okuldaki bakterilerden çocuğunuzu koruyun!!

PeLiNiM

Yeni Üye
Üye
okuldaki bakterilerden çocuğunuzu koruyun!!
Okulların açılması ile değişen hava koşulları ve kapalı ortamlar, virüs ve bakterilerin üremesi için uygun ortam yaratmaktadır. Ancak hastalıklardan korunmak için izole bir yaşam yerine, olabilecek hastalıkları tanımak ve basit önlemler almak faydalı olmaktadır.




Bu dönemde çocukları bekleyen farklı hastalıklar vardır. Bu hastalıklardan biri olan alt solunum yolu enfeksiyonlarından “Pnömoni” (zatürre) çeşitli mikroplarla ortaya çıkabilmektedir. Klinik olarak viral, bakteriyel veya mikoplazmal olanı ayırt etmek güçtür. Genellikle viral pnömonilerde başlangıçta üst solunum yolu enfeksiyonuna ait ateş, nezle, sesin kalınlaşması ve öksürük gibi belirtiler vardır. Kan sayımı ve akciğer filmi sonrası tanı konulur. Tedavisinde antibiotik kullanımı gereksizdir. Yatak istirahatı, buhar, bol sıvı alınması ve ateş düşürücü kullanımı yeterlidir. Ancak çocuğun beslenmesi bozulmuş ise hastaneye yatırılarak oksijen verilmeli ve yeterli sıvı tedavisi sağlanmalıdır.

Bakteriyel Pnömoni’den şüphelenildiğinde etkenin bulunması önemlidir. Çünkü bu tedavinin şeklini belirlemektedir. Balgam ve kan kültürleri alınmalı ve tedavide mutlaka uygun antibiotik verilmelidir.

Mikoplazma Pnömoni’leri okul çağı çocuklarında daha sık görülmektedir. Öksürük bazen 3-4 ay sürebilir. Bunun için tedavisinde antibiotik verilmektedir.

Günümüzde bakteriyel Pnömoni’lerden korunmak için bazı bakteriyel aşılar uygulanmaktadır. Risk gruplarına pnömokok aşısı yapılmalıdır. Karma aşıların yanına 2, 4, 6, ay ve 12 ile 15 ay olmak üzere 4 daz pnömokok aşısı ömür boyu bakteriyel pnömonilere karşı bağışıklık sağlar.

Akut solunum yolu enfeksiyonlarında destekleyici tedavi oldukça önemlidir. Hasta çocuk sıkı giydirilmemeli, ılık bir odada hafif giyinik olmalıdır. Oda sıcaklığı 18-20 derece olmalı ve burun temizliği tuzlu suyla yapılmalıdır. Solunan havanın nemlendirilmesi de yararlıdır. Bu durumda bitkisel çaylar yumuşatıcı olarak verilebilmektedir.

Aileler, çocuklarına sık sık ve uygun süreyle 1 dakika kadar el yıkamayı öğretmelidirler.

Romatizmal ateş

Akut romatizmal ateş, beta hemolitik streptokoka bağlı tonsilit ve farenjit sonrası görülmektedir. En fazla 5-15 yaş arası çocuklarda sık görülmektedir. Klinik olarak enfeksiyondan 2-6 hafta sonra eklem ağrısı, halsizlik ve ateş ortaya çıkmaktadır. Gezici olan eklem ağrıları en çok dizleri tutmaktadır.

Romatizmal ateş, kalp yetmezliğine neden olabilir. Şüphelenilen durumlarda kalp grafisi ve kan testleri istenmelidir. Gelişmiş ülkelerde tamamen ortadan kalkan bir hastalık olmasına karşın ülkemizde halen önemli bir sorun teşkil etmektedir.


Amerikan Hastanesi Pediatri Bölümü
Dr. Arzu Özgeneci​
 
Geri
Üst