İdrar Yolu TaŞ HastaliĞi

SadmiN

♥ Evli Mutlu Çocuklu ♥
Yönetici
İdrar Yolu TaŞ HastaliĞi
İDRAR YOLU TAŞ HASTALIĞI
İdrar yolu taş hastalığı nedir?
Böbrekten başlayarak idrarın atıldığı son noktaya kadar üriner sistemin herhangi bir yerinde taş oluşmasıdır.

İdrar yolu taş hastalığı hangi yaşlarda ortaya çıkar?
Erken çocuklukluk döneminden başlamak üzere tüm yaş gruplarında idrar yolu taşları görülebilmektedir.

Taş hastalığı tekrar eden bir hastalık mıdır?
İdrar yolu taş hastalığı yapılan çalışmalar ile ortaya konulmuştur ki tekrar edebilen bir hastalıktır. Bir insanın böbreğinde yada idrar yollarında herhangi bir zamanda bir defa taş oluşmuş ise:
  • Aynı yıl içinde yeniden taş oluşma ihtimali : %10
  • Beş yıl içinde yeniden taş oluşma ihtimali : %50 ‘dir.
Bir defa taş oluşmuş ise (bu taşı düşürmüş olsanız bile) bunun tekrar edebileceği hatırdan çıkarılmamalı ve periyodik olarak mutlaka muayene ve kontroller ile hastalığın durumu takip edilmelidir.


İdrar yolu taş hastalığı kimlerde daha sık ortaya çıkar?
-Bayanlara göre 2-3 kat daha fazla olmak üzere erkeklerde

-Tüm dünya ülkelerinde ve tüm iklim koşullarında ortaya çıkmakla birlikte sıcak ve fazla güneş alan coğrafik bölgelerde yaşayanlarda
-Doğuştan böbrek yada idrar kanalında anatomik bozukluğu olanlarda
-Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu geçirenlerde
-Özellikle tek tip diyetle beslenenlerde (kalsiyum ve oksalattan zengin diyet)
-Çeşitli ameliyatlar yada iltihaplar sonrası idrar yollarının herhangi bir bölgesinde darlık gelişen hastalarda
-Ailesinde ve/veya yakın akrabalarında taş hastalığı olanlarda (%25 risk vardır)
-Uzun süreli yatağa bağımlı kalan yatalak hastalarda
-Sedanter yaşamı olanlarda (daha çok masa başı iş yapanlarda)
-Çeşitli ortopedik vücut bozukluklarına bağlı hareket kısıtlılığı olanlarda
-İdrar yolunu daraltacak şekilde prostat büyümesi olanlarda
-Aşırı terleyen şahıslarda
-Sıcak yer yada iklimlerde yaşayanlarda (ülkemizin güney ve güneydoğu bölgesinde yaşayanlarda)
-Yeterli sıvı alamayan yada yeterli idrar çıkaramayan hastalarda
-Çeşitli vücut :):):):)bolizmasını ilgilendiren hastalıkları olanlarda
-Uzun süreli, çeşitli ilaç kullananlarda
-Diyetle aşırı hayvansal protein (özellikle kırmızı et) ve karbonhidrat tüketenlerde
-Çeşitli hormon bozukluklarında (aşırı parathormon düzeyine sahip hastalar gibi)
-Vitamin D :):):):)bolizma bozukluğu olanlarda
-Çeşitli iyonların idrarla aşırı atılımı saptanan hastalarda (kalsiyum, ürik asit gibi)
-Çeşitli sistemik hastalıkların tedavi yada takipleri sırasında (gut yada AIDS hastalığı gibi)
-İdrar yolunda herhangi bir şekilde bir defa taş hastalığı oluşanlarda idrar yolu taş hastalığı daha sık görülmektedir.


İdrar yollarında taş nasıl oluşmaktadır?
Normalde vücuttan atılan idrarın içerisinde çeşitli maddeler belli konsantrasyonlarda bulunmaktadır. Bu maddelerin bir kısmı taş oluşumunu artırmakta, bir kısmı ise azaltmaktadır. İdrar yollarında taş oluşumunu artıran maddelerin yoğunluğu arttığında yahut taş oluşumunu önleyen maddelerin idrarda yoğunlukları azaldığında taş ortaya çıkmaktadır.


Bu maddeler başlangıçta küçük kristaller halinde birbirine tutunurlar. Bu kristal parçaları içinde çeşitli maddelerin çökeltileri bulunmaktadır (kalsiyum, oksalat, ürik asid, sistin gibi). Böbrek içerisindeki küçük havuzcuklarda başlayan bu kristaller daha sonra bir araya gelerek birbirleriyle birleşmekte ve giderek büyüyerek taş haline gelmektedir. Oluşan taş çok daha küçük halde iken böbrek ve idrar yollarından bol idrar ile atılabilmektedir. Atılamadığı bazı durumlarda ise giderek büyüyerek böbrek fonksiyonlarına zarar verebilmektedir.


İdrarda taş oluşumunu sağlayan kristaller nasıl oluşur?

İdrar yollarının herhangi bir bölgesinde darlık varsa idrar rahat akamayacaktır. Durağan, akışkanlığı bozulmuş, birikmeye meyilli idrar içerisinde kristaller birikebilmektedir. İşe yaramayan, ölü doku artıkları yada bakteri hücresi duvarı gibi yapılardan oluşan ve “nükleus” adı verilen maddelerin bulunması da kristalleşmeye yol açacaktır.

İdrar asiditesi oldukça önemlidir. Asiditeyi idrardaki pH ölçülerek bakılmaktadır. Normalden aşırı alkali idrarda kalsiyum ve magnezyum kristalleri çökerek taş oluştururken aşırı asidik idrarda da ürik asit kristalleri çökerek taş oluşturmaktadır.

Vücuttan atılan idrar miktarında azalma olduğunda idrarda yine kristaller oluşmaktadır. Bu yetersiz sıvı alımı ile yada aşırı terleme gibi sıvı kayıpları oluşmaktadır.

İdrarda taş oluşumunu tetikleyen temel faktörler nelerdir?
1. Diyetle birlikte aşırı miktarda aşağıdaki ürünlerin alınması:
- Sodyum : Aşırı tuzlu yiyen, her yemekte elinden tuzluğu düşürmeyenlerde, hazır çorbalarda, hazır sebzelerde, fast-food olarak isimlendirilen ayak üstü atıştırma tarzında yenilen yiyeceklerde (tost, sandiviç, hamburger) yada aşırı tuzdan zengin içeceklerle beslenenlerde (şalgam ve turşu suyu gibi)
  • Oksalat : Kola, ıspanak, pancar, kakao tozu, çikolata, yeşil yapraklı bitkiler, çerez ürünleri (özellikle fıstık), koyu çay, aşırı çay ve aşırı kahve alışkanlığı olanlarda
  • Kalsiyum : Süt, yoğurt, peynir ve dondurma gibi tüm süt ürünleri, fasulye, sardalya, çikolata, brokoli ve beyaz ekmek gibi kalsiyumdan zengin diyetle aşırı ve sürekli beslenenlerde
  • Karbonhidrat : Aşırı un ve unlu mamulleri tüketenlerde taş hastalığı oluşumu çok daha kolay olmaktadır.


2. Yetersiz sıvı alanlarda : Günlük sıvı alımı (su, çay, çorba, ayran vs. içecekler) 1-1,5 lt’nin altında olanlarda taş daha sık oluşmaktadır.

3. Yetersiz miktarda diyette turunçgil tüketimi: Portakal, limon, mandalina gibi turunçgilleri az tüketenlerde yada hiç tüketmeyenlerde taş daha kolay meydana gelmektedir. Bu ürünlerin içlerinde bulunan “sitrat” isimli madde, taş oluşumunu azaltmaktadır. Buna karşın yapılan çalışmalar göstermiştir ki; greyfurt suyunu aşırı tüketenlerde taş oluşma riski artmaktadır.

4. Güneş ışınları: Aşırı derecede güneş ışınlarına maruz kalma durumu da idrarda kristallerin oluşmasına zemin hazırlamaktadır.

İdrar yollarında taşlar niçin oluşur?
  1. Çevresel faktörler sonucu: Özellikle güneş ışığına fazla maruz kalanlarda, sıcak iklimde yaşayanlarda idrar yolu taşları oluşmaktadır.
  1. Diyet: Diyetle birlikte aşırı sodyum (tuz), oksalat (kola, yeşil yapraklı bitkiler, çerez, koyu çay ve aşırı kahve), kalsiyum (aşırı derecede süt ve süt mamülleri) alanlarda taş oluşmaktadır. Buna karşın diyetle az miktarda turunçgillerin (portakal, limon, mandalina) alınması da taş oluşumu riskini artırmaktadır.
  1. İdrarla aşırı kalsiyum atılımı: Bazı hastalar idrarla birlikte aşırı miktarda kalsiyum atarlar. Barsaklardan kalsiyum emiliminin artışı idrarla atılımını da kolaylaştıracaktır. Buna ilaveten kana aşırı kalsiyum salgılatan ve boyunda yerleşik olan paratiroid bezinin aşırı çalışması (hiperparatiroidi) yada böbreklerden kaynaklanan aşırı kalsiyum atılımı sonucu da idrara aşırı kalsiyum geçmektedir.
  1. İdrarla aşırı ürik asit atılımı: Gut yada kanser kemoterapisi gören hastalarda aşırı protein yıkımı sonrasında idrarla ürik asit atılımı artmakta ve bu grup bireylerde idrar yolu taşları görülmektedir.
  1. İdrarla aşırı oksalat atılımı: Genellikle oksalattan zengin diyetle beslenenlerde idrarla atılan oksalat artmakta bu da taş oluşumunu sağlamaktadır.
  1. İdrarla aşırı sistin atılımı olanlarda: Sistin bir protein :):):):)bolizması ürünüdür. İdrarla aşırı sistin atılımı görülenlerde de sistin taşları oluşmaktadır.
  1. İdrarda yetersiz sitrat bulunması: Sitrat taş oluşumunu önleyen bir maddedir. Turunçgillerin içerisinde bol miktarda bulunur. İdrarda yetersiz miktarda sitrat bulunduğunda taş oluşum riski artmaktadır.
  1. Tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu: Sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu olanlarda taş hastalığı daha sık oluşmaktadır.
  1. Doğuştan görülen bozukluklar: İdrar kanalının doğuştan tıkanıklıklarında, idrar akımının zayıfladığı durumlarda daha sık taş oluşmaktadır.
  1. Sonradan oluşan ve çeşitli nedenlere bağlı oluşan bozukluklarda: Prostat büyümesi, idrar kanalının herhangi bir yerinde darlık yada tıkanıklık gibi sonradan oluşan bozukluklarda da taş oluşum ihtimali yüksektir.
Taş oluşumunu önleyen maddeler nelerdir?
- Sitrat
  • Magnezyum
  • Pirofosfat
  • Glikozaminoglikanlar
  • Tamm-Horsfall proteinleri
  • Nefrokalsin


Hangi hastalarda, oluşan taşların yeniden tekrar etme riski yüksektir?

- Daha önceden taş hastalığı olanlarda: Herhangi bir şekilde taş düşüren, taş kırdıran veya taş yüzünden ameliyat olanlarda yeniden taş tekrar etme riski yüksektir).
  • Birden fazla sayıda taşı olanlarda: İdrar yollarında oluşan taş sayısı ne kadar fazla ise yeniden taş oluşma riski de o kadar yüksek olacaktır.
  • Erken yaşta taş görülenlerde : İdrar yollarında oluşan taş ne kadar erken yaşta oluşursa bundan sonra tekrar etme riski de o kadar yüksek olacaktır.
  • Ailesinde idrar yolu taş hastalığı olanlarda: Anne, baba, kardeş gibi öncelikli akrabalar başta olmak üzere akrabalarında taş hastalığı olanlarda idrar yolu taş hastalığı daha sık görülecektir.
  • Çeşitli tıbbi hastalığı bulunanlarda: Gut, paratiroid bezi bozuklukları, kanser kemoterapisi gibi bir dizi hastalığı bulunanlarda daha sık taş görülecektir.


Taşların kimyasal içerikleri nelerdir?
  1. <LI class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; LINE-HEIGHT: 150%; mso-list: l9 level1 lfo11; tab-stops: list 36.0pt; mso-margin-top-alt: auto; mso-margin-bottom-alt: auto">Kalsiyum oksalat ve kalsiyum fosfat : %73 <LI class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; LINE-HEIGHT: 150%; mso-list: l9 level1 lfo11; tab-stops: list 36.0pt; mso-margin-top-alt: auto; mso-margin-bottom-alt: auto">Strüvit (iltihaplar sonrası oluşan taş): %15 <LI class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; LINE-HEIGHT: 150%; mso-list: l9 level1 lfo11; tab-stops: list 36.0pt; mso-margin-top-alt: auto; mso-margin-bottom-alt: auto">Ürik asit : % 8 <LI class=MsoNormal style="MARGIN: 0cm 0cm 0pt; LINE-HEIGHT: 150%; mso-list: l9 level1 lfo11; tab-stops: list 36.0pt; mso-margin-top-alt: auto; mso-margin-bottom-alt: auto">Sistin : % 3
  2. Diğer taşlar : % 1
Taş hastalığının belirtileri nelerdir?
Ağrı: Bulunduğu yere göre değişen özelliklerde ağrı oluşmaktadır. Genellikle boşluk olarak adlandırılan, kaburgaların altından başlayıp sırttan öne, kasıklara doğru vuran şiddetli ağrı şeklindedir. Daha çok sancı şeklinde olup hastayı kıvrandıracak kadar şiddetlidir. Doğum yapmış bayanlar ağrının “doğum sancısından daha kötü bir sancı” olarak tarif etmektedirler. Ani başlangıç gösterir ve hasta rahatlamak için sürekli bir pozisyon arar durumdadır.

Bulantı ve kusma: Ağrıyla birlikte böbrekler ile barsaklar arasında bulunan refleks sistem uyarılmakta ve buna bağlı olarak çoğunlukla bulantı, bazen de kusma görülmektedir.


İdrarda kanama yada renk koyulaşması: Bu bazen hastanın idrarının koyu kırmızı, kan şeklinde olabileceği gibi bazen de yalnızca hastanın her zamanki idrarından daha koyu renkli bir idrar çıkarması şeklinde olabilir.


İdrar yolları şikayetleri: İdrar yaparken yanma, sızlama, sık idrara çıkma, gece idrara gitmek için uyanma, acil idrara çıkma, tuvalete gidince az idrar yapma yada hiç idrar yapamama gibi idrar yolu şikayetleri olabilmektedir. Taş hastalığına çoğunlukla idrar yolu iltihapları da birliktelik göstermektedir.


Halsizlik, bitkinlik, yorgunluk, uykusuzluk: Bunlar çoğunlukla hastanın çektiği şiddetli ağrı sonucu oluşmaktadır.

Unutulmamalıdır ki; böbrek ve idrar yolu taşlarının bir bölümü tamamen hiçbir belirti vermeksizin bulunmakta ve zamanla böbrek fonksiyon kaybına yol açmaktadırlar.


İdrar yolu taş hastalığının teşhisinde hangi laboratuar yöntemler kullanılmaktadır?
İdrar yolu taş hastalığının teşhisinde rutin idrar analizi oldukça önemli bilgi vermektedir. İdrarda mikroskop altında kan hücreleri “eritrositlerin” görülmesi anlamlıdır. Yine taşa eşlik eden iltihap olup olmadığı da yine rutin idrar analizi yada idrar kültürü ile ortaya çıkarılabilmektedir.


Taş hastalığının oluşma sebeplerini araştırmada hastalardan 24 saat boyunca idrarlarını biriktirmeleri istenmektedir. Bu idrarda çeşitli parametrelere bakılmaktadır.
Kanda bakılan biyokimyasal tetkikler ile taş hastalığının oluşum sebepleri hakkında önemli bilgi edinilmektedir.


Damardan alınan kanda taş hastalığını araştırmak için hangi parametrelere bakılmaktadır?
Bu maksatla damardan alınan kanda;
  • üre, kreatinin
  • sodyum, potasyum, kalsiyum
  • klor, fosfor, magnezyum, ürik asit
  • parathormon
  • vitamin D2 ve vitamin D3 düzeylerine bakılmaktadır.


24 saatlik idrar niçin biriktirilmektedir?
İdrar yolu taş hastalığının sebebinin araştırılması için gerekli bir yöntemdir.


24 saatlik idrar nerede, nasıl, hangi kapta biriktirilmektedir?
Doktor istem kağıdı ile bunun için laboratuara başvurduğunuzda size idrar biriktirme kabı verilecektir. Sabah uyandığınızda ilk idrarınızı tuvalete yaptıktan sonra gün içindeki tüm idrarlarınızı bu kabın içine yapmanız gerekmektedir. Ertesi sabah uyandığınızda ise ilk idrarınızı bu kabın içine yaparak en kısa sürede laboratuara ulaştırmanız gerekmektedir. Gün içerisinde biriktirmiş olduğunuz idrarlarınızı +4 derecede saklamanız ideal olanıdır.


24 saatlik idrarda idrar yolu taş hastalığının araştırılmasında hangi parametreler değerlendirilmektedir?
24 saatlik idrar miktarı, sodyum, kalsiyum, ürik asit, sitrat, oksalat gibi çeşitli parametrelere bakılmaktadır.


İdrar yolu taş hastalığının araştırılmasında hangi radyolojik yöntemler kullanılmaktadır?

Bu maksatla direkt üriner sistem grafisi, ultrasonografi, “renkli film” olarak halk arasında bilinen kontrast madde aracılığı ile çekilen IVP (intravenöz piyelografi), bilgisayarlı tomografi yada retrograde ürografi gibi çok çeşitli radyolojik yöntemler kullanılarak böbrek yada idrar yollarındaki taş görüntülenmeye çalışılmaktadır.


İdrar yolu taş hastalığının tedavisi nedir?
-Yeni taş oluşumunu önlemek
-Oluşan taşları ilaçla tedavi etmek
-İlaçla atılamayan taşlar için ameliyat uygulamak
-Yaşam alışkanlıklarını değiştirmek (bol su içmek, spor yapmak, az tuzlu yemek, sınırlı kalsiyumdan zengin yiyeceklerle beslenmek)


Yeni taş oluşumunu önlemenin olmazsa olmaz şartları ?
  1. Taş hastalığı tekrar edebilen bir hastalıktır. Bir defa taş oluştu ise 5 yıl içinde %50 ihtimalle yine oluşacaktır. Bu yüzden idrarla ilgili en ufak bir şikayet yada şüpheniz olduğunda hemen, hiçbir şikayetiniz olmasa bile en geç 6 ayda bir mutlaka ürologunuzla görüşünüz.
  1. Bol egzersiz ve hareketli bir yaşam stili benimseyiniz. Akşama kadar masa başında, akşam evde oturarak sürdürdüğünüz yaşam taşların yeniden oluşması için çıkarılmış açık davetiyedir.
  1. Bol bol su içiniz. Günlük yaklaşık olarak 3 litreye yakın su içmeye çalışınız. Unutmayınız ki; sudan ucuz, kolay, zahmetsiz ve masrafsız başka bir ilaç yoktur. Su’dan sebeplerle su içmeyi sakın ihmal etmeyiniz.
  1. Güneş ışınlarına aşırı maruz kalmayınız. Bu nedenle özellikle yaz aylarında öğlen saatlerinde direk güneşle temas edecek şekilde açık alanlarda dolaşmayınız, aşırı sıcakta terlemeyiniz.
  1. Yemeklerinize ne kadar az tuz katarsanız o kadar taş oluşum riskini de azaltabilirsiniz. Bu nedenle sofranızda tuzluk bulundurmayınız, tuzlu gıda ve içeceklerden uzak durunuz (tuzlu çerez, cips, turşu ve şalgam suyu gibi).
  1. Kola güçlü bir oksalat kaynağıdır. Oksalat ise taş oluşumunu sağlayan öncül bir maddedir. Bu nedenle koladan uzak durunuz.
  1. Koyu çay ve aşırı kahve içmeyiniz. Bunlar da taş oluşturmaktadır.
  1. Tekrarlayan idrar yolu iltihaplarınız varsa mutlaka ürologla görüşüp tedavi ettiriniz. Zira tekrarlayan iltihaplar taş oluşumuna zemin hazırlamaktadır.
  1. Ailenizden herhangi bir bireyde idrar yollarında taş saptandı ise şikayetiniz olmasa da kendiniz kontrol ettirmeniz faydalı olacaktır.
  1. Kalsiyumdan zengin gıdaları aşırı tüketmeyiniz (Süt, yoğurt, peynir ve dondurma gibi tüm süt ürünleri, fasulye, sardalya, çikolata, brokoli ve beyaz ekmek).
  1. Oksalattan zengin gıdaları aşırı tüketmeyiniz (Kola, ıspanak, pancar, kakao tozu, çikolata, yeşil yapraklı bitkiler, çerez ürünleri (özellikle fıstık), koyu çay ve aşırı kahve)
  1. Diyetle birlikte turunçgilleri aşırı olmamak kaydıyla almaya çalışınız (portakal, limon, mandalina gibi).
  1. Hazır sebze ve çorbalar, hazır yemekler, fast-food ürünleri (sandiviç, tost, hamburger, peynirli pizza vs.) gibi hazır ürünlerden uzak durunuz.
  1. Kırmızı et tüketimini orta derecede sınırlayınız asla aşırı derecede tüketmeyiniz.
  1. Balık ve balık yağı ürünlerini hiç olmazsa haftada bir defa tüketiniz.
  1. Bu önerileri mutlaka dikkate alınız, aksi takdirde, bir ömür boyu idrar yolu taşları konusunda uzmanlaşacak kadar uğraşıp duracağınızı unutmayınız.
Taş hastalıkları tedavisinde kullanılan ilaçlar nelerdir?
1. Ağrı kesiciler: Taşa bağlı oluşan şiddetli ağrının azaltılması ve hastanın rahatlatılmasında oldukça önemlidirler. Dozunu mutlaka bir ürologun ayarlamasında fayda vardır çünkü bazı ilaçlar ağrıyı azaltırken mevcut taşın atılmasını da engelleyebilmektedirler.

2. Antibiyotikler: Özellikle tekrarlayan idrar yolu iltihabı olanlarda yeni taş oluşumunu azaltmak için kullanılmaktadır.

3. İdrar söktürücüler (diüretikler): İdrarla aşırı kalsiyum atılımına bağlı oluşan taşların tedavisinde kullanılmaktadırlar.

4. Potasyum sitrat: Özellikle idrarında sitrat düzeyi düşük olan hastalar olmak üzere bir çok taş hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır. Sitrat yönünden portakal ve limon suyu oldukça zengin içeceklerdir.

5. Penisilamin, sodyum selüloz fosfat, allopurinol gibi ilaçlar da kullanılmaktadır.


Taş kırma (ESWL) nedir?
ESWL, Ekstrakorporeal shock wave lithotripsi’nin açılımı olup vücut dışından verilen şok dalgaları ile idrar yollarındaki taşların kırılması işlemidir. Bu işlem idrar yollarındaki taşın atılmasında kullanılan ameliyatsız çözümdür. 1980 yılından beri güvenle kullanılmakta olup dünya üzerinde her yıl binlerce insan bu yöntemle taşlarından kurtulmaktadır.


Taş kırma kararı verirken hangi parametreler dikkate alınmaktadır?
- Taşın büyüklüğü : İdrar kanalına düşen bir taşın düşme ihtimalini taşın büyüklüğü belirlemektedir (4mm’den küçük bir taşın kendiliğinden düşme ihtimali: %85, 4-5mm’lik bir taşın kendiliğinden düşme ihtimali: %50, 5mm’den büyük bir taşın kendiliğinden düşme ihtimali: %10)
  • Taşın yeri: Saptandığı andan itibaren bir taş idrar kanalının ne kadar son bölümüne yani mesaneye yakın ise düşme ihtimali o kadar fazla, böbreğe ne kadar yakın ise düşme ihtimali o kadar azdır.
  • Taşın sayısı
  • Böbrek fonksiyonları
  • Böbrek ve idrar kanalının anatomik özellikleri
  • Hastanın ağrı durumu
  • Hastanın beklentileri
  • Hastanın eşlik eden diğer hastalıkları


Hangi taşlar, taş kırma tedavisi için uygundur?
Böbreklerde bulunan ve 5 mm’den büyük olan taşlar kendiliğinden düşmez yada çok zor düşecek olarak kabul edilmektedir.


Böbrekte bulunan ve 5-20 mm arası taşlara taş kırma tedavisi uygulanmakla birlikte kesin bir kural yoktur çünkü aynı zamanda taşın böbrekteki yeri, yaptığı tahribatın derecesi, taşın kalma süresi gibi pek çok parametreye bakılarak karar verilmektedir.

Üst idrar kanalına (üreter) düşen veya orada yerleşen taşlar için ise yine kural olmamakla birlikte 10 mm’ye kadar olanlarda taş kırma denenebilmektedir.

Hangi taşlar kolay kırılır?
Kolaylık yada zorluk taşın kimyasal içeriğine göre değişmektedir. Taşlar kimyasal içeriklerine göre koyla ve zor kırılan taşlar olarak 2 grupta değerlendirilebilir:
  1. Kolay kırılan taşlar: Kalsiyum oksalat dihidrat, Ürik asit, Strüvit
  1. Zor kırılan taşlar: Sistin, Kalsiyum fosfat (Brushit), Kalsiyum oksalat monohidrat
Taş kırma hangi durumlarda başarısızdır?
- Kullanılan cihazın gücü yeterli olmadığında
  • Taş tanısı konulduktan sonra uzun müddet geçmesi durumunda
  • Taş 20 mm’den daha büyük olduğunda
  • Taş sayısı çok olduğunda
  • Zor kırılan sistin taşı varlığında
  • Taş ile birlikte idrar kanalı yada yollarında darlık, tıkanıklık olduğu durumlarda


Taş kırma tedavisinin böbrek üzerine bir zararı var mıdır?
Taş kırma aletinin çıktığından bu yana 26 yıl boyunca, milyonlarca insan üzerinde yapılan uygululamalar ve binlerce üroloji merkezinden elde edilen tüm tıbbi veriler ışığında böbrek üzerinde ciddi ve kalıcı bir zarar vermediğini rahatlıkla söyleyebiliriz.


Taş kırma tedavisi sırasında ve sonrasında nadir de olsa hangi problemler olabilir?
- Ağrı
  • İdrar yolu iltihabı
  • Dökülen taşların idrar kanalını tıkaması
Bunun dışında tansiyon yüksekliği, kanama gibi problemle oldukça nadir görülmektedir.


Normal filmlerde görülmeyen taşlara, taş kırma tedavisi uygulanabilir mi?
Taşların %90’a yakını normal filmlerde gözükürler. Buna rağmen kalan bölümü normal filmlerde gözükmediği için taş kırma aleti taşa odaklanamayabilir. Bu noktada taş kırma aletinin özellikleri önem arz etmektedir. İyi bir taş kırma makinası ile çabuk ve etkili tedavi sağlanabilir. İyi özelliklerdeki bir taş kırma cihazına rağmen görünemeyen taşları ultrasound eşliğinde kıran özel cihazlar da bulunmaktadır
 
Geri
Üst