Panik Atak Hastaların Düşünce ve Davranış Özellikleri

M

Misafir

Forum Okuru
Panik Atak Hastaların Düşünce ve Davranış Özellikleri
panik atak hikayeleri panik atak öyküleri düşünce anksiyete hikayeleri tehlikelimidir
Panik bozukluğu; sosyal ve mesleksel işlevsellikte ciddi sorunlara yol açan, panik atakları, beklenti gerginliği, fobik kaçınma, yeti yitimi ve sağlık konusunda endişe gibi bileşenleri olan gerileme ve yinelemelerle giden bir hastalıktır.
Bu bozukluğun temel özelliği ani korku dönemleri şeklinde ortaya çıkan, bedensel belirtilerle karakterize, yineleyici ve beklenmeyen panik ataklarıdır. Panik bozukluğu tanısı konulabilmesi için hastanın en az iki "beklenmedik panik atağı" bulunması gerekir. Kendiliğinden panik atağı, tanı için olmazsa olmaz ön koşuldur. Panik atağında sempatik ve parasempatik uyarılmaya ait bedensel belirtiler birkaç dakika içinde hızla ortaya çıkarak kişiye şiddetli bir korku, genellikle de ölüm korkusu yaşatmaktadır. Diğer özellikleri agorafobi (kapalı alan korkusu) ve beklenti anksiyetesidir.

Agorafobi: Panik atağının ya da panik benzeri belirtilerin çıkması halinde kişinin yardım alamayacağı ya da kaçıp kurtulmanın zor olacağı yer ve durumlarda bulunmaktan anksiyete duyma şeklinde tanımlanır. Agorafobi çoğu kez panik bozukluğuna ikincil olarak gelişir. Ancak panik bozukluk öyküsü olmadan da agorafobi görülebilir. Kişi bu durum ve yerlerden mümkün olduğunca kaçınmaktadır. Agorafobik kaçınma çok sayıda yer ve durumu içerir. Bunlar içinde toplu taşım araçları (otobüs, metro, uçak, tren, gemi vb), kalabalık ortamlar (süpermarket, sinema, pazar yeri, stadyum vb), kuyrukta beklemek, kapalı yerler (asansör vb), sokakta yürümek, evden uzağa gitmek, evde tek başına kalmak, alanlar (tarla, geniş cadde), yüksek yerler, köprüler yer alır. Agorafobi işe gitmede, ev işlerini yapmada, sosyal ilişkilerini sürdürmede zorluklar yaratarak toplumsal ve mesleki işlevsellikte bozulmaya yol açar. Ağır agorafobikler tek başına evden çıkamadığı için giderek başkasına bağımlı hale gelirler.
Beklenti Anksiyetesi: Panik atağı geçiren kişiler o ürkütücü anı yeniden yaşamak istemezler. Birkaç atak sonrası ile beklenti anksiyetesi yani yeni bir atak geçirme beklentisi ve korkusu gelişir. Beklenti anksiyetesinin üç öğesi vardır: 1. Bir panik atağı geçirmekle ilgili olan huzursuz edici ve endişeli, yoğun düşünce uğraşları, 2. Yine atak olacak ve bu tehlike yaratacak inancı ve beklentisi, 3. Korkuyla oluşan bedensel duyumlardan korkmak. Hastalar bir süre sonra ataklara ve ataklar sırasında gerçekleşeceğine inandıkları felaketlere karşı önlemler almaya ve kimi davranışları değiştirmeye başlarlar.
Panik bozukluğunda ataklara karşı alınan önlemler:
1- İşe gitmemek, evden çıkmamak
2- Ev işi, spor, gezi, yürüyüş, cinsel ilişki gibi efor gerektiren etkinliklerden vazgeçmek
3- Atak sırasında bayılma, ölme ve fenalaşma halinde olacakları için önlem almak: etek yerine pantolon giyme (bacakları görünmesin diye), yanında fazla para bulundurmama, takı takmama (çalınmasın diye)
4- Ataklara neden olduğuna inandıkları şeyleri yiyip içmemek (çay, kahve, kola, sigara, bazı yemekler)
5- Atakları önlemek için gereğinden fazla yemek yemek
6- Evden çıkarken alkol, madde, ilaç kullanmak
7- Atakları önleyeceğini düşündükleri şeyleri yanında taşımak (su, alkol, ilaç, bisküvi, şeker, kolonya)
8- Atak sırasında gerekli olabileceğini düşündükleri şeyleri yanında taşımak (kendi evinin, eşinin adres ve telefonları, doktorunun adres ve telefonu)
9- Atak sırasında yardım alabilmek için; bütün günü hastane bahçesinde geçirmek, güzergahını hekim, acil servis, eczane bulunan yerlerden seçmek
10- Kontrol kaybı ve çıldırmaya karşı; evdeki bıçakları kilit altında tutmak, çocuklarından uzak durmak, balkon kapısını, dış kapıyı kilitli tutmak, olası intihar kaynağı olabilecek ilaç, çamaşır suyu vb malzemeyi kilit altında tutmak

Doç. Dr. Nesrin Dilbaz


kaynak:panikatak.org
 
Geri
Üst