İkinci Evlilikler Ve Çocuklar ...

»| HeRCai |«

Aktif Üye
Üye
İkinci Evlilikler Ve Çocuklar ...
Geçmişin acı tadını giderme umudu ile yapilan ikinci evlilikler cocuklarimizi nekadar etkiler Meleklerim ???


Ilk evliliklerden olan çocuklar için karmaşık duyguların ve korkuların habercisi gibidir. Boşanma sürecinde yaşadıkları çatışmaların sonunda; belki yeni bir dengeye henüz alışmışlar, belki de hala anne ve babalarının bir araya geleceği umuduna sarılmışlardır. Bundan dolayı, yeni bir evlilik haberinin, çocuğun dünyasında karışıklık yaratması beklenen bir durumdur. Bu haberle kendini güvende hissetmesini sağlayan her şeyin değişeceğini anlar. Değişimin yerine ne geleceği sorusuna cevap veremez. Bu da onun için çok gerekli olan güven ve ait olma ihtiyacını giderecek duygu durumundan uzaklaşmasına neden olur. Üvey anne ya da baba ile ilgili çelişkiler yaşamasına neden olur:
- “sanırım, annem beni artık sevmeyecek.” - “Bu yabancı kadına anne dememi istiyorlar. Benim annem var oysa” - “Bu iyi bir adama benziyor. Acaba onu seversem, babam kızar mı?”

Nişanlılık, çiftlerin birbirlerini daha iyi tanımaları için gerekli bir süreçtir. İkinci evliliklerde ise, çocuğun üvey anne ya da babasına alışması ve çelişkilerini çözmesi açısından büyük önem taşır. Nişanlılık süresince, çocuğunuzun yeni eşinize alışacağı doğal ortamlar hazırlayın. Piknikler, geziler, sportif etkinlikler gibi paylaşımlar; ikisini yaklaştıracaktır. Bu sürece çocuğunuz tepki gösterebilir. “O adam ya da kadınla” olmak istemeyebilir.
Israrcı olmayın, sabrın gelecekteki mutluluğunuzu sağlayacak en değerli araç olacağını unutmayın. Burada hedefiniz, evlilik öncesinde bazı uyum ve iletişim sorunlarını çözmek olmalıdır. Böylelikle, aynı evde yaşamanın getireceği yeni sorunları hep birlikte çözme gücünüz olur.

İkinci evliliklere başlarken, çiftlerden biri, henüz “yabancı” sayılabilecek bir çocuğun sorumluluğunu da almayı kabul eder. Bu çocuğa üvey anne ya da baba olacaktır. Toplumun üveylerle ilgili yargılarını bir kenara bıraktığımızda bile; bu zor bir durumdur. Bundan dolayı üvey anne babaların çocuğa ihtiyaç duyduğu güveni, sevgiyi ve ait olma duygusunu vermeleri; öz ebeveynlere göre daha fazla engelle karşılaşır. En iyi şartlarda bile, yeni anneyi ya da babayı kabul etmek zordur ve sancılı bir süreci işaret eder.
Çocuğun çok farklı tepkiler göstermesinin beklendiği bu dönemde, aile çocuğun yaşamını zorlaştıracak adımlar atmaktan kaçınmalıdır. “O senin yeni, cici annen. Seni çok seviyor.” Ya da “Çok ayıp, ablan değil annen o” türünden yaklaşımlar zarar vericidir. Üvey anne babanın çevrenin bu tip müdahalelerine karşı uyanık olmaları gerekir. Başkalarının isteği ile size “anne ya da baba” diye hitap etmesi onunla kuracağınız ilişkiye zarar verir. Zaten kafası karışık olan çocuk; öz annesi ya da babasın yerini işgal etmeye çalıştığınızı düşünebilir.
Birinin yerine geçmediğinizi anladığı anda yakın bir bağ kurma şansınız olur; çünkü endişelerden arınmış çocuk sizi yaşamına kabule de hazırdır.

 
Geri
Üst