İlk doğduğun zamanları hatırlıyorum da oğlum, iki kişi birleşip ( annenle ben ) bezini değiştiremezdik görmedik ki ilktin sen herkese sorular sorardık, biraz narin ve hep hasta büyüttük seni 🙂 Şimdi 12. yaşına giiyorsun. Biraz ama bak biraz diyorum aksisin ( belkide ben gibi ) dediklerimizi yapmamak için öğrencilik yavaşlatma eylemlerinede giriyorsun ara ara. E oğlum, biz seni dünyalardan, en tatlı yemişlerden, en berrak sulardan da çok seviyoruz. Sen, bizim ilk göz ağrımızsın. Hep, çevremizde gördüğümüz çocuklar için " yahu ne çabuk büyüdü " diyor isekte, bunu malesef kendi çocuklarımıza söyleyemiyoruz. Kırklı yaşlara geldiğim şu günlerde, bayram ziyaretlerine gittiğim annem, hala dizine yatırıp saçımı okşarken, " Benim için hala çocuksun oğul " diyor ya oğlum, sende benim için öyle kalacaksın.
İyiki doğdun, bak ne güzel aslanlar gibi bi adam oldun. Rabbim tüm anne ve babalara evlat acısı yaşatmasın. Işığınız sönmesin oğul.
BABAN.