Araf Zamanı Ne Demektir?

T

TİTAN

Forum Okuru
Araf Zamanı Ne Demektir?
araf zamanı ne demek
araf zamanı ne demektir
araf zamanı ne zaman


Fox tv kanalının yeni başlayan dizisi Araf Zamanı, 3. bölümüyle bu akşam ekranlara gelecek melekler :) Buradan yola çıkarak bilmeyen meleklerimiz ve sayın misafirlerimiz için araf zamanı ne demek açıklamaya çalışacağız..:)


araf-140.jpg



Araf, arfın çoğulu ve yüksek bir yer demektir. A'raf, tefsirlerde Cennet ile Cehennem arasında kurulu olan sur olarak zikredilmektedir. Araf, esasen orta menzil, orta yer demektir.

Burada bulunan şahıslar kimlerdir? Bu soruya verilen birçok cevap vardır. Fakat verilen cevapların hepsi de dirayetle alâkalıdır. Zira hem Araf hem de Araf'ta bulunanlar hakkında Kurân'da zikri geçen hususun dışında herhangi bir rivayet bilmiyoruz. Kurân-ı Kerim'de ise üç ayrı tablo sergilenmekte ve bu arada Araf'taki insanlardan bahsedilmektedir.

Birinci bölümde, Cennet ehlinin Cehennem ehline sorusu yer alıyor. Cennet ehli soruyor: "Biz Rabb'imizin bize vadettiğini gerçek olarak bulduk; siz de Rabb'inizin size vaadettiğini gerçek olarak buldunuz mu?". Bu soruya Cehennem ehli "Evet" diye cevap veriyor

Tam bu esnada aralarından bir münâdi şöyle seslenir: "Allah'ın (cc) laneti zalimlerin üzerine olsun!" (A'raf/44)

İkinci tabloda devreye A'raf ehli giriyor. Cennet ehline bakıp "Selam size" diyorlar Cehennem ehlini gördüklerinde de Ey Rabbimiz! Bizi zalimler topluluğu ile beraber bulundurma!" diyorlar

Üçüncü tabloda ise, Cehennemdekilerin Cennet ehline verilen nimetlerden kendilerine de vermelerini talep ederek "Suyunuzdan veya Allah'ın (cc) size verdiği nimetlerden bizim üzerimize de dökün" diye seslenişleri yer alıyor. Cennet ehlinin verdiği cevap ise şu oluyor: "Allah (cc) bunları kafirlere haram kılmıştır" .(A'raf/50)

Demek oluyor ki Araf ehli, bir yönüyle Cennet ehliyle diğer yönüyle de Cehennem ehliyle münasebet içindeler Her iki tarafı da yakından tanımakta ve bilmekteler

Bu arada bazı sahabeden Araf'ın sıratın şerefeleri ve Araf'takiler de günahı, sevabı müsavi olanlar diğer bazılarından da, bunlar peygamberler, şehitler, âlimler ve âdeta melekleşmiş yüksek ruhlu insanlar olup, ötelerden bakar her iki menzilde olup bitenleri görür ve yukarda bahsi geçen muhavereye iştirak ederler, şeklinde rivayetler var ise de tahkik ehlince şayan-ı kabul görülmemiştir.

Bazılarına göre de, Cennet'e bakıp ümitle dolan, Cehennem'e bakıp korkudan ürperen bu insanlar orada Cennet'e tam ehil hâle gelebilmeleri için bir müddet böyle bir sıkıntı ve iç geçirmeyi tatmaları gereken kimselerdir.

Evet günahkârların bazılarına dünyada çektikleri sıkıntılar keffaret olurken, bazılarına da kabir azabı keffaret olmakta ve onları günahlardan temizlemektedir. Ancak bunlarla temizlenmeyecek durumda olanlar ise ahirette böyle bir temizlenme ameliyesinden geçeceklerdir.

İşte bunlardan bir grup da Cennet ehli Cennet'e girdikten sonra bir müddet kalacak ve Cennet umudu ve Cehennem endişesiyle Araf'ta ömür süreceklerdir. Bu hayat şekli de onlar için bir keffaret ve günahlardan arınma olacaktır. Ve daha sonra da Cenâb-ı Hakk'ın (cc) rahmet ve inayetiyle Cennet'e gireceklerdir

Her şeyin hakikat ve içyüzünü Allah (cc) bildiği gibi, Araf'ı ve Araf'takilerini de ancak Allah bilir..
 
Geri
Üst