Aksine, Batı'da kadının örtüsüzlüyündən doğan hal, hayvani duyguların insani duygulara galebe çaldığı, yüksek ahlaki niteliklere sahip olmayan, maneviyattan yoksul, "heveslerinin esiri bir insan" modelini ortaya çıkarmıştır. Batı bilimsel ve teknik yönden gelişerek, bu konuda dünyaya bayraqdarlıq etmiştir. Fakat, maddiyyatdakı öncülüyü, Batı toplumuna manevi saadet ihsan edememiştir. En bariz bir olgu Batıda Aile değerlerinin günden güne aşılanması, sıradan çıkmasıdır. Ve hiç şüphesiz ki, bu olgu doğrudan Batı toplumuna hakim olan açık-saçıklık ilgilidir. Açık-saçıklık içerisinde kaybettikleri iffet, haya, saygı ve merhamet duygusu ile beraber, bu gibi esaslar üzerine bina edilen "Aile" tesisleri de tenezzül etmiş .