Çikolata iyileştirir
1800ler’de doktorlar, hastalarına kalp kırıklığının tedavisi olarak çikolata önerirlermiş. Bunun, acılarını dindireceğini ve ayrılık acılarını yatıştıracağını söylerlermiş.
Ulusal bir gün ilan edildi
İngiltere kralı Henry VII, 14 Şubat’ı ulusal bir gün ilan edene kadar Sevgililer Günü ulusal değildi. Günümüzde ise Sevgililer Günü, bütün dünyada kutlanıyor.
Sevgililer Günü’nün kökeni
Sevgililer Günü’nün pek çok farklı hikayesi olsa da biz size Claudius’un içinde olduğu hikayeyi anlatacağız. Claudius, savaş zamanı erkeklerin evlenmelerine karşıymış ve bunu yasaklamış çünkü bekar erkeklerin daha iyi savaştıklarına inanıyormuş. Fakat Piskopos Valentine Claudius’un bu yasağına karşı gelmiş ve çiftleri gizli gizli evlendirmiş. Bu suçundan dolayı da hapse atılmış ve 14 Şubat günü idam edilmiş ama piskopos ölmeden önce bir aşk mektubu yazmış ve bu mektubu şu sözcüklerle imzalamış; ‘’Sizden, Valentine.’’
Kırmızı güller
Kırmızı güller aşk ve sevginin ulusal sembolleridirler. Bunun nedeni tanrıça Venüs’ün en sevdiği çiçeğin gül olması olabilir. Nedeni ne olursa olsun Sevgililer Günü’nde en çok satılan çiçek kırmızı güldür.
Sevgililer Günü öpücüğü
2011 yılının Sevgililer Günü’nde, Tayland’da 14 çift, en uzun öpücük için yarıştılar. Bu yarışmanın kuralları, yarışmacıların uyumalarının, oturmalarının, birbirlerinden ayrılmalarının yasak olmasıydı. Yarışmanın 30. dakikasında bir kişi bayıldı! Kazanan çift ise 46 saat 24 dakika boyunca öpüşerek ödülleri olan pırlanta yüzüğü, 3,200 doları ve en uzun öpüşme rekorunu kazandılar.
XX
Türkiye’de olmasa da dünyada bu iki ‘’x’’in bir araya gelmesi öpücük anlamına geliyor. Peki, bu nasıl ortaya çıkmış? Bir inanışa göre bu alışkanlık ortaçağda, bir şahitin önünde ismini yazamayan insanlar tarafından kazanılmış. Mektubu yazan bir X atar ve bu X’in üzerini öperek mektubun gizliliğini belirtirmiş.
Ortaçağda Sevgililer Günü
Ortaçağ zamanında, gelecekte sahip olacakları kocalarını rüyalarında görmek isteyen genç kızlar, Sevgililer Günü’nde garip şeyler yerlermiş. Bunun dışında, kadınlar ve erkekler bir kaseden isimleri çekerlermiş ve çektikleri isim sevgilileri olurmuş. Çektikleri bu ismi daha sonra elbise kollarına takarlarmış. ‘’Aşkımı kolumda taşıyorum’’ deyimi de buradan geliyormuş.
