Çocuk Eğitiminde Hoşgörü

ARWEN

Yeni Üye
Üye
Çocuk Eğitiminde Hoşgörü
hoşgörü ile ilgili olaylar hoşgörüyle ilgili olaylar

680-1028.jpg
Tolerans; Hoşgörüdür... Çocuk yapacaktır, ben de çocukken yaptım, kıyamet kopmadı ya diyebilmektir. Ufak tefek olayları gözde büyütmemektir. Bir bardak kırılmış, çocuk su dökmüş, elbisesini kirletmiş, istenmediği halde evde biraz karışıklığa yol açmış vs. hemen büyük olaylar yaratılmamalıdırr. Adı üzerinde o çocuktur.

Çocuk demek küçük, yetişmekte olan erginlik ve olgunluğa kavuşmamış demektir. Nitekim bir yetişkine "çocuk musun" denilse hakaret sayılabilir. Sebep budur. Öyle ise çocuğun henüz çocuk olduğu her zaman bilinmelidir ve tolerans kaidesi yeterince değerlendi
rilmelidir.

Çocuk yaptığı her davranışıyla iç dünyasında evreni inşa etmektedir. İnsan hata yaparak aradığı doğruyu bulur. Hata yapmadan iyiye güzele, mükemmele gitmek mümkün değildir. Hata yapıla yapıla yapmama öğrenilir. Hata da eğitimde insanın yücelmesinde etkili bir araçtır. Ancak bu hataların ölüm, yaralanma, yangın çıkarma yahut benzerleri gibi vahim olaylar olmamasına şüphesiz çok çok dikkat edilmelidir.


Öğrenebilmenin en iyi yollarından birisi de o şeyin hata olduğunu insanın bizzat görerek kavramasıdır. Atalarımız " bir musibet bin nasihattan iyidir" demiştir. Doğrudur. Yani bir kötü olay bin kez nasihat vermekten daha yararlıdır denilmektedir. Yeterki bu hatalar bir bardak kırmak gibi ufak olsun. Bu nedenlerle aile anlayıp dinlemeden, kendini frenlemeden derhal çocuğa en küçük sayılabilecek hatasında bile büyük reaksiyonlar vermemelidir. Anne babanın çocuğuyla konuşmalan
tutarlı olmalıdır.

"Boğaz kırk boğumdur otuzdokuzunu yut birisini söyle" atasözümüz ne kadar anlamlıdır. Tabii suç olan yerde ceza da vardır olmalıdır. Ama küçük kusurlar küçük ihmaller hoşgörü sınırında kalabilmelidir. Zaten büyükler için de öyledir. Büyüklerin her ufak tefek hatası da yüzlerine vurulup durulsa herhalde hayat yaşanmaz olurdu. Nereden bakılırsa bakılsın insan ilişkilerinde, bilhassa çocuk eğitiminde "Tolerans" denilen olayın iyi doğru değerlendirilmesi
şarttır.

680-1029.jpg
Çocuk bir reçel kavanozunu devirdi diye, onu döv
mek, onu ağlatmak, cezalandırmak ne derece doğru olabilir. Bunda çocuğun kastının olmadığı hemen hemen herkesçe bilinir. Çocuk bile bile ne diye reçel kavanozunu devirsin. Çocukluğundan kaynaklanan bir olay burada söz konusudur. İşte böyle olaylar için hoşgörü prensibi vardır ve bu ihmal edilmemelidir. Şüphesiz her şey normal hudutlar içerisinde olmalıdır.

Tolerans dendi diye artık bunu da ifrata kaçırıp olur olmaz her şeyi ebediyyen hoş görmek de gerekmez. Burada ne denilmek istendiği zannediyorum iyi bir şekilde anlaşılmış durumdadır. Çocuğun belli ki çocuk olmasından kaynaklandığı belli olan davranışlarına karşı büyüklerin bu kaideyi düşünerek olayı akıl süzgecinden geçirerek değerlendirmeleri yeterlidir. "Öfke ile kalkan zararla oturur" atasözü
müz de burada ne kadar anlamlıdır.

Prof.Dr.Kemal Çakmaklı

[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif][/FONT]
[FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif][/FONT] [FONT=Verdana, Arial, Helvetica, sans-serif][/FONT]
 
Geri
Üst