buyrun buyrun köşeme :)

Seni


Seni;
Senin,beni sahiplenmeni.
Yorgun yüreğimi,yüreğine eş seçmeni.

Güne seninle başlayıp ta seninle bitirmeyi,
İklimileri kaybolmuş bir zaman boşluğunda bilinmezliği

Çorak topraklarda susuzluktan kavrulmuş;
Bir başak misali yağmurun gelişini beklemek misali
Yüreğime,yağmur gibi çisilemeni.

Seni;
Benim için; yüreğinin çıkınının dan derlediğin şiirlerini,
Seni özledim derken ki sesinin tınısında ki içtenliğini,

Her doğan günün ''sen''in varlığınla artık bana bir ümid vadetmesini
Ay ın bile her şekil değiştirirken 'az kaldı'diye '
Sabır...diye dile gelişini

Seni;
Hayatımı, gökkuşağı gibi rengarenk edişini.
Kadere inat,hayata inat,
Zafere diye içime direnç getirişini.
Yeniden içimde umut çiçekleri yeşertmeni


Seni,işte bir tek seni
Anlıyorsun değimi?

Seni...
Sadece ben seni istiyorum Rabbimden
Feragat ettim.Senin haricindeki her şeyden.


 
Sen'de kimsin?
Bu bakışı bu gülümseyişi nerden hatırlıyorum ben?
Yanağımdan öptün içimi titrettin
Bu titreyiş
Canım sen mi geldin?
Ben uyuya kalmışım duymadım
Oda siyah gece gibi karanlık
Ne aptalım ben oysa daha nefesinden tanımalıydım
Bebeğim unutmadım nasıl unuturum sen'i
Uyku hali işte
Konuşmuyorsun, küsme, küstün
Dur sevdiceğim yeni geldin ne olursun gitme

Sabahın ışıklarıydı beni uykudan uyandıran
Saçma sapan rüyalardan biriydi bu da
Sen hiçbir zaman gitmezsin nasıl gidebilirsin ki zaten her an bendesin
Belli ki özlemin tırmanışa geçti yine kalbimde
Aklıma ilk mektupta yazdıklarım geliyor;
"Sen'i Sevdiğim Kadar Sen'i Özlemeyi De Seveceğim"
Gün geçtikçe dayanılmaz oluyor
Sesin her an kulağımda resmin karşımda olmasına rağmen
Gönül işte çocuk gibi laf anlamıyor
Ellerinin sıcaklığını sarıldığın anki titreyişini istiyor

Dışarı çıktım,
Yürüyordum adının sonbahar olduğu mevsimde
Yapraklar yerde sevdiğiyle tekrardan sarmaş dolaş olacağı günü bekliyor ve sen'inle yürüyordum bugün
Nasıl oluyor deme yürüyordum işte!
Bir ara yavaşladım, sen karşıma geçtin biraz uzaklaştın
Dur daha fazla uzaklaşma!
Haydi kocaman aç kollarını sana geliyorum canım
Etrafta insanlar bize bakıyor
Umurumda değil!
Bekle canım, sakın bir adım daha geri gitme!
Yaprakları ezmeden geliyorum
Gözlerin vardı karşımda ve sarıldığım anki içimin titreyişi yukardan aşağıya

Bugünümde hep sen varsın tıpkı bundan öncekileri gibi
Sabah düşümde sokakta yanımda şimdide uyuyorsun karşımda
Üşürsün sevdiceğim dur üzerini örteyim

Seni özlüyorum, Seni istiyorum, Seni seviyorum
 
Ey Sevgili Geri Dön Boynumu Bükük Bırakma


Uzun zamandır hasret kaldıM yüzüne ..Muhtacım inan senin tek bi sözüne..



O kadaR özlediM ki Seni .. Sesini kokunu ellerini sıcaklığını Dünyayı kendisinde toplamış deniz mavisi gözlerini .. Sen gittikteN sonra muhtaç kaldım ellerine .. gözlerine .. Sesine .. Bir tek sözüne .. Öyle isterdiM ki sana olan sensizliğimi senin kollarında gidermeyi .. Öyle isterdim ki Tek bir sözü senin ağzından duymayı .. Öyle isterdim ki “Seni SeviyoruM” demeni ..




Yalvarsam ağlasam kapansam dizine .. Döner miyiz yine eski günlere..


Ahh gelemeN için bana .. DönmeN içiN .. Unutmak içiN eski günleri .. Sermez miyim dünyayı ayaklarının altına …YalvarsaM yakarsaM .. Duyar mısın hıçkırıklarımı .. Elimi uzatsaM tekrar tutar mısıN eski günlerdeki gibi .. Sana doya doya Seni SeviyoruM dememe izin verir misiN ? eski günlerdeki gibi .. Seni o kadar özledim ki .. Yine cam kenarındayıM .. Yine bir yıldıza takıldı gözüM .. En parlak ve bana en yakın olan yıldıza .. Her gece penceremden baktığımda hep gökyüzünde olan yıldıza …Ve yine her gece olduğu gibi dilek dilediM yaşlı gözlerimle .. SeniN bana gelmeNi .. Eski günlerdeki gibi olmayı dilediM .. Daha kaç gece dilek tutucam Mavi GözlüM .. Kç gece yalvarıcaM Tanrıya .. Kaç gece daha ıslak gözlerimle penceremin kenarında sabahlıycam .. Kaç gece mavi gözlüM .. Kaç gece .. Söyle buldun mu aradığın aşkı..Söyle…
Hani giderkeN .. Son kez vedalaşırken seninle .. Son kez yaşlı gözlerimle yarı yolda bırakırkeN söylediğiN sözleri hatırladın mı?.. Daha büyük bir aşk arıyoruM demi$tiN .. Senin tahmiN edemiyeceğiN kadar büyük demiştiN..BulduN mu tahmiN edemiyeceğiM kadar büyük aşkı ..
Yoksa yalnız mısın sen yine..BeniM gibi boynu bükük gözü yaşlı tek başına..
Yalnız mısıN sende .. Her gece yıldızlardan dilek diliyor musuN .. Bir kişi için hayatını mahvediyor musuN .. bir yanın eksik mi ?.. AyrılığıN acısını anladıN mı ? .. ÇektiğiM acının çeyreğini yaşadıN mı?
Yine eskisi gibi beraber olsak…Ne olur sanki geçenleri unutsak …Hayat bitse dünya dursa…Ölüm bile olsa biz hiç ayrılmasak..



Eskisi gibi tutşsak elele .. Hissetsem sıcaklığını tenimde .. Geçmişi silsek .. Ne varsa söylenen unutsak her şeyi .. Yeni bir sayfayla başlasak tekrar .. Ve o sayfanın ilk sözü “Seni Seviyorum” olsa … Ne olurdu sanki…Hayat bitene kadar .. Son nefesimizi verirken bile birbirimizin yanında olsak .. O anda bile gözlerimizde aşk aksa..Ölüm bile gelse ruhlarımız hep beraber kalsa ..biz hiç ayrılmasak …



 
Kaç kelime olsun bu yazı ne bilinsin nede bilinmesi var olsun ya da olmasın. Sen hep ol bilinmeyen nedenler bulup uzaklaşma ki insanlardan sevmekten sevilmekten. O okyanusal iklim fırtınaları gizemindeki gözlerin nemlenmesin.

Melekler misali güzelliğindeki kalbin her uzak gidişlerde ağrımasın. Eğer kararırsa bir gün ufkun hatıraları savur eskiler otağına bir sen birde yani hayallerin kalsın orada. Unutma gelecek geçmişten daha iyidir.

geçmiş yaşamış acılarla doludur, gelecek ise henüz yaşanmamış ve senin arzularınla yaşayacağın veyahut yaşamayacağın yağmurlarla dolar. Ama sen istersen değiştirebilirsin geleceği.

Şimdi sen gidiyorsun ya ardına bakmadan ağır ağır kaldırımlarla ritm tutan ayakların sonbaharın rüzgarında savrulan eteklerin ve sararan yapraklar misali uçuşmaya hazır lepiska saçların.

Şimdi ben ağlıyorum ya utanmadan sıkılmadan hıçkıra hıçkıra inleyerek. Deniz misali köpürüyorum ya, ya da kar tanesi misali düşüyorum.

Şimdi güneş ağır ağır batıyor ya bir daha doğmamak üzre. Ufka son kez bakarken ve dağlarla son kez oynaşırken.

Şimdi şehir ağlıyor ya neye ve kime ağladığını anlamadan inleyen dilenciler gibi yanıyor ya katmer katmer İstanbul olma hevesiyle.

Şimdi aşk eski bir yalan oldu ya eski kütüphanelerin tozlu rafları arasında kalmış olan küflenmiş kitapların içerisinde olan.

Şimdi masallar masal olmakta çıktı ya Ya da kan kasvet ayrılık hayasızlık tek gecelik sevişler unutturmaz oldu ya sevdanı.

Ve şimdi unutmak hevesiyle yazıyorum ya bu yazıyı.

Unutamadım ne seni ne gidişini nede sensizliği unutamadım