Anneme mektup

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Anneme mektup
Sevgili anneciğim,
Ne garip; yeni yeni farkediyorum ki, çocuklari anne olunca çocuklaşiyor anneler... Ve insan, zamanin nasil insafsiz bir öğütücü olduğunu bu rol değişiminde anliyor.
Eminim karnindaki ilk tekmemden, hatta doktorlarin "Bundan sonra ağir kaldirmak yok" müjdesinden beridir iki kişilik yaşiyorsun yaşami... Doğum odasinda bir küçük el saçlarina tutununca değişti herşey ve o el, o saçtan hiç eksik olmasin istedin.
Kimbilir kaç geceyi karyola başuçlarinda derin iç çekişler dinleyip hüzünlenerek uykusuz geçirdin, kaç emzirme seansinda bitkin uyuyakaldin. O gün bugündür hayati, bir toprakla çiçeği kadar ortak üretiyor, tüketiyoruz. Yol boyu, kusurlarini hiç görmedik birbirimizin, yeteneklerimizi abarttik, karşilikli toz kondurmadik üzerimize, kol kanat gerdik... Ben dünyanin en iyi evladiydim, sense tarihin en iyi annesi... Her çiğlikta başucumda biteceğini bilmenin güveniyle büyüdüm. Her derdimde benden çok dertleneceğini bilmenin o bencil alişkanliğiyla ayakta kaldim. Sevginle donandim... Ama sonra birden o korkunç çark devreye girdi ve yaşamin acimasiz kurali işledi:
Büyüdüm... Senin kollarinda "sen" den habersiz, bambaşka bir "ben" çikti ortaya. Bazen o eski "ben"e hiç benzemeyen bir "ben"... Çünkü farkettim ki anlattiğin masallarin yaşamda karşiliği yokmuş. Kizlar bir prens umuduyla kurbağalari öpedursun, ben her yalanda burnumu yokladim. Şaşirdim. Bostandaki danalarin, isirilmiş lahanalarin ve benzeri pastoral ninnilerin modasinin geçtiğini gördüm sokakta... Söyleyemedim sana... "Yaşamin değiştiğini, eski tecrübelerin artik eskisi kadar geçerli olmadiğini" anlatan kitaplari salonun ortasinda açik biraktim, açip okuyasin diye... Her kuşağin o vazgeçilmez ikilemi depreşti yeniden: "Devir de amma değişti" diye yakinirken ben, sen in beni ilginle boğulduğumdan dertlendim. Bir yeri yaralandiğinda "Anam görürse ne kadar üzülür" diye gizlemeye çalişmak küçük bir çocuk için nasil ağir bir yüktür bilir misin? Acindan çok, O'nda yaratacaği aci, acitir canini... Oysa ne çok acilar paylaştik seninle.. Ve ne çok sevinçler yaşadik beraber... Nasil dar günlerde yardima koşup, kaç şenliğine ortak olduk birbirimizin..? Lakin artik kafesten uçma vaktiydi. "Danalarin girdiği bostan"da ayakta kalabilmenin yolu, tek başina kanat çirpmayi öğrenmekten geçiyordu. Yargiladik birbirimizi bir dönem... Sorguladik...
 
Geri
Üst