erkeklere neler oluyor?

PeLiNiM

Yeni Üye
Üye
erkeklere neler oluyor?
Erkekleri anlamıyorsanız,davranışlarına anlam veremiyorsanız bu yazı tam size göre.Neler oluyor bu erkeklere :)


Bu adamlara neler oluyor? Biz mi çok fazla şey bekliyoruz? Hayır! Öyle saçma, anormal istekler içinde de değiliz. Sevmek, mutlu bir ilişki yaşamak çoğumuzun istediği ancak çağın hastalığı mıdır nedir, erkeklerin kodları mı değişiyor? Biz hayata tutunmak için mücadele verirken erkekleştik biraz anladık da, bu erkeklerin bu kadar kadınlaşmasına sebep ne? Beyler, size neler oluyor?
Erkeklerin kaprislerinden yanlarına yaklaşılmıyor, bir saçma ruh hali içindeler, yakında gerçekten rolleri değiştiğimize inanmaya başlayacağım. Babalarımıza benzeyen, evin direği olan adamlar sanki evrim geçirdiler. Çoğunda bir küstahlık, bir maymun iştahlılık…

Birazını da biz bozduk, ona da kabulüm ama bunların hamurları da mı bu kadar yumuşaktı?

Kendi deneyimlerim, sizden gelen mektuplar, arkadaşlarımdan, çevremden duyduklarımdan yola çıkarak söylüyorum, ortalık erkek gibi görünen ama ruhları bozulmuş adamlarla kaynıyor. Aman dikkat!

Diyeceksiniz ki, çevredeki kadınlara da göz attın mı, onların da çok sağlam olduğu söylenemez. Tamam! Buna da itirazım yok. Kadınların içinde de çürüme var ama erkeklere oranlarsak, devede kulak kalıyor.

Beylerin şikayet ettiği konular neredeyse aynı, özellikle son yıllarda, kadınların maddiyata çok fazla düştüğü, erkekleri para kaynağı gibi gördükleri en başta gelen konu. Hemen arkasından kıskançlık geliyor. Sevgilisi ya da eşi çok kıskanç oluyor, cep telefonunu karıştırıyor, elektronik postalarını okuyor. Listenin bir alt sırasında ise çok konuşuyor, diğer bir deyişle “vıdı vıdı” yapıyor konusu geliyor. Eh, bunların içinde iki madde dünya var olduğu günden beri yaşanıyor. Eskiden cep telefonu yoktu, ceket üstü saç kontrolü yapılırdı, gömlek yakasında ruj lekesi aranır, parfüm kokuyor mu diye bakılırdı. Kadın, Havva’dan beri konuşuyor, bu da yeni bir durum değil. Bir tek şey kaldı, maddiyat. Günümüz şartlarında bir çok kadının kurnazlık diye düşündüğü ve artık çoğunlukla avucunu yaladığı bir maddi çıkar beklentisi olmadığını söylemiyorum. Onaylamıyorum ama anlayabiliyorum. Eh, elimizde konular belli, kadınların bunları değiştirmesi lazım. Peki, sizi ne yapalım?

Konuştuğu zaman mangalda kül bırakmayan erkekler, iş başa düştüğünde kaçacak delik arıyorlar. Kimsenin sorumluluk almaya niyeti yok. Eskiden kadınına sahip çıkanlar, şimdi kaç kadınla daha yatarım derdindeler. O kadar değişik şikayet konusu var ki, saymakla bitmez.

Kızlar, ben yine de sizi birkaç örneğe karşı uyarayım. Tanıştığınızın ikinci günü, evlenme teklif edenler, sizden çocuk isteyenler, arkanıza en bakmadan kaçacağınız modeller arasında geliyor, bunların çoğu sonradan ruh hastası çıkıyor. Aman ha, güzel sözlere inanıp, hamile falan kalmayın, sonra kendinizi jinekolog koltuğunda kürtaj olurken bulmanız an meselesi oluyor. Bu tipler genellikle sıradan, aklı başında ve efendi duruyorlar. Çoğu okumuş, en azından meslek sahibi, çevresinde sevilen tipler oluyor. Son zamanlarda o kadar çok benzer tip hikayesi duydum ki, listenin en başını onlara verdim.

İkinci sırada özellikle sanal alemde unvan yapmış olanlar var. Kısa zamanda buluşma, kahve randevusu, güzel sözler, size olan aşkını itiraf etmeler, ardından sevişme, belki birkaç görüşme daha ve sonra “puf”…. Sanki hiç öyle biri olmamış, ortadan kayboluyorlar. Bu tiplerin özellikle başka şehirde yaşayan kadınları hedef aldığını gözlemledim. Bu da size bir ipucu olarak dursun.

Üçüncü sırayı, elbette, tatmin olmak bilmez egolarıyla ihanet kuşları alıyor. Her yerde bir sevgili, kaç kadınla daha yatarım diye dolaşanlar, ki bunların artık yüzünde nur kalmadığı için, biraz akıllı kadınlar, bu grubu artık tanıyor. Bu tipin içinde ayrıca tehlike arz edenler ise, kadın parası yiyenler. Ya işleri yok, ya da var ama göstermelik. Sizi kendine aşık ettikten sonra, en zayıf noktanızı yani sevginizi kullanarak, para sızdıranlar. Hemen kaçın!

Bu liste o kadar uzun ki, yazması günler sürebilir. Eskiden bir adamın özelliklerini sıralarken neler derdik, şimdi söylediklerimize bak! Siz yine de ufak göstergeleri atlamayın. Kendinden başkasını düşünmeyen, hastalandığınızda yanınızdan kaçan, sürekli kendi isteklerini öne süren ve sizin ne istediğinizi, bir sıkıntınız olup olmadığını sormayan, sürekli talep eden, vermeyi ve paylaşmayı bilmeyen, kadın gibi davranan, gereksizce alınan, her şeye kavga çıkaran, erkekliği yataktan başka yerde sürdüremeyen, kimliğinizin altında ezilen, sürekli kişilik savaşına giren adamlardan uzak durun. Hayatınıza uyuşturucu kullananları, sevişmek için her şeyi yapacak kadar gözü kara olanları, modern görünüp bağnazlıkta önde duranları, saçınızdan önce göğsünüzü okşayanları sokmayın.

Geriye ne kaldı derseniz, inanın ben de bilmiyorum. Bildiğim, gerçek erkeklerin babalarımızın zamanında son bulduğu. Nesli tükenmekte olan azınlığa denk geldiyseniz, ne mutlu size, yok, hala bir kuru sevgi arıyorsanız, umudunuzu yitirmeyin, dualarım sizinle.

Metroseksüel, heteroseksüel, biseksüel derken, ortalık karıştı. Hala neden bir ilişkiniz olmadığını soran olursa, benim verdiğim cevabı verin: “Kendimden daha erkek bir erkek bulursam, söz alacağım…”

Candan Ünal

Yüksek Topuklar Aşk ve İlişkiler Editörü
 
Geri
Üst