Hz adem ve kan grupları

[İslami Yazar]

Genellikle, evrimci ateistler şu soruları sorarlar , eğer insanlar Hz. Adem ve Hz. Havvadan yaratıldıysa, peki şimdi neden dört kan grubu var? Evvela belirtelim ki, aslına kalırsa ateistlerin inandığı evrim teorisi açısından da ilk önce dört kan grubunun aynı anda var olması mümkün değildir. Çünkü dört kan grubunun aynı anda var olması farklı kan gruplarına sahip kişilerin aniden peyda olması gibi bir şeydir.

Bu da evrim teorisine kökünden aykırıdır. Çünkü evrim teorisine göre canlılarda giden gelişim ve değişim birdenbire yok, uzun yıllar boyunca yavaş yavaş meydana geldi. Evrime göre bugün var olan dört kan grubu aniden ortaya çıkmayıp, tedricen ilk kan grubundan oluşmuş. Benzer şekilde düşünürsek, Adem ve Hz. Havva ilk kan gruplarının taşıyıcıları oldukları için onların soyundan yeni kan gruplarının oluşumu (ateistlerin diliyle desek kan gruplarının evrimi) elbette mümkündür. Aslında konunun bu tür izahı ateistlerin iddiasını susturmak için yeterlidir. Fakat biz daha fazla cevap vermeye çalışalım.

Kan guruplarının evrimi nasıl oluşmuştur?

Hz Adem'le ilgili sorunun cevabını anlamak için önce kan gruplarını belirleyen genetik faktörler hakkında biraz bilgi sahibi olmamız gerekir. Kan grupları sistemler şeklinde incelenmektedir. Her kan grubu sistemi diğer sistemlerden bağımsız olarak çalışır. Tıp alanında, yani hastalık ve tedavi ile ilgili kan grubu uygunsuzluklarında herkesçe bilinen AB0 ve Rh sistemleri çok önemlidir. Tıpta en çok uygulanan AB0 sisteminde kan gruplarını belirleyen iki çeşit antijen vardır: A ve B antijeni. Kırmızı kan hücresinde (eritrosit) bu antigenlerden hiçbiri olmadığı ise 0 (Sıfır) kan grubu denir.

Her insan bu antigenlerden birini annesinden, diğerini ise babasından alır ve iki antijeni sahip olur. Her bireyde bu antigenler aşağıdaki şekillerden biri halinde mevcut olabilir:

Homoziqot (saf) kan grupları: AA, BB, 00

Heteroziqot (melez) kan grupları: A0, B0, AB

Çocuğun kan gurubu anne yada babasınınkine benzemeyebilir. Bazen her ikisine benzer veya her ikisine benzemez. Eğer çocuğun kan grubu anne-babasının kan grubundan ayrılmasaydı o zaman yeryüzünde sadece iki çeşit kan grubu mevcut olacaktı. Tüm insanlar bir erkek ve bir kadından türeyebilirler.

insanlarda kan grubunu belirleyen A ve B antigenleri dominant (üstün) karakterlidir, yani bu antigenler her zaman aktiftirler. Diğer yandan ise 0 antijeni resessiv (non-dominant) huylu, dolayısıyla, dominant antigenle birlesdikçe etkisini kaybediyor. Bunu bir kaç basit örnekle açıklayalım. Diyelim ki, bir çocuk annesinden A antigenini, babasından 0 antigenini almış olsun, bu durumda çocuğun kan grubu A olacaktır, 0 antigeninin kan grubuna etkisi olmayacaktır. Diğer yandan bu çocuklar hem anne, hem de babasından 0 antigenini alırsa, onun kan grubu 0 olacaktır. Son olarak eğer çocuk annesinden A, babasından B antijeni alırsa, bu zaman her iki antijen dominant huylu olduğundan çocuğun kan grubu AB olacak. Anne ve baba çocuklarına sahip oldukları iki antigenden sadece birini geçirirler. selam ve dua ile

 

[İslami Yazar]

Şimdi ise yukarıda verdiğimiz bu bilgiler ışığında iki kişiden 4 kan grubunun çıkıp çıkamayacağı konusunu ele alalım. Farz edelim ki, Hz. Ademin kan grubu A ve iki antijeni A ve 0 olsun. Hz. Havvanın antigenleri B ve 0 olsun, dolayısıyla bu durumda Hz. Havva nın kan grubu B olacaktır. Şimdi Hz. Havva ve Hz. Ademin dört çocuğu olduğunu düşünelim.

Birinci çocuklar hem babadan hem de anadan 0 antigenini almış olsun, demek ki bu çocuğun kan grubu 0 olacaktır.

İkinci çocuk babadan A, anadan 0 antigenini almış olsun, onun kan grubu A olacaktır.

Üçüncü çocuk babadan 0, anadan B antigenini almış olsun, onun kan grubu B olacaktır.

Son olarak, dördüncü çocuk babadan A, anadan B antigenini almış olsun, onun kan grubu ise AB olacak.

Bir ateistin Hz Adem ve Hz Havva'nın çocuklarının çoğalmasına ahlaksızlık deyip alay etmesi aslında ateizmin kendisi açısından çok saçma ve mantıksızdır. Çünkü bunu diyen ateist evvela bilmelidir ki, bir şeye ahlaksızlık diyebilmesi için gerek önceden belirlenmiş temel ahlak kurallarına sahip olmalıdır. Ama mesele şu ki, ateizmde ahlak normlarını belirleyen somut hüküm ve kurallar yoktur. Ateizmde ahlakın hiçbir temeli yoktur. Ateizm insanlara neyin ahlaklı ahlaksız olduğunu söylemez. Her bir ateistin kendi isteklerine göre doğru saydığı özel özgür ahlak düşüncesi var. Örneğin, ateist fizikçi Krauss gibi enseste normal bakan çok ateistlerin olması mümkündür. Veyahut down sendromlu çocukların anne karnında iken öldürülmesini (kürtaj) normal sayan ateist biyolog Dawkins gibi birçok ateistlerin de olması doğaldır.Görüldüğü gibi ateizm bizatihi herhangi ahlaki çerçeveler belirlemez .

 

[İslami Yazar]

Toplumdaki ahlak kurallarını din belirler, bilim ve ateizm de ahlak kuralları yok. Örneğin, din zinayı ahlaksızlık adlandırdığı için bir ateist zinaya ahlaksızlık diyemez. Ensestin ahlaksızlık olduğunu söyleyen din, ateizm de yok. Bilim ise enfestin tıbbi açıdan zararını diyebilir, ama ensestin ahlaksızlık olduğunu söylemez. Örneğin, bilim diyebilir ki, aile üyeleri arası evlilik gelecek nesiller arasında bazı genetik hastalıkları güçlendirebilir. Yani bilim diyorki bunun tıbben zararı var. Ama bilim ensestin niye ahlaksızlık olduğunu açıklayamaz. Bilimin ahlak konusunda diyeceği söz yoktur. Kısaca bilim bunlarla meşgul olmuyor.

Hz Adem ve Hz Havvanın çocuklarının çoğalmasına ensest deyip alay eden ateistler unuturlar ki, kendilerinin inandıkları evrim teorisine göre memeli hayvanların (primatlar) maymunlar ensesten türemişlerdir.

Ateistlerin kendilerinin kabul ettikleri evrim teorisine göre insanın ilk ataları olan kadim primatlar (maymun,şempaze,orangutan ) memeli hayvanlar idi. Peki soruyorum memeli hayvanlar arasında ahlak kurallarına riayet olunuyormu ? Elbette ki hayır. Çünkü hayvanlar aleminde ahlak standartlarını şekillendirecek her hangi mekanizma yoktur. Ona göre de milyon yıllar evvel yaşamış primatların çiftleşmesi sırasında bizim şimdi kabul ettiğimiz ahlak kurallarına riayet olunmasına inanmak absürtlüktür. Ahlak kuralları olmadığı için evrim teorisine göre bu memeli hayvanların çiftleşmesinde kardeş, anne-oğul veya baba-kız gibi ilişkilerin olması doğal ve mümkündür.

 

[İslami Yazar]

İslami açıdan meseleye ele alırsak, şeriat kuralları ilahi hükme bağlıdır. Yani Allahın indirdiği bazı hükümler zamana ve koşullara göre değişebilir. Örneğin , İslama göre domuz eti yemek haramdır, ama zorlama durumunda gerekirse açlıktan ölmemek için domuz eti yenebilir. Yani böyle şartlara göre domuz etinin yenmesi geçici olarak helal sayılır. Hz Adem ve Hz Havvanın da çocuklarının evliliği bunun gibidir. ilk insanların çoğalmasında Allah buna izin vermiş, sonra yasaklamıştır. Din bize kardeş evliliğini yasakladığı için biz bunu haram sayıyoruz.

Ama sadece bilimsel yöntem ve ilkelere dayanarak ensestin neden ahlaksızlık olduğunu kimse kanıtlayamaz. Çünkü bilimin işlevi doğa yasalarını öğrenmektir. Bilim ahlak kurallarını, neyin ahlaklı ahlaksız olduğunu belirleyemez. Selam ve dua ile..