Dikkat

nisan

Yeni Üye
Üye
Dikkat
Bilinçli algılamada (bkz.) duyu organları bilgiyi bütünüyle değil, seçerek alır. Hattâ herhangi bir zamanda, algı alanındaki yalnızca tek bir görünüm, kişinin aktif ilgisinin odağı, yani dikkat objesi olur. Genel bilinç alanının içindeki benzer dikkat odakları da, daha derinde yer alan yöneltilmiş düşünce proçeslerinin seyrini belirler. Dikkat istemli veya istemsiz olabilir. Dikkatle ilgili bir terim olan konsantrasyon, belirli bir hedefe yönelmiş bir uğraş sırasında, belli bir süre içinde istemli olarak dikkati birşeyde toplamak anlamına gelir, istemsiz dikkat ise; şiddet, hareket, tekrar, vs.gibi ortamsal stimülasyon karakteristikleri tarafından kontrol edilir. Dikkatin herhangi bir zamanda, belli bir alan içinde bölünebilmesine ve dağılabilmesine rağmen, bir anda insanın anlayabileceği şeylerin bir sınırı vardır. Dikkat (veya kavrayış) sınırı, bir bakışta algılanabilecek nesnelerin sayısını (çoğu zaman 6-8) kapsar. Böyle bir dikkat testinde, süjeye nesnelerin toplam sayısı söyletilir. Eğer nesneler farklıysa ve süjeden bunların adlarını söylemesi isteniyorsa, «hafıza sınırı» testi yapılmış olur. Aslında dikkat, hafızanın (bkz.) kayıt safhası için gereklidir. Psikiyatrik hastalar sık sık dikkat ve konsantrasyon güçlüklerinden şikâyet ederler ve şikayet olmasa bile dikkat bozukluklarına rastlanabilir. Organik beyin hastalığı bulunan kişilerde, özellikle bunun sonucunda demans belirdiği zaman, dikkat bozuklukları görülür. Lokal beyin hasarı da algı güçlükleri yaratabilir. Bazan beynin hasara uğrayan yarım küresine iletilen bir stimülasyon, hasara uğramamış yarım küredeki stimülasyona kıyasla, iyi algılananı azsa, bu duruma «seçici dikkatsizlik selective inattention» denir. Dalgınlık karakteristik olarak Huntington korea'sında (bkz.) ve manide (bkz.) görülür, bu türden daha hafif bir bozukluğun da şizofrenik düşünce bozukluğunda temel olduğu düşünülmektedir.
 
Geri
Üst