Kiyamet Günü Nebilerin Ve şehitlerin Gibta Edeceği Kimselerr

gülgüzeli

Yeni Üye
Üye
Kiyamet Günü Nebilerin Ve şehitlerin Gibta Edeceği Kimselerr
Hz. Ömerin rivayetine göre, Resulullah (asm.) şöyle buyurmuştur:
r0;Mutlaka Allahr17;ın kullarından bazı insanlar vardır ki, onlar ne Peygamber, ne de şehitlerdir. Fakat kıyamet gününde, Allah katındaki makamlarından dolayı nebiler ve şehitler onlara gıpta edecekler.r1;

Sahabeler dediler:
r0;Ey Allahr17;ın Resulü bize haber ver, onlar kimlerdir?r1;

Resulullah:
r0;Onlar öyle bir topluluk ki, aralarında bir akrabalık, alıp verecekleri mal- mülk olmaksızın Allah için birbirlerini severler. Hem, v
Allah.jpg
i şüphesiz onların yüzleri pırıl pırıl nurdur. Şüphesiz onlar nur üzerindedirler. (İşleri nurdur) insanlar korktuğu zaman onlar korkmazlar, halk mahzun olduğu zaman onlar mahzun olmazlarr1; (1) buyurdu ve şu ayeti okudu: r0;iyi bil ki, Allahr17;ın velilerine, sevdiklerine korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir.r1;

Bir başka rivayet de şöyledir:
r0;Mutlaka Allahr17;ın kullarından, nebilerin ve şehitlerin kendilerine gıpta edecekleri kullar vardır. Sahabeler tarafından denildi ki: Onlar kimlerdir ey Allahr17;ın Resulü, bize haber ver ki onları sevelim. Resulullah onların bu isteği üzerine, şöyle buyurdu: Onlar öyle bir topluluktur ki, aralarında mal (ticari ilişki) ve akrabalık olmaksızın birbirlerini severler. Onların yüzleri nurdur. Nurdan minberler üzerindedirler. Halk korktuğu zaman korkmamayı sürdürürler. İnsanlar mahzun oldukları zaman onlar üzülmezlerr1; dedi ve sonra r0;Dikkat edin! Mutlaka Allahr17;ın evliyası için korku yoktur, onlar mahzun da olmazlar.r1; ayetini okudu. (2)



Resulullah (asm.) kendisinden sonra gelecek r16;kardeşlerir17;ni bir başka hadis-i şerifte şöyle dile getirmişti. Ebu Hureyrer17;nin bildirdiğine göre, bir gün r0;Resulullah (asm.) kabristana geldi ve: r0;Ey müminler yurdunda yatanlar, selam üzerinize olsun. İnşa
Allah.jpg
biz de size kavuşacağız buyurdur1;. Sonra hasretle iç geçirerek: r0;Kardeşlerimi öyle göreceğim geldi kir1; diye ekledi. Yanında bulunan sahabeler: r0;Ey Allahr17;ın Resulü biz senin kardeşlerin değil miyiz? dediler. Resulullah (asm.) r0;Sizler ashabımsınız, kardeşlerim henüz gelmiş değildir.r1; buyurdu.

Yukarıda geçen hadislerde olduğu gibi burada da Resulullah, ashabdan bir kısmı ile Medine kabristanı yanından geçerken kendisinden sonra gelecek r0;İhvanır17;nı görme arzusunur1; ve onlara olan hasretini ifade etmektedir. Çünkü dünyada onları görmesi mümkün olmayacaktır. Onlar Resulullah buradan göçtükten sonra, şu veya bu zamanda, Allah dilediğinde hayat sahnesine çıkacaklardır. Onlarla ancak ahirette görüşmek nasip olacaktır.

Sahabeler, onun hasretini bir nebze olsun söndürmek için, kendilerinin ona olan yakınlıklarını bildiklerinden, r0;Biz senin kardeşlerin değil miyiz?r1; diye sormuşlardır. Fakat Resulullah (asm.) onlara r0;Ashabr1; diğerlerine r0;ihvanr1;(kardeş) ünvanı vermiştir. Resulullahın devrinde onu görenler, sohbet edenler sahabe veya ashab diye anıldığı ve ashab sözü onlar için çok kullanıldığı gibi ihvan, kardeş veya kardeşler sözü de sonra gelecekler arasında çok kullanılacak, belki de onlar hangi ırktan veya beldeden olursa olsun birbirlerine r0;kardeş!r1; diye hitap edeceklerdir. İslam ve imanla birbirlerini soy kardeşten daha çok sevecekler, mesleklerinin esası, kardeşlik olacak, birbirlerine en fedakar kardeş, en civanmert arkadaş olacaklardır. Yani sonradan geleceklerin en önemli özellikleri ve mesleklerinin en mühim esası, İslâm kardeşliği olduğu için, Resulullah (asm.) onlara kardeş, ihvan, kardeşler ünvanını vermiş, bu kimselerin sonlarının iyi olacağına, imanla kabre gireceklerine de bir işaret vardır. (3)

Resulullah r0;kardeşlerim henüz gelmiş değillerdirr1; buyurunca, sahabeler daha dünyaya gelmeyen kimseleri Resulullahın hiç görmeden nasıl tanıyacağını, ahirette nasıl bileceğini düşünmeliler ki, şöyle sordular:
r0;Peki ya Resulullah! Sen ümmetinden henüz dünyaya gelmemiş olan bu kimseleri nasıl bileceksin?r1;

Resulullah bunun üzerine şöyle sordu:
r0;Bir kimsenin alnı ve ayakları ak nişanlı bir atı bulunsa, onu siyah ve boz atlar arasında iken tanıyabilir mi?r1;

Sahabeler:
r0;Evetr1; dediler.

Resulullahın o ak bahtlı kimseleri, alnında akı, ayaklarında sekisi bulunan atlara benzetmesi gösteriyor ki, bu kimseler beş vakit namazlarını sürekli kılan, büyük günahları terk eden kimselerdir. Ayette belirtildiği gibi(4) onların alınlarında imanlarının ve secdelerinin izi ve işareti olan bir nur ve beyazlık olacaktır.

Hadis-i şerifin devamında şu husus dile getirilir:


r0;İşte o kardeşlerimde abdestlerinden hasıl olan nur sebebi ile abdest uzuvları pırıl pırıl parlayarak mahşere gelirler. Ben ise onları Kevser havuzumun yanında beklerim. Dikkat edin, bir kısım kimseler de şaşkın develerin kovalandığı gibi kevser havuzumdan kovulur. r16;Buraya gelinr17; diye onlara seslenirim. Denilir ki, r16;onlar senden sonra hal ve durumlarını değiştirdiler.r17; Ben de o zaman, r16;helak oldular, helak oldularr17; derim.r1; (6)
 
Geri
Üst