Dut ağacı ve yaprakları

destina_

Yeni Üye
Üye
Dut ağacı ve yaprakları
Bir zamanlar birbirlerine aşık iki genç vardı ..Kızın adı Tispe
delikanlınınki ise Piremus idi. Bunlar yanyana evlerde otururlardı. Birlikte büyüdüler ve çocukluklarından beri birbirlerine karşı aşk beslerlerdi. Fakat aileleri görüşmelerini istemezler birbirlerine uygun olmadıklarını düşünürlerdi. Oysa onlar birbirlerini ölesiye seviyorlardı. İki evin arasında gizli bir çatlak vardı aileleri bunu bilmezler onlarda geceleri burda buluşur o aradan birbirlerine seslerini duyurur aşklarını dile getirirlerdi.

Bir gece ormandakı ağacın altında buluşmaya karar verdiler. Tispe ağaca Piremus dan önce varmıştı. Gittiğinde avını yeni yemiş ağzından kanlar akan kocaman bir aslanla karşı karşıya geldi. Korkarak bir mağaraya doğru koşmaya başladı. Farkında olmadan yolda boynundaki eşarbını düşürmüştü. O sırada Piremus geldi gördükleri karşısında donup kalmıştı. Kocaman aslan ağzında kanlarla birlikte biricik sevgilisi Tispe nin eşarbını parçalıyordu.

O an aklına gelen ilk ve tek şey aslanın Tispe yi öldürerek yediğiydi. Tispesiz yaşayamazdı.Aklından geçen sadece aşkı uğruna canına kıymaktı. Belinden hançerini çıkardı ve göğsüne sapladı.Kanlar içinde cansız bedeni yere düştü.

Tispe ise korkusunu bir kenara atıp bir an önce aşkını görmek için mağaradan çıkmaya karar vermişti. Agacın altına geldiğinde o korkunç sahneyle yüzleşti. Piremus un cansız vücudu yerdeydi ve elinde Tispenin düşürdüğü eşarbını tutuyordu.

İlk once genç kız olanlar karşısında ağlamaktan hiçbir şeyi anlayamamıştı. Ama eşarbı ve uzaklaşan aslanı görünce anladı. Bir an mağarada düşündüğü o korkunc şey başına gelmişti. Ve onun öldügünü düşünen Piremus aşkı uğruna canına kıymıştı.

Tispe bir an bile düşünnmeden hançeri aldı ve göğsüne götürdü. Onların aşkı ölesiye bir aşktı ve ölüm bile onları ayıramazdı. Eğer Piremus aşkı uğruna ölümü göze aldıysa o da hiç çekinmeden canına kıyabilirdi ve hançeri sapladı. Birden vücudu Piremusun bedeninin üstüne yığıldı.

O anda Tanrılar bu yüce aşkı ölümsüzleştirmek istediler ve bu çiftin üstünde duran ağacı bunların aşkına adadılar. Piremusun kanını bu ağacın meyvelerine, Tispenin gözyaşlarını ise ağacın yapraklarına verdiler.

O günden beri kara dut ağacının meyvesinin çıkmayan lekesini,(Piremusun kan lekesini), dut ağacının yaprakları, (Tispenin gözyaşları) temizler..

Bilir misiniz dut ağacının meyvesinin lekesi çıkmaz ama elinize ağacın yaprağını alır ovuşturursanız lekenin gittiğini göreceksiniz

_alıntı
 
Geri
Üst