Tüketiciler Nasıl Kandırır?
Üreticisiyle, satıcısıyla, ithalatçısı ve tüketicisiyle henüz serbest piyasa ekonomisi terbiyesini özümseyememiş bir toplum. Standart üretim, satış sonrası hizmetleri, müşteri memnuniyeti, tüketici hakları ve tüketici bilinci her şey toz-duman.
Tüketiciler kandırılıyor, tüketiciler kandırıyor. Aziz Nesin'lik bir durum ki yaşayanlar biliyor.
Tüketiciler mi nasıl kandırıyor?
-" Faturamı vergi iadesinde kullandım" diyerek üç yıl önce aldığı deri ceketi "Üç ay önce aldım" diye bir yenisiyle değiştirmek isteyerek..
- Sünnet töreni, diploma töreni için lüks bir giysi satın alıp bir gece giydikten sonra bahanelerle para iadesi talebinde bulunarak.
- Satın alınan etleri doğru koşullarda saklamayıp "kokmuş" diye geri vermeye çalışarak.
- Çalışmayan elektronik aletini kendi onarmaya çalıştıktan sonra," Ben hiç dokunmadım" diyerek garanti haklarından yararlanmaya çalışarak.
- Kullanım etiketinde 30 derecede yıkanması gereken bir giysiyi 90 derecede yıkadıktan sonra, "Ben kullanım talimatına uydum ama yine de küçüldü" diyerek.
- Satın aldığı cep telefonunu düşürerek bozduktan sonra, kendi kendine bozuldu diye değiştirmek isteyerek.
- Pazardan aldığı bir giysiyi, mağazadan almış gibi değiştirmek isteyerek.
- Satın alınan bir mayoyu bir sezon kullandıktan sonra "Bir-iki kez giydim ne hale geldi" diyerek üç ay sonra para iade talebinde bulunarak.
- Daha ucuz fiyata satıldığını gördüğü bir ürünü "İstediğim gibi çıkmadı" diye para iadesi talebinde bulunarak.
- "Çalındı" diye bildirdiği kredi kartını en yakın arkadaşının imzasıyla ortak kullanarak.
- Peynirin, sucuğun içinden "Kıl çıktı, tırnak çıktı" diye tazminat isteyerek.
- "Yazdığım şiirler, kargoda kayboldu" diye 100 bin YTL. tazminat isteyerek.
Tüketiciler kandırılıyor, tüketiciler kandırıyor. Aziz Nesin'lik bir durum ki yaşayanlar biliyor.
Tüketiciler mi nasıl kandırıyor?
-" Faturamı vergi iadesinde kullandım" diyerek üç yıl önce aldığı deri ceketi "Üç ay önce aldım" diye bir yenisiyle değiştirmek isteyerek..
- Sünnet töreni, diploma töreni için lüks bir giysi satın alıp bir gece giydikten sonra bahanelerle para iadesi talebinde bulunarak.
- Satın alınan etleri doğru koşullarda saklamayıp "kokmuş" diye geri vermeye çalışarak.
- Çalışmayan elektronik aletini kendi onarmaya çalıştıktan sonra," Ben hiç dokunmadım" diyerek garanti haklarından yararlanmaya çalışarak.
- Kullanım etiketinde 30 derecede yıkanması gereken bir giysiyi 90 derecede yıkadıktan sonra, "Ben kullanım talimatına uydum ama yine de küçüldü" diyerek.
- Satın aldığı cep telefonunu düşürerek bozduktan sonra, kendi kendine bozuldu diye değiştirmek isteyerek.
- Pazardan aldığı bir giysiyi, mağazadan almış gibi değiştirmek isteyerek.
- Satın alınan bir mayoyu bir sezon kullandıktan sonra "Bir-iki kez giydim ne hale geldi" diyerek üç ay sonra para iade talebinde bulunarak.
- Daha ucuz fiyata satıldığını gördüğü bir ürünü "İstediğim gibi çıkmadı" diye para iadesi talebinde bulunarak.
- "Çalındı" diye bildirdiği kredi kartını en yakın arkadaşının imzasıyla ortak kullanarak.
- Peynirin, sucuğun içinden "Kıl çıktı, tırnak çıktı" diye tazminat isteyerek.
- "Yazdığım şiirler, kargoda kayboldu" diye 100 bin YTL. tazminat isteyerek.
