"Sütüm yetmiyor demeyin"
raşit vural yağcı anne sütüm yetmiyor sütüm yetmiyor ne yapmalıyım
Prof. Dr. Raşit Vural Yağcı, bebeklerin sık sık meme emme istemesinin anneleri tarafından yanlış algılandığını, ‘doymuyor- sütüm yetmiyor’ endişesine kapılarak ek gıdalara, mamalara başladıklarını söyledi. Bu endişeyle annelerin bebeklerine obez ve reflü olma yolunu da açtıklarını belirten Prof. Dr. Yağcı, “Meme, emmek bebekle annesi arasında sevgi köprüsüdür. Sadece acıktığı için değil sevdiğini göstermek sevilmek için de bebek meme ister. Anne memesi biberon değildir. Bebek anne memesinde sadece karın değil sevgi açlığını da doyurur'' dedi.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Pediatrik Gastroentoroloji ve Beslenme Uzmanı Prof. Dr. Raşit Vural Yağcı, anne sütünün öneminin vurgulandığı 1-7 Ekim Dünya Emzirme Haftası'nda çoğu annenin yaptığı hatalara dikkat çekti. Annelere “Sütünüzün kıymetini bilin, ondan çabuk vazgeçmeyin. Anne sütü bebeğinize tanrı tarafından lütfedilmiş bir ikramdır'' diye seslenen Prof. Dr. Yağcı, anne sütünün bebeğin ilk 6 ayda tüm ihtiyaçlarını karşıladığını belirtti. Prof. Dr. Yağcı, şunları söyledi:
“Kesinlikle ilk altı ay tek başına her türlü şartta su dahil hiçbir şeye gereksinim olmadan bebeğin tüm ihtiyaçlarını karşılar. Sakın ola ki bebeğim sık sık beni emiyor, doymuyor endişesiyle sütünüzden vazgeçmeyin. Bebeğin sık sık emmesi doymadığını göstermez. Bebeklerin sık sık emmek istemesi doymadığının ya da sütün yetmediğinin işareti değildir. Çünkü bebekler annelerini sadece acıktıkları için emmezler. Bebekler annelerinden sevgi alabilmek, sevgilerini göstermek için, özgüvenlerini artırma isteklerinden, keyif aldıklarından ve mutlu olduklarından dolayı anneyle bir arada yaşamayı, onun göğsünde durmayı hep tercih ederler. Bu nedenle saat başı anne göğsüne gitmek isteyen bebek yetmiyor veya doymuyor diye düşünülmemeli.''
Anne sütünün yetip yetmediğinin göstergesinin aynı terazide belli aralıklarla yapılacak kilo artışının takibi olduğunu da belirten Prof. Dr. Yağcı, “Şayet bir bebek ilk üç ay ayda 550-600 gramın üzerinde alıyor ise (ki ortalama değer 800-850 gramdır) bu süt kesinlikle yeterlidir. Ama anneler ortalama 1 kilogramı hayal ettikleri için, çoğu bu süt yeterli değil, diyerek bu yola başvuruyor, mamalara, ek gıdalara geçiyorlar'' dedi.
Prof. Dr. Yağcı, anne sütünün içeriğiyle birlikte bebeğin tüm gereksinimlerini karşıladığı gibi bebeğin psiko-sosyal açıdan gelişmesi, olgunlaşması, özgüven kazanması, daha yüksek IQ'ya, daha yüksek becerilere sahip olması açısından son derece önemli olduğunu da kaydetti. Anne sütünün bebeğin ileriki yaşamında sağlıklı beslenmeye adaptasyonu için de bir araç olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yağcı, şu öneri ve uyarılarda bulundu:
“Şayet emziren anne, emzirdiği dönem boyunca bizim erişkinler için önerdiğimiz, Akdeniz diyeti diye bahsettiğimiz balık, sebze ve meyve ağırlıklı beslenir, her türlü tahılı tüketirse bu bebeğin ileride balığı ya da sebzeyi sevmemesi gibi bir olasılık yoktur. Annelerin aksi yönde düşünüp yeterli olan bir şeye ek gıdayla destek vermeleri bebeğin daha uzun süre tok kalmasına ve emme ritmini azaltması nedeniyle süt uyarısını engelleyeceği için hemen değil ama birkaç haftada sütünün belirgin azalmasına ve kesilmesine neden olabilir. Diğer ikinci olumsuzluk; hem anne sütü hem de ek gıdayla iyi gittiğini düşünen anne aslında bebeğini obezite ve reflü hastalığına karşı zorlamaktadır. Bugün büyüme eğrilerinin izlenmesinde Dünya Sağlık Örgütü standartları değiştirmiş ve obezite riskini daha da artırmıştır.
Obezite değerlendirmesi açısından daha hassas değerler sunmuştur. Tek başıan süt yetecekken süt artı ek gıdayla obez yapıyorlar. Mideyi çok doldurdukları için reflüye neden oluyorlar. Çağımızın en tehlikeli hastalıklardan biri haline gelmiş obeziteden korunmanın yolu da ilk 6 ay tek başına anne sütüyle gitmek ve emzirmeyi 2 yaşına kadar sürdürmekten geçer. Anne sütü alan bebek kendi ihtiyaçlarını bildiği için ne kadar istiyorsa o kadar emer. Ve böylece sağlıklı bir içeriğe sahip anne sütüyle obeziteden korunmuş olur. Öbür türlü ek gıdalarda kumanda annededir. anne istediği kadar yedireceği için cocuklar mutlaka obeziteye doğru kayma göstermektedir.''
Kaynak
Prof. Dr. Raşit Vural Yağcı, bebeklerin sık sık meme emme istemesinin anneleri tarafından yanlış algılandığını, ‘doymuyor- sütüm yetmiyor’ endişesine kapılarak ek gıdalara, mamalara başladıklarını söyledi. Bu endişeyle annelerin bebeklerine obez ve reflü olma yolunu da açtıklarını belirten Prof. Dr. Yağcı, “Meme, emmek bebekle annesi arasında sevgi köprüsüdür. Sadece acıktığı için değil sevdiğini göstermek sevilmek için de bebek meme ister. Anne memesi biberon değildir. Bebek anne memesinde sadece karın değil sevgi açlığını da doyurur'' dedi.
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Pediatrik Gastroentoroloji ve Beslenme Uzmanı Prof. Dr. Raşit Vural Yağcı, anne sütünün öneminin vurgulandığı 1-7 Ekim Dünya Emzirme Haftası'nda çoğu annenin yaptığı hatalara dikkat çekti. Annelere “Sütünüzün kıymetini bilin, ondan çabuk vazgeçmeyin. Anne sütü bebeğinize tanrı tarafından lütfedilmiş bir ikramdır'' diye seslenen Prof. Dr. Yağcı, anne sütünün bebeğin ilk 6 ayda tüm ihtiyaçlarını karşıladığını belirtti. Prof. Dr. Yağcı, şunları söyledi:
“Kesinlikle ilk altı ay tek başına her türlü şartta su dahil hiçbir şeye gereksinim olmadan bebeğin tüm ihtiyaçlarını karşılar. Sakın ola ki bebeğim sık sık beni emiyor, doymuyor endişesiyle sütünüzden vazgeçmeyin. Bebeğin sık sık emmesi doymadığını göstermez. Bebeklerin sık sık emmek istemesi doymadığının ya da sütün yetmediğinin işareti değildir. Çünkü bebekler annelerini sadece acıktıkları için emmezler. Bebekler annelerinden sevgi alabilmek, sevgilerini göstermek için, özgüvenlerini artırma isteklerinden, keyif aldıklarından ve mutlu olduklarından dolayı anneyle bir arada yaşamayı, onun göğsünde durmayı hep tercih ederler. Bu nedenle saat başı anne göğsüne gitmek isteyen bebek yetmiyor veya doymuyor diye düşünülmemeli.''
Anne sütünün yetip yetmediğinin göstergesinin aynı terazide belli aralıklarla yapılacak kilo artışının takibi olduğunu da belirten Prof. Dr. Yağcı, “Şayet bir bebek ilk üç ay ayda 550-600 gramın üzerinde alıyor ise (ki ortalama değer 800-850 gramdır) bu süt kesinlikle yeterlidir. Ama anneler ortalama 1 kilogramı hayal ettikleri için, çoğu bu süt yeterli değil, diyerek bu yola başvuruyor, mamalara, ek gıdalara geçiyorlar'' dedi.
Prof. Dr. Yağcı, anne sütünün içeriğiyle birlikte bebeğin tüm gereksinimlerini karşıladığı gibi bebeğin psiko-sosyal açıdan gelişmesi, olgunlaşması, özgüven kazanması, daha yüksek IQ'ya, daha yüksek becerilere sahip olması açısından son derece önemli olduğunu da kaydetti. Anne sütünün bebeğin ileriki yaşamında sağlıklı beslenmeye adaptasyonu için de bir araç olduğunu ifade eden Prof. Dr. Yağcı, şu öneri ve uyarılarda bulundu:
“Şayet emziren anne, emzirdiği dönem boyunca bizim erişkinler için önerdiğimiz, Akdeniz diyeti diye bahsettiğimiz balık, sebze ve meyve ağırlıklı beslenir, her türlü tahılı tüketirse bu bebeğin ileride balığı ya da sebzeyi sevmemesi gibi bir olasılık yoktur. Annelerin aksi yönde düşünüp yeterli olan bir şeye ek gıdayla destek vermeleri bebeğin daha uzun süre tok kalmasına ve emme ritmini azaltması nedeniyle süt uyarısını engelleyeceği için hemen değil ama birkaç haftada sütünün belirgin azalmasına ve kesilmesine neden olabilir. Diğer ikinci olumsuzluk; hem anne sütü hem de ek gıdayla iyi gittiğini düşünen anne aslında bebeğini obezite ve reflü hastalığına karşı zorlamaktadır. Bugün büyüme eğrilerinin izlenmesinde Dünya Sağlık Örgütü standartları değiştirmiş ve obezite riskini daha da artırmıştır.
Obezite değerlendirmesi açısından daha hassas değerler sunmuştur. Tek başıan süt yetecekken süt artı ek gıdayla obez yapıyorlar. Mideyi çok doldurdukları için reflüye neden oluyorlar. Çağımızın en tehlikeli hastalıklardan biri haline gelmiş obeziteden korunmanın yolu da ilk 6 ay tek başına anne sütüyle gitmek ve emzirmeyi 2 yaşına kadar sürdürmekten geçer. Anne sütü alan bebek kendi ihtiyaçlarını bildiği için ne kadar istiyorsa o kadar emer. Ve böylece sağlıklı bir içeriğe sahip anne sütüyle obeziteden korunmuş olur. Öbür türlü ek gıdalarda kumanda annededir. anne istediği kadar yedireceği için cocuklar mutlaka obeziteye doğru kayma göstermektedir.''
Kaynak