Hedefin Ötesi Var mı?
HEDEFİN ÖTESİ VAR MI?
Yazan: Patricia Muradi
Herkesin hayatta kendisine belirlediği bir hedef vardır. Kimi zaman büyük, kimi küçük ama yaşama sıkıca sarılmak ve yaşadıklarımızı daha anlamlı kılabilmek adına hedeflerimiz daima olacaktır. Ulaşmak için koşar, yorulur, uykusuz kalıp uğraşır, maddi manevi fedakarlık yaparız. Bazen hiç beklenmedik zamanlarda rüyalar gerçekleşebilir ve istenen ne ise bir anda avucumuzun içine konulabilir. İşte asıl dikkat edilmesi gereken konu da bundan sonra ortaya çıkar zaten.
Hedefe varmak kadar varıldıktan sonraki sürecide iyi idare etmek önemlidir kuşkusuz. Peki hedefinize vardıktan sonra kendinizi ve neler hissettiğinizi şöyle bir incelediniz mi?
Bu kadar çalışılan, uğruna gayret sarf edilen hedef bir gün gerçekleştiğinde neler yapar neler yaşarız acaba?
*Hedef gerçekleştiği için mutlu olur havalara uçarız. Bu da en doğal hakkımızdır. Uğraşıp yorularak elde ettiğimiz güzel sonucun keyfini yaşamak da ayrıcalıktır.
*Etrafımızla paylaşır bizimle beraber mutlu olmaları için onları da motive ederiz.
*Bir süre mutluluk içerisinde yüzdükten sonra kaçınılmaz son kapıyı çalar. Elde ettiğimiz her ne ise illaki bir süre sonra ilk günkü değerini yitirmeye, iktisatçıların tabiri ile marjinal faydası düşmeye ve bizi eskisi kadar mutlu etmemeye başlar.
*Kısa veya uzun bir süreç sonunda hayatımızda varlığına alışmaya başladığımızdan, duyulan mutluluk yerini yavaşça alışkanlığa bırakacak ve elde ettiğimiz hedef bir süre sonra hayatımızın normal şartları arasına farkında olmadan dahil olacaktır. Doğamız gereği iyi ve güzel şeylere daha çabuk alışır ve benimseriz. Bunun içindir ki her ne kadar peşinde koşsak da sahip olarak bir şekilde hayatımıza dahil ettiklerimize alışarak, nasıl elde etiğimizi unutup rutinlerimiz içerisinde görmek hatasına düşebiliriz.
*Risk bu dönemde baş göstermekle beraber selametle atlatacak denli şanslıysak hemen ardından bu kez de hedefsizlik sancısı başlayacaktır.
*Hevesimizi aldığımız hedefimizi bir dönem neden bu kadar istediğimizi pek de anlayamayacak bir ruh hali içerisine girmemiz de olasılıklar dahilindedir.
İşte bu aşamadan sonrası çekilmez olduğundan süreci iyi yönetmek adına birkaç noktaya dikkat etmenizi öneririm. Nasıl mı? Gelin dilerseniz hep beraber bakalım.
Sahip olduklarınızın değerini bilin:
Sahip olduğunuz her ne ise bunun için harcadığınız zamanı, emeği ve uğrunda feda ettiklerinizi asla unutmadan elde ettiğiniz şeyin değerini bilin ve bilmeye devam edin. Onlara nasıl ve hangi şartlar altında sahip olduğunuzu asla unutmayın.Dikkat edilmediği sürece maalesef el altına gelen her ne ise bir süre sonra değerini yitirmeye başlar. Hani eşyanın tabiatı budur diyeceğim ama, hedef olarak belirlenip ulaşılmış olan insansa da aynı kadere kurban gidebileceğinden bu yorumu yapmak biraz itici geliyor.
Sahip olduğunuz, uğrunda savaş verdiğiniz şeyler değerleri bilinmediğinde zor elde edilmiş olsa dahi kolayca kaybedilme riskini doğurabilir. Elbette biz istemeden, değerini bildiğimiz halde elde ettiğimiz şeylerin bir gün yine avucumuzdan uçup gitmesi de söz konusudur. Ancak böyle durumlarla karşılaştığımızda eğer gereken değeri verdiğimize inanıyorsak içimiz daha rahat olacaktır. Ama birde değerini bilmediğimize dair şüphelerimiz varsa al sana ömrün boyunca düşünüp hayıflanman gereken bir şey daha. Her ne kadar pişmanlık ile işimiz yok diyorsak da, yinede siz siz olun sahip olduklarınızın değerini bilin ve onlara sizin oldukları için ceza vermeyin. Bahse konu hedef bin bir güçlükle kalbi kazanılan bir sevgili veya üzerinde yıllarca emek verilen bir dostluk, ederini zorla ödeyerek aldığımız maddi veya manevi herhangi bir şey olabilir. Bizim olduğu için daima gereken değeri görmelidir.
Hedefsiz kalmayın:
Hayat hedefler olmadan oldukça tatsız ve rutin olacağından köşede bucakta sizi bekleyen bir hedef mutlaka olmalıdır. Yaşarken o karmaşanın içerisinde bunu kimi zaman fark etmesek de hedefsiz kalmak insana huzursuzluk verebilecek unsurlardan birisidir. Hedef belirleyebilmek içinse ne istediğimizi ve isteklerimizin öncelik sırasını planlamak da önemlidir. Bunun içinde neyi hangi öncelikte istediğimize doğru karar vermemiz gerekir.
Bu iki noktaya dikkat ettiğimiz sürece, hem içimiz daha rahat olacak hem de hayatı daha dolu yaşamak ayrıcalığımız olacaktır.
Sevgiyle kalın.
Yazan: Patricia Muradi
Herkesin hayatta kendisine belirlediği bir hedef vardır. Kimi zaman büyük, kimi küçük ama yaşama sıkıca sarılmak ve yaşadıklarımızı daha anlamlı kılabilmek adına hedeflerimiz daima olacaktır. Ulaşmak için koşar, yorulur, uykusuz kalıp uğraşır, maddi manevi fedakarlık yaparız. Bazen hiç beklenmedik zamanlarda rüyalar gerçekleşebilir ve istenen ne ise bir anda avucumuzun içine konulabilir. İşte asıl dikkat edilmesi gereken konu da bundan sonra ortaya çıkar zaten.
Hedefe varmak kadar varıldıktan sonraki sürecide iyi idare etmek önemlidir kuşkusuz. Peki hedefinize vardıktan sonra kendinizi ve neler hissettiğinizi şöyle bir incelediniz mi?
Bu kadar çalışılan, uğruna gayret sarf edilen hedef bir gün gerçekleştiğinde neler yapar neler yaşarız acaba?
*Hedef gerçekleştiği için mutlu olur havalara uçarız. Bu da en doğal hakkımızdır. Uğraşıp yorularak elde ettiğimiz güzel sonucun keyfini yaşamak da ayrıcalıktır.
*Etrafımızla paylaşır bizimle beraber mutlu olmaları için onları da motive ederiz.
*Bir süre mutluluk içerisinde yüzdükten sonra kaçınılmaz son kapıyı çalar. Elde ettiğimiz her ne ise illaki bir süre sonra ilk günkü değerini yitirmeye, iktisatçıların tabiri ile marjinal faydası düşmeye ve bizi eskisi kadar mutlu etmemeye başlar.
*Kısa veya uzun bir süreç sonunda hayatımızda varlığına alışmaya başladığımızdan, duyulan mutluluk yerini yavaşça alışkanlığa bırakacak ve elde ettiğimiz hedef bir süre sonra hayatımızın normal şartları arasına farkında olmadan dahil olacaktır. Doğamız gereği iyi ve güzel şeylere daha çabuk alışır ve benimseriz. Bunun içindir ki her ne kadar peşinde koşsak da sahip olarak bir şekilde hayatımıza dahil ettiklerimize alışarak, nasıl elde etiğimizi unutup rutinlerimiz içerisinde görmek hatasına düşebiliriz.
*Risk bu dönemde baş göstermekle beraber selametle atlatacak denli şanslıysak hemen ardından bu kez de hedefsizlik sancısı başlayacaktır.
*Hevesimizi aldığımız hedefimizi bir dönem neden bu kadar istediğimizi pek de anlayamayacak bir ruh hali içerisine girmemiz de olasılıklar dahilindedir.
İşte bu aşamadan sonrası çekilmez olduğundan süreci iyi yönetmek adına birkaç noktaya dikkat etmenizi öneririm. Nasıl mı? Gelin dilerseniz hep beraber bakalım.
Sahip olduklarınızın değerini bilin:
Sahip olduğunuz her ne ise bunun için harcadığınız zamanı, emeği ve uğrunda feda ettiklerinizi asla unutmadan elde ettiğiniz şeyin değerini bilin ve bilmeye devam edin. Onlara nasıl ve hangi şartlar altında sahip olduğunuzu asla unutmayın.Dikkat edilmediği sürece maalesef el altına gelen her ne ise bir süre sonra değerini yitirmeye başlar. Hani eşyanın tabiatı budur diyeceğim ama, hedef olarak belirlenip ulaşılmış olan insansa da aynı kadere kurban gidebileceğinden bu yorumu yapmak biraz itici geliyor.
Sahip olduğunuz, uğrunda savaş verdiğiniz şeyler değerleri bilinmediğinde zor elde edilmiş olsa dahi kolayca kaybedilme riskini doğurabilir. Elbette biz istemeden, değerini bildiğimiz halde elde ettiğimiz şeylerin bir gün yine avucumuzdan uçup gitmesi de söz konusudur. Ancak böyle durumlarla karşılaştığımızda eğer gereken değeri verdiğimize inanıyorsak içimiz daha rahat olacaktır. Ama birde değerini bilmediğimize dair şüphelerimiz varsa al sana ömrün boyunca düşünüp hayıflanman gereken bir şey daha. Her ne kadar pişmanlık ile işimiz yok diyorsak da, yinede siz siz olun sahip olduklarınızın değerini bilin ve onlara sizin oldukları için ceza vermeyin. Bahse konu hedef bin bir güçlükle kalbi kazanılan bir sevgili veya üzerinde yıllarca emek verilen bir dostluk, ederini zorla ödeyerek aldığımız maddi veya manevi herhangi bir şey olabilir. Bizim olduğu için daima gereken değeri görmelidir.
Hedefsiz kalmayın:
Hayat hedefler olmadan oldukça tatsız ve rutin olacağından köşede bucakta sizi bekleyen bir hedef mutlaka olmalıdır. Yaşarken o karmaşanın içerisinde bunu kimi zaman fark etmesek de hedefsiz kalmak insana huzursuzluk verebilecek unsurlardan birisidir. Hedef belirleyebilmek içinse ne istediğimizi ve isteklerimizin öncelik sırasını planlamak da önemlidir. Bunun içinde neyi hangi öncelikte istediğimize doğru karar vermemiz gerekir.
Bu iki noktaya dikkat ettiğimiz sürece, hem içimiz daha rahat olacak hem de hayatı daha dolu yaşamak ayrıcalığımız olacaktır.
Sevgiyle kalın.
