Gothic nedir?
gothic nedir the turn of the screw özeti
Gothic kavramı ilk olarak israilli inşaat işçileri tarafından çıkartılmıştır...Saçma gelebilir ama gerçek bu!!
Gothic müzik,gothic resim gothic mimari vs.. birçok alanda gothic kavramı kullanılır..
Mimari alanda bakacak olursak 12-16. yüzyıllar arasında avrupada kullanılmıştır.Gothic mimari deyince aklımıza insanın aklını alacak derecede yüksek tavanlı, sipsivri kuleli katedraller gelir.Gohic herşeyden önce bir tarzdır, abartılı, ihtişamlı, ortaçağ felsefesiyle epey karanlık, ama bir yandan da ayrıntıya aşırı derece çok önem veren,her açdan daha yüksek, daha ince, daha hayranlık uyandırıcı olmaya çalışmış bir terimdir.
başlıcaları fransa'da yer almaktadır, çoğunluğu 11. ve 13. yy'lar arasında tamamlanmışlardır- bu yapıların en dikkate değer özelliğinden bahsetmeden geçmeyelim.
fransa'daki notre dame (our lady) katedrallerinin yerleşimi virgo* (başak) burcunun yerleşimiyle neredeyse (evreux dışında) birebir örtüşmektedir, sebebi de -hala tahmin etmedi iseniz- notre dame'ın meryem için kullanılmış olmasıdır. bu noktada meryem'in hangi meryem olduğu üzerine tartışmalar genelde mary magdalene olduğu yolundadır, ki kendisinin black madonna olduğu da kabul edilir. bakire meryem yahut mecdelli meryem, gothic mimarinin öne çıkan eserleri katedraller bu iki kadından referans yolu ile ana tanrıça figürüne adanmışlardır, bunu da rahatlıkla fransa'da kıta keltleri olan galya'lıların etkisine ve köklü geleneklerinin yerleşik oldukları topraklarda o dönemde hala devam etmesine bağlayabiliriz.
şehirlere göre yerleşimi ise (burada anlatmak her ne kadar zor ise de başak burcunu (l'epi de la vierge) oluşturan takımyıldızın yeleşimini bilenler ya da bakacak olanlar için anlatmak gerekirse) aşağı noktasından başlarsak köşeleri oluşturan şehirler saat yönüne doğru:
chartres* - bayeux* - amiens* - reims
aralardaki şehirler ise, gene saat yönüne doğru:
evreux - rouen - abbeville - laon - paris - etampes şeklindedir.
gothic dönem, mimarisi ve genel anlamda sanatı romanesk'in üzerine tamamen başka bir tarzı belirli bir değişim süreci de geçirmeden getirmesi, kısa zamanda yetkinleşmesi, fransa başta olmak üzere civarına hızla yayılması, bütün gothic saltanatı sırasınca -gothic flamboyant'daki çözülme hariç- hep bu aynı tarzı fazla değişim göstermeden devam ettirmesi ve birden bire rönesans dönemi ile iz bırakmadan kaybolması sebebi ile, yukarıdaki ve benzeri verileri de göz önünde bulundurduğumuzda genel sanat tarihinin ötesinde bir önem taşır.
Müzik olarak bakarsak;
Avrupada gothic metalin kısa tarihi:
Paradise Lost 1991'de "Gothic" albümünü çıkardığında, kimse bu ikinci albümlerinin bizleri yepyeni bir türle 'Gothic Metal'le tanıştıracağını
bilmiyordu. Bu albümde "Paradise Lost", doom ve death metallerden elementler kullanıp bunlara Nick Holmes'un erkeksi ve Sarah Marrion'un duru
seslerini eklemişti. İngiltere'ye kalsaydı kadın vokaller fazla ilgi görmediğinden bu hikaye burada biterdi elbet. My Dying Bride ve Anathema
kadın vokalsiz bu işi sürdürenlerin başını çektiler. (Arada Sarah diye birini kullandıysalar da şu anda kimse nerede olduğunu bilmemekte bu
kişinin..)
Avrupa`nın diğer ülkelerinde durum farklıydı tabii ki. 1992'de Hollandalı grup "The Gathering" Bart Smits`in kükrediği ve Marike Groot`un
şakıdığı ilk albümleri "Always..."i yayınladı. 1995`teki üçüncü albümleri "Mandylion"la bir devrim gerçekleştirdiler: Bart kovuldu ve
"Anneke Van Giersvergen" tahtı ele geçirdi.
Aynı yıl, "Theatre of Tragedy" adlı grup Norveçte ilk albümlerini yayınladı. Albümde "Raymond I Rohonyi" ve "Liv Kristine Espenaes" yine
yumuşak kadın ve sert erkek vokali örneklemelerine katkıda bulundular. "Velvet Darkness They Fear" ; grubun 1996 çıkışlı albümü; 1994`te
yayınlanan "The Third And The Mortal" demosu "Sorrow" ile birlikte Norveç açısından satır başı sayılırlar. Bu çalışmalarda geleneksel müzikle
birleşen sert gitar rifleri hem grupların hem de grupların ürettikleri müzik olan "gothic metal"in daha geniş kitlelere yayılmasını sağlamanın yanısıra
ülkeyi de oldukça etkiledi. Netekim Norveçli grupların çoğu röportajlarında "Paradise Lost"un adını ansalarda çoğu hem kendileri gibi Norveçli
hem de gizemli vokal "Kari Rueslatten" ve grubu "The Third And The Mortal"a da çok şey borçludurlar. Female vokalli, dark metal yapan gruplar
Norveçte yükselişe geçerler. İçlerinden biri etkileyici vokalisti yada başka bir deyişle "Attractive Frontwoman" "Vibeke Stene" ile biraz daha
yükselir, "Tristania". Takip eden gruplar "Sins Of Thy Beloved", "Madder Mortem", "Sirenia" oldular. Norveç hala "Paradise Lost"un kadın ve erkek
vokalleri karıştırma geleneğini takip ediyor fakat bu genellemeye "Madder Mortem" ve "Trail of Tears" katılmamakta. "Trail of Tears" çok sevgili
bayan vokali gruptan atıp "Green Carnation"dan "Kjetill Nordhus"u getirdiler.
Hollanda cephesinde 1997`de ilk albümleriyle "Within Temptation" göze batan gruplardandır. Vokalist "Sharon den Adel" başlarda onların da Paradise Lost`tan
etkilendiğini itiraf ediyor. "After Forever", "Autumn" ve "Epica"nın ise aynı yıl "Angels Fall First" albümünü çıkaran "Nightwish"ten etkilendiğini
düşündüğünü söylüyor. Finlandiyalı grup Nightwish sırasıyla "Oceanborn" (1999), Wishmaster (2000), "Century Child" (2002) ve "Once" (2004) albümleriyle
kendine hatırı sayılır bir kitle oluşturdu. "Within Temtation" ise 2000 tarihli "Mother Earth" albümünün getirdiği başarının molasını 2004`ün sonuna kadar
sürdürürken, peşinden pek çok grubu sürüklemeye başlayan Nightwish Avrupa`yı fethetmeye kafasına koymuştu.
Tamamı Hollanda kökenli olan "After Forever" 2000, "Autumn" 2001, "Epica" ise 2003`te kuruldular. Fakat kurulur kurulmaz "Epica" kendilerine
hiçte hoş olmayan "Replica" daha bir Türkçeleştirmek gerekirse "KOPYA" nickname`ini aldı.
Peki Avrupa`nın geri kalanı? Fransada "Penumbra", Hırvatistanda "Ashes You Leave", İtalyada ise "Lacuna Coil" Avrupada adını sıkça duyuran diğer gruplardandır.
Almanyada "Gothic metal" popüler bir tür olmasına rağmen, ülke "Flowing Tears" dışında adı duyulmuş başka gruba evsahibi olmamıştır. Lüksemburgda
"Erben der Schopfung" (Daha sonra grubun adını insancıl davranıp "Elis" olarak değiştirdiler), Avusturyada ise Nightwish`in birebir kopyası "Edenbridge" boy göstermiştir.
gothic edebiyat;
bu tür, korku ve şaşkınlığın getirdiği ruh hali izlenimlerini yansıtır. akıla sığmayan, dehşetli ve çarpık bedenli, hatta bedensiz varlıkların dünyasıdır. aklıcı düşüncenin dışarıda bıraktığı herşey bu gotik edebiyat dünyasına taşınır.(loodward'ın,bloodward olmasındaki en önemli etken)
mary shelly-frankenstein, emily bronte-wuthering heights,henry james-the turn of the screw bu dalin başlıca eserleri olarak gösterilebilir.
gothic rock;
tanimlama yapilirken gothic ile baglantili muzik turlerine gothic rock , industrial gothic veya sadece gothic denmektedir. bazi gruplar bunlar arasinda gider gelirler. goth rock veya gothic rock daha cok akustik davul ve normal gitarlari kapsayan bir turdur. ama industrial gothic rythm box ve elektronik aletlerle yapilan bir turdur. sisters of mercy ve joy division gibi gothic in onemli gruplari goth rock ve industrial arasinda gider gelirler. ama ozellikle konser performanslarina bakildiginda goth rock adini daha cok hakederler. industrial gothic icin ise verilebilecek en iyi ornekler die krupps , nine inch nails , das ich dir.
nedense the cure,lacuna coil(bu grup gothic olma aşamasında)nescence'de bu gruba dahil edilir..sebebdiger gruplari dinlememis olmak, ya da sadece adam gibi the cure dinlememis olmak, ya da bildiginiz cehalettir. the cure kendi turunu yaratmistir. stil olarak da goth ayridir curist ayridir.
muse un konuyla hicbir baglantisi olmadigi gibi, him ise gothic tarzi icin fazla pop tur
Gothic Metal
goth metal olarak da adlandırılan bu müzik tarzı, esasen doom metal ile heavy metal arasındaki bir geçiş formudur. 1990'ların başında amerika ve avrupa'da başlayan bu akımda; kendisine dahil grupları kategorize etmekte oldukça zorlanılmaktadır.
doom metal'den evrimleşerek oluşan gothic metal konsepti çeşitli aşamalardan geçmiştir.
·isviçreli celtic frost, ingiliz paradise lost ve norveçli theatre of tragedy grupları, ağır doom rifflerine ve death'in brutale yakın ses tonlarına; melodik klavye efektleri ile birlikte, dişi vokaller de eklemişlerdi.
·amerikalı type o negative, ingiliz my dying bride ve anathema grupları da, bu tarza, daha sert klavye efektleri ile karanlık bir atmosfer ilave ederek bir boyut daha kazandırdılar.
kategorizasyona meraklı(son nota bakınız) bir çok kaynakta paradise lost'un gothic şarkısı, ilk gothic metal şarkı olarak tanımlanabilir. (derin death sesleri ve kadın sesi düeti...)
(gerçi soprano bayan vokal ile harmanlanmış death metal atmosferini 1987 senesindeki into the pandemonium albümlerinde kullanan celtic frost; kendilerinden sonraki bir çoğa ilham kaynağı idi. neden "paradise lost - gothic" ilk gothic metal şarkısı ünvanını alıyor, bilemiyoruz.)
iskandinavların bu tarza katkısı, bir çok milletten daha çok olmuştur belki de (özellikle norveçliler). theatre of tragedy, tristania ve sins of thy beloved; doom'a ekledikleri müthiş vokaller ile hatırı sayılır bir yer edinmişlerdir piyasada. ortaçağ kalıntısı kilise orgları, yan flütler, kemanlar ve opera söyleyecek boğaza sahip bayan vokaller; doom metal'i, ismini değiştirecek kadar değiştirmiştir*.
özetle, bu arızalı tarza : "iskandinav gothic metali" demeyi uygun görenleri ayıplamamak lazım. semfonik ögeler de zamanla içlerine dolmaya başlar (therion burada eklenebilir gothic metal tarihçesine)
1990ların ortasında gothic metalin biraz yumuşatılmış hali açığa çıkmaya başlamıştır. opera kolpası olmayan güçlü sesleri ile bayan vokaller öne çıkıp, erkek death metal vokalleri ve sert doom metal ögeleri azaltılmıştır. hollandalı the gathering ve within temptation, italyalı lacuna coil ve isviçreli lacrimosa; bu "dişican inside"* gothic metalinin en etkilileri olarak kabul edilir.
burada ismi geçen grupların bazıları elektronik sesleri ve rock müziğin genel havasını, geleneksel gothic metal ile yoğurup, daha dinlenebilir hafiflikte bir tarza da kaymışlardır.
bu tarzdaki eserlerin ana fikirleri; din ve tanrı, cennet ve cehennem, romantizm, korku, depresyon, cesaret, boşluk, bunalım ve *ölüm üzerine kurulmuştur.
Bu zamanlarda ise bi gothicliktir gidiyo çoğunuz bunları okumamışsınızdır tahminimce ama okursanız hiçyoktan bir bilginiz olur..bence bu dönemde çoğunluğun yaptığı çocuksu gothictir....
15-17 yaş arası bol kalemli isyankar kızlar.saçlar yüzlerini örtmüştür ki yüzler bembeyaz pudralı mutsuz bir ifadededir.pudrasızlarıda vardır!!emily the strange gibi ortalarda dolaşırlar...
başka bir tipte ki bu tipin gothizmle alakası yoktur ama hoşuma gider..
Makyaj yapıp siyah giyinirler
Gözlerin altina kanli görüntüler eklerler
Bunalımlı bakarlar ve bakışlarında değişik bir anlam ifade ederler-ki çoğu insan anlamaz bunu
genç kızlarda gothic olma havalarına örnek:
alıntı
Gothic kavramı ilk olarak israilli inşaat işçileri tarafından çıkartılmıştır...Saçma gelebilir ama gerçek bu!!
Gothic müzik,gothic resim gothic mimari vs.. birçok alanda gothic kavramı kullanılır..
Mimari alanda bakacak olursak 12-16. yüzyıllar arasında avrupada kullanılmıştır.Gothic mimari deyince aklımıza insanın aklını alacak derecede yüksek tavanlı, sipsivri kuleli katedraller gelir.Gohic herşeyden önce bir tarzdır, abartılı, ihtişamlı, ortaçağ felsefesiyle epey karanlık, ama bir yandan da ayrıntıya aşırı derece çok önem veren,her açdan daha yüksek, daha ince, daha hayranlık uyandırıcı olmaya çalışmış bir terimdir.
başlıcaları fransa'da yer almaktadır, çoğunluğu 11. ve 13. yy'lar arasında tamamlanmışlardır- bu yapıların en dikkate değer özelliğinden bahsetmeden geçmeyelim.
fransa'daki notre dame (our lady) katedrallerinin yerleşimi virgo* (başak) burcunun yerleşimiyle neredeyse (evreux dışında) birebir örtüşmektedir, sebebi de -hala tahmin etmedi iseniz- notre dame'ın meryem için kullanılmış olmasıdır. bu noktada meryem'in hangi meryem olduğu üzerine tartışmalar genelde mary magdalene olduğu yolundadır, ki kendisinin black madonna olduğu da kabul edilir. bakire meryem yahut mecdelli meryem, gothic mimarinin öne çıkan eserleri katedraller bu iki kadından referans yolu ile ana tanrıça figürüne adanmışlardır, bunu da rahatlıkla fransa'da kıta keltleri olan galya'lıların etkisine ve köklü geleneklerinin yerleşik oldukları topraklarda o dönemde hala devam etmesine bağlayabiliriz.
şehirlere göre yerleşimi ise (burada anlatmak her ne kadar zor ise de başak burcunu (l'epi de la vierge) oluşturan takımyıldızın yeleşimini bilenler ya da bakacak olanlar için anlatmak gerekirse) aşağı noktasından başlarsak köşeleri oluşturan şehirler saat yönüne doğru:
chartres* - bayeux* - amiens* - reims
aralardaki şehirler ise, gene saat yönüne doğru:
evreux - rouen - abbeville - laon - paris - etampes şeklindedir.
gothic dönem, mimarisi ve genel anlamda sanatı romanesk'in üzerine tamamen başka bir tarzı belirli bir değişim süreci de geçirmeden getirmesi, kısa zamanda yetkinleşmesi, fransa başta olmak üzere civarına hızla yayılması, bütün gothic saltanatı sırasınca -gothic flamboyant'daki çözülme hariç- hep bu aynı tarzı fazla değişim göstermeden devam ettirmesi ve birden bire rönesans dönemi ile iz bırakmadan kaybolması sebebi ile, yukarıdaki ve benzeri verileri de göz önünde bulundurduğumuzda genel sanat tarihinin ötesinde bir önem taşır.
Müzik olarak bakarsak;
Avrupada gothic metalin kısa tarihi:
Paradise Lost 1991'de "Gothic" albümünü çıkardığında, kimse bu ikinci albümlerinin bizleri yepyeni bir türle 'Gothic Metal'le tanıştıracağını
bilmiyordu. Bu albümde "Paradise Lost", doom ve death metallerden elementler kullanıp bunlara Nick Holmes'un erkeksi ve Sarah Marrion'un duru
seslerini eklemişti. İngiltere'ye kalsaydı kadın vokaller fazla ilgi görmediğinden bu hikaye burada biterdi elbet. My Dying Bride ve Anathema
kadın vokalsiz bu işi sürdürenlerin başını çektiler. (Arada Sarah diye birini kullandıysalar da şu anda kimse nerede olduğunu bilmemekte bu
kişinin..)
Avrupa`nın diğer ülkelerinde durum farklıydı tabii ki. 1992'de Hollandalı grup "The Gathering" Bart Smits`in kükrediği ve Marike Groot`un
şakıdığı ilk albümleri "Always..."i yayınladı. 1995`teki üçüncü albümleri "Mandylion"la bir devrim gerçekleştirdiler: Bart kovuldu ve
"Anneke Van Giersvergen" tahtı ele geçirdi.
Aynı yıl, "Theatre of Tragedy" adlı grup Norveçte ilk albümlerini yayınladı. Albümde "Raymond I Rohonyi" ve "Liv Kristine Espenaes" yine
yumuşak kadın ve sert erkek vokali örneklemelerine katkıda bulundular. "Velvet Darkness They Fear" ; grubun 1996 çıkışlı albümü; 1994`te
yayınlanan "The Third And The Mortal" demosu "Sorrow" ile birlikte Norveç açısından satır başı sayılırlar. Bu çalışmalarda geleneksel müzikle
birleşen sert gitar rifleri hem grupların hem de grupların ürettikleri müzik olan "gothic metal"in daha geniş kitlelere yayılmasını sağlamanın yanısıra
ülkeyi de oldukça etkiledi. Netekim Norveçli grupların çoğu röportajlarında "Paradise Lost"un adını ansalarda çoğu hem kendileri gibi Norveçli
hem de gizemli vokal "Kari Rueslatten" ve grubu "The Third And The Mortal"a da çok şey borçludurlar. Female vokalli, dark metal yapan gruplar
Norveçte yükselişe geçerler. İçlerinden biri etkileyici vokalisti yada başka bir deyişle "Attractive Frontwoman" "Vibeke Stene" ile biraz daha
yükselir, "Tristania". Takip eden gruplar "Sins Of Thy Beloved", "Madder Mortem", "Sirenia" oldular. Norveç hala "Paradise Lost"un kadın ve erkek
vokalleri karıştırma geleneğini takip ediyor fakat bu genellemeye "Madder Mortem" ve "Trail of Tears" katılmamakta. "Trail of Tears" çok sevgili
bayan vokali gruptan atıp "Green Carnation"dan "Kjetill Nordhus"u getirdiler.
Hollanda cephesinde 1997`de ilk albümleriyle "Within Temptation" göze batan gruplardandır. Vokalist "Sharon den Adel" başlarda onların da Paradise Lost`tan
etkilendiğini itiraf ediyor. "After Forever", "Autumn" ve "Epica"nın ise aynı yıl "Angels Fall First" albümünü çıkaran "Nightwish"ten etkilendiğini
düşündüğünü söylüyor. Finlandiyalı grup Nightwish sırasıyla "Oceanborn" (1999), Wishmaster (2000), "Century Child" (2002) ve "Once" (2004) albümleriyle
kendine hatırı sayılır bir kitle oluşturdu. "Within Temtation" ise 2000 tarihli "Mother Earth" albümünün getirdiği başarının molasını 2004`ün sonuna kadar
sürdürürken, peşinden pek çok grubu sürüklemeye başlayan Nightwish Avrupa`yı fethetmeye kafasına koymuştu.
Tamamı Hollanda kökenli olan "After Forever" 2000, "Autumn" 2001, "Epica" ise 2003`te kuruldular. Fakat kurulur kurulmaz "Epica" kendilerine
hiçte hoş olmayan "Replica" daha bir Türkçeleştirmek gerekirse "KOPYA" nickname`ini aldı.
Peki Avrupa`nın geri kalanı? Fransada "Penumbra", Hırvatistanda "Ashes You Leave", İtalyada ise "Lacuna Coil" Avrupada adını sıkça duyuran diğer gruplardandır.
Almanyada "Gothic metal" popüler bir tür olmasına rağmen, ülke "Flowing Tears" dışında adı duyulmuş başka gruba evsahibi olmamıştır. Lüksemburgda
"Erben der Schopfung" (Daha sonra grubun adını insancıl davranıp "Elis" olarak değiştirdiler), Avusturyada ise Nightwish`in birebir kopyası "Edenbridge" boy göstermiştir.
gothic edebiyat;
bu tür, korku ve şaşkınlığın getirdiği ruh hali izlenimlerini yansıtır. akıla sığmayan, dehşetli ve çarpık bedenli, hatta bedensiz varlıkların dünyasıdır. aklıcı düşüncenin dışarıda bıraktığı herşey bu gotik edebiyat dünyasına taşınır.(loodward'ın,bloodward olmasındaki en önemli etken)
mary shelly-frankenstein, emily bronte-wuthering heights,henry james-the turn of the screw bu dalin başlıca eserleri olarak gösterilebilir.
gothic rock;
tanimlama yapilirken gothic ile baglantili muzik turlerine gothic rock , industrial gothic veya sadece gothic denmektedir. bazi gruplar bunlar arasinda gider gelirler. goth rock veya gothic rock daha cok akustik davul ve normal gitarlari kapsayan bir turdur. ama industrial gothic rythm box ve elektronik aletlerle yapilan bir turdur. sisters of mercy ve joy division gibi gothic in onemli gruplari goth rock ve industrial arasinda gider gelirler. ama ozellikle konser performanslarina bakildiginda goth rock adini daha cok hakederler. industrial gothic icin ise verilebilecek en iyi ornekler die krupps , nine inch nails , das ich dir.
nedense the cure,lacuna coil(bu grup gothic olma aşamasında)nescence'de bu gruba dahil edilir..sebebdiger gruplari dinlememis olmak, ya da sadece adam gibi the cure dinlememis olmak, ya da bildiginiz cehalettir. the cure kendi turunu yaratmistir. stil olarak da goth ayridir curist ayridir.
muse un konuyla hicbir baglantisi olmadigi gibi, him ise gothic tarzi icin fazla pop tur
Gothic Metal
goth metal olarak da adlandırılan bu müzik tarzı, esasen doom metal ile heavy metal arasındaki bir geçiş formudur. 1990'ların başında amerika ve avrupa'da başlayan bu akımda; kendisine dahil grupları kategorize etmekte oldukça zorlanılmaktadır.
doom metal'den evrimleşerek oluşan gothic metal konsepti çeşitli aşamalardan geçmiştir.
·isviçreli celtic frost, ingiliz paradise lost ve norveçli theatre of tragedy grupları, ağır doom rifflerine ve death'in brutale yakın ses tonlarına; melodik klavye efektleri ile birlikte, dişi vokaller de eklemişlerdi.
·amerikalı type o negative, ingiliz my dying bride ve anathema grupları da, bu tarza, daha sert klavye efektleri ile karanlık bir atmosfer ilave ederek bir boyut daha kazandırdılar.
kategorizasyona meraklı(son nota bakınız) bir çok kaynakta paradise lost'un gothic şarkısı, ilk gothic metal şarkı olarak tanımlanabilir. (derin death sesleri ve kadın sesi düeti...)
(gerçi soprano bayan vokal ile harmanlanmış death metal atmosferini 1987 senesindeki into the pandemonium albümlerinde kullanan celtic frost; kendilerinden sonraki bir çoğa ilham kaynağı idi. neden "paradise lost - gothic" ilk gothic metal şarkısı ünvanını alıyor, bilemiyoruz.)
iskandinavların bu tarza katkısı, bir çok milletten daha çok olmuştur belki de (özellikle norveçliler). theatre of tragedy, tristania ve sins of thy beloved; doom'a ekledikleri müthiş vokaller ile hatırı sayılır bir yer edinmişlerdir piyasada. ortaçağ kalıntısı kilise orgları, yan flütler, kemanlar ve opera söyleyecek boğaza sahip bayan vokaller; doom metal'i, ismini değiştirecek kadar değiştirmiştir*.
özetle, bu arızalı tarza : "iskandinav gothic metali" demeyi uygun görenleri ayıplamamak lazım. semfonik ögeler de zamanla içlerine dolmaya başlar (therion burada eklenebilir gothic metal tarihçesine)
1990ların ortasında gothic metalin biraz yumuşatılmış hali açığa çıkmaya başlamıştır. opera kolpası olmayan güçlü sesleri ile bayan vokaller öne çıkıp, erkek death metal vokalleri ve sert doom metal ögeleri azaltılmıştır. hollandalı the gathering ve within temptation, italyalı lacuna coil ve isviçreli lacrimosa; bu "dişican inside"* gothic metalinin en etkilileri olarak kabul edilir.
burada ismi geçen grupların bazıları elektronik sesleri ve rock müziğin genel havasını, geleneksel gothic metal ile yoğurup, daha dinlenebilir hafiflikte bir tarza da kaymışlardır.
bu tarzdaki eserlerin ana fikirleri; din ve tanrı, cennet ve cehennem, romantizm, korku, depresyon, cesaret, boşluk, bunalım ve *ölüm üzerine kurulmuştur.
Bu zamanlarda ise bi gothicliktir gidiyo çoğunuz bunları okumamışsınızdır tahminimce ama okursanız hiçyoktan bir bilginiz olur..bence bu dönemde çoğunluğun yaptığı çocuksu gothictir....
15-17 yaş arası bol kalemli isyankar kızlar.saçlar yüzlerini örtmüştür ki yüzler bembeyaz pudralı mutsuz bir ifadededir.pudrasızlarıda vardır!!emily the strange gibi ortalarda dolaşırlar...
başka bir tipte ki bu tipin gothizmle alakası yoktur ama hoşuma gider..
Makyaj yapıp siyah giyinirler
Gözlerin altina kanli görüntüler eklerler
Bunalımlı bakarlar ve bakışlarında değişik bir anlam ifade ederler-ki çoğu insan anlamaz bunu
genç kızlarda gothic olma havalarına örnek:
- anne ben gotik oldum
- ne dedin yavrum, anlamadım (meşguldür, çamaşır yıkamaktadır, ses gürültü vs)
- gotik oldum diyorum gotik..!
- anlayamıyorum ne dediğini de, akşam amcanlara gidicez bayram ziyaretine, o üstündekileri değiştir adam gibi bişiler giyin.
- peki... (boynu bükük itaat)
alıntı
