İşyerinde Duygusal Tatmin Olur mu?
tatmin edici videolar elle tatmin olmak video
Eğer bu makaleyi okuyorsanız, zaten bir kariyeriniz vardır ya da olmasını hayal ediyorsunuzdur. Ve sizin için yaptığınız işte hayatınızı idame ettirmek kadar duygusal olarak tatmin olmak da önemlidir. Kariyerinizin geleceği, elde ettiğiniz gelir, şirkette nerelere kadar yükseleceğiniz gibi şeyleri düşünmek büyük ihtimalle uyanık olduğunuz saatlerin hatırı sayılır bir kısmını dolduruyordur. Şu ana kadar tüm bu saydıklarımız normal ancak kariyer danışmanları Stephen M. Pollan ve Mark Levine''a göre siz bir delisiniz. "Fire Your Boss" (Şefinizi Kovun) isimli kitapta Pollan ve Levine, kariyerin bir insan hayatında ne anlama geldiğine ve ondan ne beklenmesi gerektiğine dair radikal ama bir o kadar korkutucu derecede ikna edici bir vizyon sunuyorlar.
Milenyum kuşağının çıkmazı
Kitap, son derece provokatif tezler ileri sürüyor. Örneğin milenyum kuşağı mensuplarının, aynı işte sabah 9''dan akşam 6''ya kadar hiç ses çıkarmadan çalışan ve huzuru evde arayan anne babalarından farklı olarak yaptıkları işten daha fazla doyum alma arayışında olduğuna ve bu konuda kendilerine var güçleriyle yatırım yaptıklarına yer veriyor. Tabii bunun onları bir çeşit köleliğe ittiğine de... "İşinde hem psikolojik hem de parasal tatmin aramak insanları ikisini de bulamamanın hayal kırıklığına mahkum ediyor" deniliyor kitapta. "Yapılan işe karşı bu tür beklentilere girmek insanları her geçen gün daha fazla çalışmaya itiyor. Buna bağlı olarak evlerinde aileleriyle daha az zaman geçiriyor, arkadaşlarıyla daha az görüşüyor ve sevdikleri hobileri yapmaktan kendilerini daha fazla alıkoyuyorlar. Tüm bu fedakarlıklarına karşılık ise elde ettikleri gelirin ve işin hiçbir garantisi yok" diyen yazarlar şunu öneriyor: "En iyi çözüm çalıştığınız işte duygusal tatmin aramaktan vazgeçmek". Bazılarına göre sadece para için çalışma fikrini benimsemek çok da aykırı bir durum değil. Ancak bazıları için hatta çoğunluk için işin kutsallığına meydan okuyan bu tür fikirler düpedüz zındıklıkla eşdeğer.
Ne için çalışırız?
Dolayısıyla Makyavel''in yüzlerce yıl önce ileri sürdüğü fikirler hala radikal sayılabilir. "Hiçbir iş para uğruna yapılamaz ama aşk için yapılabilir" diyen Robert Musil''in fikirlerinin aksine danışmanlarımız Stephen M. Pollan ve Mark Levine''ın modern iş yaşamının doğasını iyi anlayabilmek yönünde önerdiği prensipler var.
* Kariyeri boş verin. Onun yerine en iyi para kazanacağınız bir iş bulun. En iyi iş, en çok kazandıran iştir.
* Bağlı olduğunuz şirketin ve hatta kendinizin başarılarını boş verin. Ve iş yerinde adalet olabileceği gibi nahif düşünceleri kafanızdan atın.
* İşinize balık avına gider gibi gidin. Sadece ümitsiz ve mutsuz olduğunuz zamanlarda değil her zaman daha iyi bir iş var mı diye bakının.
* "Ben gidiyorum". İyi bir iş bulduğunuzda hemen çıkış stratejileri hazırlayın.
* Şefinizi işten atın. Bu sözün gerçek anlamını değil, mecazi anlamına bakın. Yani sürekli başka bir iş bakarken şefinizin her isteğini yerine getirerek iradesini kendi ellerinize alın. Yazarların önerilerinin sizi işle ilgili sürekli yatırım yaptığınız hedeflere ulaşmak yolunda yaşayabileceğiniz hayal kırıklıklarından koruyacağı kesin. Tabii kendinize, ailenize ve sosyal çevrenize karşı sorumluluklarınızı yerine getirmek konusunda özgürleştireceği de... Ancak Pollan ve Levine, zekice ve potansiyel olarak kazançlı bir strateji sunarken, insanoğlunun doğasının karmaşıklığını ve motivasyon ve arzu güdülerinin gerekliliğini atlıyorlar. Birçok insan, gerçekte, koşullar buna zorlasa da sadece para için çalışmaz. Kendini gerçekleştirme, psikolojik ödül, sosyalleşme arzusu, güvenlik arayışı gibi Maslow''un gereksinimler sıralamasını oluşturan faktörler nedeniyle de bir işte çalışır.
alıntı
Eğer bu makaleyi okuyorsanız, zaten bir kariyeriniz vardır ya da olmasını hayal ediyorsunuzdur. Ve sizin için yaptığınız işte hayatınızı idame ettirmek kadar duygusal olarak tatmin olmak da önemlidir. Kariyerinizin geleceği, elde ettiğiniz gelir, şirkette nerelere kadar yükseleceğiniz gibi şeyleri düşünmek büyük ihtimalle uyanık olduğunuz saatlerin hatırı sayılır bir kısmını dolduruyordur. Şu ana kadar tüm bu saydıklarımız normal ancak kariyer danışmanları Stephen M. Pollan ve Mark Levine''a göre siz bir delisiniz. "Fire Your Boss" (Şefinizi Kovun) isimli kitapta Pollan ve Levine, kariyerin bir insan hayatında ne anlama geldiğine ve ondan ne beklenmesi gerektiğine dair radikal ama bir o kadar korkutucu derecede ikna edici bir vizyon sunuyorlar.
Milenyum kuşağının çıkmazı
Kitap, son derece provokatif tezler ileri sürüyor. Örneğin milenyum kuşağı mensuplarının, aynı işte sabah 9''dan akşam 6''ya kadar hiç ses çıkarmadan çalışan ve huzuru evde arayan anne babalarından farklı olarak yaptıkları işten daha fazla doyum alma arayışında olduğuna ve bu konuda kendilerine var güçleriyle yatırım yaptıklarına yer veriyor. Tabii bunun onları bir çeşit köleliğe ittiğine de... "İşinde hem psikolojik hem de parasal tatmin aramak insanları ikisini de bulamamanın hayal kırıklığına mahkum ediyor" deniliyor kitapta. "Yapılan işe karşı bu tür beklentilere girmek insanları her geçen gün daha fazla çalışmaya itiyor. Buna bağlı olarak evlerinde aileleriyle daha az zaman geçiriyor, arkadaşlarıyla daha az görüşüyor ve sevdikleri hobileri yapmaktan kendilerini daha fazla alıkoyuyorlar. Tüm bu fedakarlıklarına karşılık ise elde ettikleri gelirin ve işin hiçbir garantisi yok" diyen yazarlar şunu öneriyor: "En iyi çözüm çalıştığınız işte duygusal tatmin aramaktan vazgeçmek". Bazılarına göre sadece para için çalışma fikrini benimsemek çok da aykırı bir durum değil. Ancak bazıları için hatta çoğunluk için işin kutsallığına meydan okuyan bu tür fikirler düpedüz zındıklıkla eşdeğer.
Ne için çalışırız?
Dolayısıyla Makyavel''in yüzlerce yıl önce ileri sürdüğü fikirler hala radikal sayılabilir. "Hiçbir iş para uğruna yapılamaz ama aşk için yapılabilir" diyen Robert Musil''in fikirlerinin aksine danışmanlarımız Stephen M. Pollan ve Mark Levine''ın modern iş yaşamının doğasını iyi anlayabilmek yönünde önerdiği prensipler var.
* Kariyeri boş verin. Onun yerine en iyi para kazanacağınız bir iş bulun. En iyi iş, en çok kazandıran iştir.
* Bağlı olduğunuz şirketin ve hatta kendinizin başarılarını boş verin. Ve iş yerinde adalet olabileceği gibi nahif düşünceleri kafanızdan atın.
* İşinize balık avına gider gibi gidin. Sadece ümitsiz ve mutsuz olduğunuz zamanlarda değil her zaman daha iyi bir iş var mı diye bakının.
* "Ben gidiyorum". İyi bir iş bulduğunuzda hemen çıkış stratejileri hazırlayın.
* Şefinizi işten atın. Bu sözün gerçek anlamını değil, mecazi anlamına bakın. Yani sürekli başka bir iş bakarken şefinizin her isteğini yerine getirerek iradesini kendi ellerinize alın. Yazarların önerilerinin sizi işle ilgili sürekli yatırım yaptığınız hedeflere ulaşmak yolunda yaşayabileceğiniz hayal kırıklıklarından koruyacağı kesin. Tabii kendinize, ailenize ve sosyal çevrenize karşı sorumluluklarınızı yerine getirmek konusunda özgürleştireceği de... Ancak Pollan ve Levine, zekice ve potansiyel olarak kazançlı bir strateji sunarken, insanoğlunun doğasının karmaşıklığını ve motivasyon ve arzu güdülerinin gerekliliğini atlıyorlar. Birçok insan, gerçekte, koşullar buna zorlasa da sadece para için çalışmaz. Kendini gerçekleştirme, psikolojik ödül, sosyalleşme arzusu, güvenlik arayışı gibi Maslow''un gereksinimler sıralamasını oluşturan faktörler nedeniyle de bir işte çalışır.
alıntı
