleyecek, sanat, spor vb. gibi sosyal faaliyetler yeterli mi?
Her aile çok doğal olarak, çocuğunun en nitelikli ve en ideal okul imkanlarından yararlanmasını ister. Ancak her aile için en ideal kavramıyla algılanan özellikler farklılık gösterir. Bu farklılıklar ailenin okuldan ve çocuklarından beklentilerine göre değişiklik gösterir. Ailelerin beklentilerinin çerçevesi ise, onların içinde yaşadığı sosyokültürel ve sosyo-ekonomik olanaklarla paralel olarak şekillenir.
Aileler, çocukları için ideal okulu bulmadan önce mutlaka birkaç okulu gezmeli, incelemeli ve beklentilerini tatmin edip etmeyeceğine karar vermelidir. Örneğin bazı aileler çocuklarının ilkokulda sosyal etkinliklere (spor, drama, müzik, tiyatro, bilgisayar v.b.) katılımına çok önem verebilir ya da bazı aileler şehirden uzak, temiz havası olan yeşillik bir mekandaki okulları tercih edebilirler. Aileler seçenekler üzerinde karar verirken hangi özelliklere önem veriyorlarsa bu özellikleri taşıyan okullarla ilgilenmelidirler.
Ailelerin okul seçimine, ilkokulların açılmasından birkaç ay önce başlamaları uygun olacaktır. Okulların açılışından kısa bir süre önce okul arayışına çıkmak yanlış kararların verilmesine yol açabilir. Ancak bu ön hazırlık dönemi, asla abartılı bir şekilde de geçirilmemelidir. Çocuğun konuyla ilgili hiçbir bilgisi olmadığı için, kendi adına yapılan koşuşturmaya anlam veremez fakat anne ve babasının telaş ve heyecan içinde olduğunu algılayabilir. Bu durum, çocuk açısından kaygı verici bir tablo yaratabilir. Bu nedenle okul seçimine ilişkin titizlik gösterilmeli fakat abartılı tepkilerden kaçınılması gerektiği de unutulmamalıdır.
Aileler düşündükleri ilkokullar hakkında daha ayrıntılı bilgi almak için, aynı okula devam eden çocukların ailelerinin referanslarına da başvurabilirler. Bu aileler, okulla ilgili somut deneyimleri geçirdikleri için yeni ilkokula başlamaya hazırlanan çocuklar ve aileleri için yol gösterici olabilirler.
Ancak her çocuğun kendine özgü özellikleri nedeniyle aynı koşullar olsa bile bu koşullardan farklı şekilde etkilenmelerinin söz konusu olacağı da unutulmamalıdır. En önemli husus, çocuğa eğitim ve öğrenim imkânlarını sunan eğitimcinin özellikleridir. Bir okul ancak eğitimcisi kadar başarılı olabilir, bu gerçek gözardı edilmemelidir.
İlkokulda Uyum Sorunları Neler Olabilir Ve Bunlara Nasıl Çözüm Bulunabilir?

İlkokulun ilk günlerinde bazı sorunların yaşanması mümkündür ve bu doğaldır!
İlkokula başlama, çocuğun yaşamındaki önemli dönüm noktalarından biridir. Okul çağına değin içinde yaşadığı, uyum sağlamayı başardığı, kendini çoğunlukla kabul ettirdiği ev veya anaokul ortamından ayrılarak değişik özellikler taşıyan ilkokul ortamına geçiş çocuk ve aile için belli bir uyum sürecini gerektirir.
İlkokul; çocuk için yepyeni bir sosyal çevredir. Bu yeni çevrenin uyulması gereken kuralları, farklı özelliklere sahip öğretmen ve çocukları, başarmak zorunda olduğu öğrenim görevleri çocuğun uyum sağlamasını güçleştirebilir. Çocukların bu güçlükleri yenebilmesinde, ilkokulun onlar için anlamlı, mutlu ve yaratıcı deneyimlerle dolu bir yer haline getirilmesinde ana-babaların ve öğretmenin yardımı gerekmektedir.
Çocuk ilkokula başlarken, onun bu olaya zihinsel olarak hazır olmasının yanı sıra, duygusal ve sosyal olarak da hazır olması önem taşımaktadır.
Çocuk ilkokula gitmek için hem heveslidir hem de cevap aradığı bir çok soru nedeniyle kaygılıdır.
Formal eğitim sürecinin ilk kademesi olan ilkokulun bu ilk yılına ait izlenimler, gelecek yıllardaki öğrenim yaşantılarını etkileyebileceği için çok önemlidir.
İlkokula başlamadan önceki dönemde ailenin çocuğunu ilkokul hakkında bilgilendirmesi gerekmektedir. Ancak, ailenin ilkokul hakkında vereceği bilgiler, çocuğun çok yüksek beklentilere yönelmesine neden olmamalıdır. Çocuk ilkokula başladığında kendine anlatılan yaşantılarla karşılaşmaz ise, hem hayal kırıklığına uğrar hem de ailesine olan güveni sarsılır. Bunun sonucu olarak da ilkokulda uyum problemleri yaşanabilir.
Örneğin çocuğa "öğretmenin kendisiyle çok ilgileneceğini, en çok onu seveceğini söylemek çocuğu bu ilgi beklentisine koşullandırır. Ancak aksi durumun söz konusu olabileceği ve çocuğun beklentilerinin dışında bir tutumla karşılaşabilme olasılığını da unutmamak gerekir.
Çocuğa mümkün olduğu kadar ön yargısız ve gerçekçi bir şekilde bilgi vermek gerekmektedir. Ailenin ve anaokul eğitimcilerinin sorumluluğu, çocuğun ilkokula ait olası kaygılarını giderecek sorularına cevap verebilme olmalıdır.
 
Geri
Üst