Aytaç'ı mübarek günde şehit ettiler

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
Aytaç'ı mübarek günde şehit ettiler

VATAN ŞEHİTLERİ - Binlerce şehidin binlerce gazinin ve 15 yıldır ağlayan Türkiye'nin öyküsü - II
Osman SERTOĞLU Hainler, Aytaç Ermiş'e Ramazan Bayramı'nda nöbet tutarken kurşun sıktı. Ailesi, bayram telefonunu beklerken, acı haberi aldı.

Aytaç Ermiş henüz 20 yaşında, gencecik bir fidan. Vatan ve millet sevgisiyle büyüdü hep. Askere çağrıldığında mutluluktan havaya uçuyordu. Artık vatan borcunu ödeme sırası kendisine gelmişti. Ve bu borcunu da kanının son damlasına kadar ödemeye hazırdı. Acemi birliğinden sonra kuralar çekildi. Aytaç Ermiş, Jandarma Komando Er olarak Şırnak'a göreve gitti. Gururla uğurlandı Aytaç. Ve yine gururla geri döndü. O, artık şehitti.

BAYRAM'DA KIYDILAR AYTACIMA

Emine Ermiş, Türkiye'deki binlerce şehit annesinden biri. Hani derler ya, "Ateş düştüğü yeri yakar". Ne kadar doğru bir söz. Binlerce şehide ve gaziye rağmen APO'yu ipten kurtaranlar, Emine hanımın ana yüreğindeki acıyı birazcık hissedebilseydi, belki imza atarken yüzleri kızarır elleri titrerdi. Ağlamaktan gözleri kan toplamış Emine hanım karşımda duruyor, içim burkuluyor, konuşmaya çalışıyorum. Ve titreyen bir sesle soruyorum. "Ne zaman ve nerede şehit oldu". Emine hanım önce duraksıyor, belli ki konuşacak halde değil. Sonra derin bir nefes alıyor ve başlıyor anlatmaya.

"Bayramın üçüncü günüydü, içimde tarifsiz bir sıkıntı vardı. Oğlumdan üç gün boyunca bayram telefonunu bekledim. Bayramın üçüncü günüydü. 22 Şubat 1996. Oğlum 4-6 nöbetini alıyor ve saat altıya 10 kala, Aytaç'ım
nöbet başında şehit oluyor. Ertesi gün sabah kapımızın önüne askerler geldi ve oğlunuz şehit oldu dediler. Haberi bayram günü aldık. Dünyamız karardı. Evde herkes fenalık geçirdi. Bana oğlumun; Anne nasılsın, bayramın mübarek olsun demesini isterdim. Herkes gezmeye eğlenmeye gitti bayramda biz ağladık. Artık bayramımız yok, o günden sonra her bayram acımız katlanıyor, içimiz kan ağlıyor."

ODASINI HERGÜN TEMİZLİYORUM

Emine hanımla birlikte ağlıyorum. Sormuyorum hiç birşey. O içini çeyrek anlatmaya devam ediyor:

"Oğlumun odasını hergün, sanki hiç ölmemiş gibi temizliyorum. Oğlumla konuşuyorum. Ben ve babası oğlumun odasına girip, oğlumuzla dertleşiyoruz. Biz, adeta normalmiş gibi davranıyoruz. Herkes televizyon izlerken, ben oğlumun yüzünü, fotoğrafını okşuyorum. Gece kalkıp fotoğrafına bakıyorum. Sanki üzeri açılmış örteyim diye ama dönüp baktığımda, oğlumun fotoğrafıyla karşılaşıyorum. Bu üzüntü yedi bitirdi beni. Akşam yatarken oğluma iyi geceler oğlum, yerinde rahat ve huzurlu uyu diyorum ".

NİŞANLISI DA ÖLDÜ ADETA

Her genç gibi Jandarma Komando Aytaç Ermiş'in de geleceğe dönük hayalleri vardı. Evlenip yuva kurmak, sevdiği kızla bir ömür geçirmek. Ama kısmet olmadı Aytaç'a. "Oğlumun sevip nişanlandığı bir kız vardı. Aytaç'ıma bir çakmak hediye etmişti. Oğlum o çakmağı yanından hiç ayırmazdı. Öldüğünde üzerinden çıktı. Oğlumun şehit olmasını nişanlısı, uzun bir süre kabul edemedi. Bana telefon edip; Anneciğim Aytaç'la görüşebilir miyim derdi. Defalarca böyle telefonla aradı".

"Oğlum şehit olacağını hissetmişti" diyen anne Emine hanım o anı bakın nasıl anlatıyor:

"Aytaç'ım askere gittiğinde benim l yaşında kızım vardı. Kardeşi, abisinin boynunda olan künyesini aldı ve bende kalsın dedi. Oğlum; Ben şehit olduğumda, bu künyeyi zaten sana getirecekler dedi. Ben o zaman oğlumun boynuna sarıldım. Böyle konuşma ve yakıştırma dedim. Oğlum; Anne şehit olmak güzel bir duygudur. Herkesin eline düşmez, ben vatanım ve milletim için şehit olursam ne mutlu bana, seni şehit anası yapacağım dedi"

VE AYTACIN SON SÖZLERİ

Anne Emine Ermiş, oğluyla yaptığı son konuşmayı anlatırken, o anı sanki bir daha yaşıyor:

"Telefon açtı. Anneciğim, nasılsın iyi misin dedi. Biraz konuştuk. Telefonu kapatmadan oğluma, vatana ve millete hayırlı bir evlat ol, ben seni bunun için yetiştirdim dedi. Ve oğlumun bana son sözleri; Anne, gözün arkada kalmasın, görevimi yapıp geleceğim oldu".

Jandarma Komando Er Aytaç Ermiş görevini yaptı, hem de fazlasıyla. O'nun adı artık milletin gönül defterine kazındı. Hem de şehit kanıyla.
 
Geri
Üst