Bay Doğruyu Bulmanın 6 Basit Sırrı!
Dr. Brenda Shoshanna
Ayakkabılarınızı nasıl çıkardığınızı hiç düşündünüz mü? Sadece çektiniz mi? Ya her gün bunu yapmaya dikkat etseydiniz? Zen prensiplerine göre, yaptığınız işe gösterdiğiniz küçük bir dikkat kendiniz hakkında bir çok şey öğretebilir ve size daha zengin ve tam bir hayat sunabilir. Bu yüzden Zen kalbinizi açmak, aklınızı berraklaştırmak, kendiniz ve olduğunuz gibi olmakla ilgilidir. Bunlar aynı zamanda aşık olmanın da sırlarıdır.
Eğer bekar olmaktan ve sürekli aynı ilişki sorunlarıyla boğuşmaktan sıkıldıysanız, gerçekte kim olduğunuzu, bir ilişkiden ne beklediğinizi, aklınızı açmanın size gerçek aşkı bulmada ne kadar yardımcı olabileceğini öğrenmenin tam zamanı. Haydi Zen’in ve aşık olma sanatının 6 prensibinden biriyle başlayalım:
Hemen yanınızdaki kişiye bakın
Bekar insanların sürekli doğru insanları aramaları çok yaygındır. Zen etrafta aramayı bırakmanızı ve onun yerine gözlerinizin önündekini görmenizi söylüyor.
Yakınınızdaki bir kimseye bakın, hemen şimdi. Bir arkadaş, potansiyel eş ya da daha fazlası. Onu nasıl kendinizden uzaklaştırdığınızı fark edin. Bunu yapmayı bırakın. İkinizin sadece olduğunuz gibi beraber olmasına izin verin. Bu ilişkiyle ilgili her şeyi olduğu gibi kabul edin.
Aynı şeyi yarın başka biriyle yapın. Yolunuzun her kesiştiğiyle evleneceksiniz demek değil bu. Bu sadece etrafınızdaki insanları nasıl da genelde kaçırdığınızı görmeniz için bir çalışma. Çünkü doğru insanın ortaya çıkmasını beklemekle çok meşgulsünüz. Ama herkesle ne kadar doğru olabilirseniz, günümüzün gerçek olanaklarını o kadar açabilirsiniz.
Etrafta aşkla oynamayı bırakın
Bir çok bekar sevilmediklerinden yakınır. Bunun nedeni çok basit olabilir. O kadar oyun oynuyorlardır ki potansiyel partnerler onların gerçekte nasıl olduklarını anlamıyorlardır.
İlişkilerde hangi rol ve oyunları oynuyorsunuz? Diğerlerinin hangi rolleri alacağını umuyorsunuz? Biraz da şansla gayet yemiz bir yol izlediniz ama soru şu: Karşınızdaki kişiye mi aşık oluyorsunuz, onun oynadığı role mi? Rollerden emin değilseniz ortada biraz daha dolaşın. Başka roller oynayın. Sizin belirlemediğiniz rolleri oynayan birini bulun. Bunun nasıl hissettirdiğini anlayın.
Amaç kendinizle oynadığınız rol arasındaki farkı anlamak. Muhtemelen rol yapmayı bırakıp kendiniz gibi olmaya başlayacaksınız, Zen tipi varoluş biçimi gibi. Ne olduğunuz her zman sevilir ve güzeldir. İşi bozan rollerdir.
Partnerler gelsin, gitsin
Aşkı yaşamaya en önemli engel tutunma eğilimidir. Birbirimizi tutar ve aşkın kendiliğinden ortaya çıkmasını engelleyerek bağlanırız. Zen bizden rahat bırakmamızı istiyor.
Biri hayatınıza girdiğinde girmesine izin verin. Onu olduğu gibi karşılayın. Kısa bir süre içinde olsa beraberinde getirdiklerinin tadını çıkarın.
Gitme zamanı geldiğinde de bırakın gitsin. Gitmesini bir kayıp, terk ya da red durumunu dönüştürmeyin. Gitmesinin sizinle ilgili olmadığını anlayın. Sadece gitme zamanı geldi.
Bunu kendinizle de yapmayı deneyin. Hayatta gel gitler yapmanıza izin verin ve gereksiz zincirlerle bağlı kalmayın. Kendinizi ve diğerlerini ne kadar hissederseniz, o kadar kolay aşık olursunuz.
Bagajlarınızı bırakın
Bir çok insan bütün beklentileri karşılanmazsa aşkın mümkün olmadığını düşünür. Ancak yine bu kişiler bu isteklerin mutluluğa götürmediğini fark ettiklerinde çok şaşırırlar. Aslında, istekler sadece aşka engeldir.
İlişkiler için “olmazsa olmaz” larınız neler? Eğer emin değilseniz, bir liste yapın ve şöyle bir bakın. Bu bagajın sizi bir çok insandan ve olasılıktan uzak tuttuğunu anlayın. Bu bagaj sizi korku dolu, katı ve şu anda sizin için mümkün bir çok şeye de kapalı tutuyor olabilir. Zen sizden bütün isteklerinizden kurtulmanızı istiyor.
Bu isteklerden sadece bir tanesinin bir günlüğüne yok olmasına izin verin. Onsuz nasıl hissettiğinizi fark edin. (Onu her zaman geri alabileceğinizi unutmayın.) Başka bir gün tekrar deneyin. Bunu bir çok kez yaptığınızda şimdi ayrılamaz olduğunuz bir çok şeyin aslında öyle olmadığını göreceksiniz. Bunu ne kadar çok yaparsanız, o kadar mutlu ve hafif hissedecekseniz. Ayrıca, bu açıklık size yeni bir yola başlamak için yeni insanlar, olanaklar ve durumlar sunacak. Bagajlarınızı bırakarak onlara odayı hazırlayacaksınız.
Hediyeler verin
Her ilişkinin esası vermek ve almaktır. Aşıksak bu bir problem değildir. Doal olarak veririz ve karşılığında aldığımız şeyden mutlu oluruz. Eğer aşık olmak için açılmak istiyorsanız, bu düşünceyi uygulayın ve vermeye başlayın.
İlişkilerde nasıl hediyeler verirsiniz? Karşılığında ne almayı umuyorsunuz? Şimdi bir düşünün başka ne verebilirsiniz. Sonra da verin. Bunu her gün yapın. Her gün başka bir şey verin. Mükemmel ya da çok pahalı olmak zorunda değil, maddi bir şey bile olmak zorunda değil. Sadece onun gününe eklenecek bir şey. Sonra bunu farklı insanlarla yapın. Zen bunu sessizce, gürültü yapmadan ve karşılık beklemeden yapmaktır.
Bunu kendinizle de yapın. Sizin nasıl hediyelerden hoşlandığınızı bir saniye için düşünün. Parkta bir yürüyüş, yeni bir ruj almak, sevdiğiniz biriyle zaman geçirmek olabilir. Şimdi her gün kendinize bir hediye verin.
Bu kolay bir çalışma olmasına rağmen, son derece güçlüdür. Bunu her gün yapmak ilişkilerinizi değiştirebilir. Verdiğiniz zaman karşılığını beklemeyin.(bir gülümseme ya da teşekkür bile) Sadece vermek için, beklentisiz, isteksiz. Bu açık cömert fikirliliği yaşarken diğer doğal hediyeler size gelecektir.
Arkadaş edinin
Bir çok insan yanlarında eşleri olsa da yalnız olduklarını söylerler. Bunun nedeni yeterince arkadaş edinmemeleridir. Zen’e göre bir kere kendi sınırlarınıza geldiğinizde ve kendiniz olduğunuz gibi görmeye başladığınızda yalnız olmanız mümkün değildir.
Arkadaş edinin. Kim olduğunuzu anlamaya çalışın. Bütün taraflarınızı kabul edin. Yargılamayı ve içerinizde olup biteni reddetmeyi bırakın. Olduğunuz gibi olun ve içinize bakın.
Eksersizle başlayın. Nefesinize dikkatinizi verin ve ne olup bittiğini fark edin. Bırakın gitsin. Kabul edin ve nefesinize dönün. Nefesten nefese, gürültünün ardında olduğunuz gibi mükemmelsiniz. İlişkilerinizde bu denli doğal olmayı becerebilir misiniz? Sizi olduğunuz gibi kabul eden ve seven insanlarla beraber olmayı mı tercih edersiniz? Hayatınızda ve ilişkilerinizde olumlu değişiklikler yapmak içe bakmanızı gerektirir.
"Kendiniz olduğunuzda, Zen Zen olur. Kendiniz olduğunuzda bütün dünya aşık olur."
alıntı
Ayakkabılarınızı nasıl çıkardığınızı hiç düşündünüz mü? Sadece çektiniz mi? Ya her gün bunu yapmaya dikkat etseydiniz? Zen prensiplerine göre, yaptığınız işe gösterdiğiniz küçük bir dikkat kendiniz hakkında bir çok şey öğretebilir ve size daha zengin ve tam bir hayat sunabilir. Bu yüzden Zen kalbinizi açmak, aklınızı berraklaştırmak, kendiniz ve olduğunuz gibi olmakla ilgilidir. Bunlar aynı zamanda aşık olmanın da sırlarıdır.
Eğer bekar olmaktan ve sürekli aynı ilişki sorunlarıyla boğuşmaktan sıkıldıysanız, gerçekte kim olduğunuzu, bir ilişkiden ne beklediğinizi, aklınızı açmanın size gerçek aşkı bulmada ne kadar yardımcı olabileceğini öğrenmenin tam zamanı. Haydi Zen’in ve aşık olma sanatının 6 prensibinden biriyle başlayalım:
Hemen yanınızdaki kişiye bakın
Bekar insanların sürekli doğru insanları aramaları çok yaygındır. Zen etrafta aramayı bırakmanızı ve onun yerine gözlerinizin önündekini görmenizi söylüyor.
Yakınınızdaki bir kimseye bakın, hemen şimdi. Bir arkadaş, potansiyel eş ya da daha fazlası. Onu nasıl kendinizden uzaklaştırdığınızı fark edin. Bunu yapmayı bırakın. İkinizin sadece olduğunuz gibi beraber olmasına izin verin. Bu ilişkiyle ilgili her şeyi olduğu gibi kabul edin.
Aynı şeyi yarın başka biriyle yapın. Yolunuzun her kesiştiğiyle evleneceksiniz demek değil bu. Bu sadece etrafınızdaki insanları nasıl da genelde kaçırdığınızı görmeniz için bir çalışma. Çünkü doğru insanın ortaya çıkmasını beklemekle çok meşgulsünüz. Ama herkesle ne kadar doğru olabilirseniz, günümüzün gerçek olanaklarını o kadar açabilirsiniz.
Etrafta aşkla oynamayı bırakın
Bir çok bekar sevilmediklerinden yakınır. Bunun nedeni çok basit olabilir. O kadar oyun oynuyorlardır ki potansiyel partnerler onların gerçekte nasıl olduklarını anlamıyorlardır.
İlişkilerde hangi rol ve oyunları oynuyorsunuz? Diğerlerinin hangi rolleri alacağını umuyorsunuz? Biraz da şansla gayet yemiz bir yol izlediniz ama soru şu: Karşınızdaki kişiye mi aşık oluyorsunuz, onun oynadığı role mi? Rollerden emin değilseniz ortada biraz daha dolaşın. Başka roller oynayın. Sizin belirlemediğiniz rolleri oynayan birini bulun. Bunun nasıl hissettirdiğini anlayın.
Amaç kendinizle oynadığınız rol arasındaki farkı anlamak. Muhtemelen rol yapmayı bırakıp kendiniz gibi olmaya başlayacaksınız, Zen tipi varoluş biçimi gibi. Ne olduğunuz her zman sevilir ve güzeldir. İşi bozan rollerdir.
Partnerler gelsin, gitsin
Aşkı yaşamaya en önemli engel tutunma eğilimidir. Birbirimizi tutar ve aşkın kendiliğinden ortaya çıkmasını engelleyerek bağlanırız. Zen bizden rahat bırakmamızı istiyor.
Biri hayatınıza girdiğinde girmesine izin verin. Onu olduğu gibi karşılayın. Kısa bir süre içinde olsa beraberinde getirdiklerinin tadını çıkarın.
Gitme zamanı geldiğinde de bırakın gitsin. Gitmesini bir kayıp, terk ya da red durumunu dönüştürmeyin. Gitmesinin sizinle ilgili olmadığını anlayın. Sadece gitme zamanı geldi.
Bunu kendinizle de yapmayı deneyin. Hayatta gel gitler yapmanıza izin verin ve gereksiz zincirlerle bağlı kalmayın. Kendinizi ve diğerlerini ne kadar hissederseniz, o kadar kolay aşık olursunuz.
Bagajlarınızı bırakın
Bir çok insan bütün beklentileri karşılanmazsa aşkın mümkün olmadığını düşünür. Ancak yine bu kişiler bu isteklerin mutluluğa götürmediğini fark ettiklerinde çok şaşırırlar. Aslında, istekler sadece aşka engeldir.
İlişkiler için “olmazsa olmaz” larınız neler? Eğer emin değilseniz, bir liste yapın ve şöyle bir bakın. Bu bagajın sizi bir çok insandan ve olasılıktan uzak tuttuğunu anlayın. Bu bagaj sizi korku dolu, katı ve şu anda sizin için mümkün bir çok şeye de kapalı tutuyor olabilir. Zen sizden bütün isteklerinizden kurtulmanızı istiyor.
Bu isteklerden sadece bir tanesinin bir günlüğüne yok olmasına izin verin. Onsuz nasıl hissettiğinizi fark edin. (Onu her zaman geri alabileceğinizi unutmayın.) Başka bir gün tekrar deneyin. Bunu bir çok kez yaptığınızda şimdi ayrılamaz olduğunuz bir çok şeyin aslında öyle olmadığını göreceksiniz. Bunu ne kadar çok yaparsanız, o kadar mutlu ve hafif hissedecekseniz. Ayrıca, bu açıklık size yeni bir yola başlamak için yeni insanlar, olanaklar ve durumlar sunacak. Bagajlarınızı bırakarak onlara odayı hazırlayacaksınız.
Hediyeler verin
Her ilişkinin esası vermek ve almaktır. Aşıksak bu bir problem değildir. Doal olarak veririz ve karşılığında aldığımız şeyden mutlu oluruz. Eğer aşık olmak için açılmak istiyorsanız, bu düşünceyi uygulayın ve vermeye başlayın.
İlişkilerde nasıl hediyeler verirsiniz? Karşılığında ne almayı umuyorsunuz? Şimdi bir düşünün başka ne verebilirsiniz. Sonra da verin. Bunu her gün yapın. Her gün başka bir şey verin. Mükemmel ya da çok pahalı olmak zorunda değil, maddi bir şey bile olmak zorunda değil. Sadece onun gününe eklenecek bir şey. Sonra bunu farklı insanlarla yapın. Zen bunu sessizce, gürültü yapmadan ve karşılık beklemeden yapmaktır.
Bunu kendinizle de yapın. Sizin nasıl hediyelerden hoşlandığınızı bir saniye için düşünün. Parkta bir yürüyüş, yeni bir ruj almak, sevdiğiniz biriyle zaman geçirmek olabilir. Şimdi her gün kendinize bir hediye verin.
Bu kolay bir çalışma olmasına rağmen, son derece güçlüdür. Bunu her gün yapmak ilişkilerinizi değiştirebilir. Verdiğiniz zaman karşılığını beklemeyin.(bir gülümseme ya da teşekkür bile) Sadece vermek için, beklentisiz, isteksiz. Bu açık cömert fikirliliği yaşarken diğer doğal hediyeler size gelecektir.
Arkadaş edinin
Bir çok insan yanlarında eşleri olsa da yalnız olduklarını söylerler. Bunun nedeni yeterince arkadaş edinmemeleridir. Zen’e göre bir kere kendi sınırlarınıza geldiğinizde ve kendiniz olduğunuz gibi görmeye başladığınızda yalnız olmanız mümkün değildir.
Arkadaş edinin. Kim olduğunuzu anlamaya çalışın. Bütün taraflarınızı kabul edin. Yargılamayı ve içerinizde olup biteni reddetmeyi bırakın. Olduğunuz gibi olun ve içinize bakın.
Eksersizle başlayın. Nefesinize dikkatinizi verin ve ne olup bittiğini fark edin. Bırakın gitsin. Kabul edin ve nefesinize dönün. Nefesten nefese, gürültünün ardında olduğunuz gibi mükemmelsiniz. İlişkilerinizde bu denli doğal olmayı becerebilir misiniz? Sizi olduğunuz gibi kabul eden ve seven insanlarla beraber olmayı mı tercih edersiniz? Hayatınızda ve ilişkilerinizde olumlu değişiklikler yapmak içe bakmanızı gerektirir.
"Kendiniz olduğunuzda, Zen Zen olur. Kendiniz olduğunuzda bütün dünya aşık olur."
alıntı
