2-Hiperozmolar hiperglisemik nonketotik koma (HHK):
hhk nonketotik hiperglisemi non ketotik hiperglisemi
Genellikle insüline bağımlı olmayan orta yaşlı-yaslı Tip II şeker hastalarında
görülür.
Tip I şeker hastalarında çok nadirdir. Tip II diyabetiklerde genel durumun bozulmasına yol açan herhangi bir ağır hastalık varsa HHK gelişebilir. Örneğin kalp krizi, kalp yetmezliği, akciğer infeksiyonu, pankreas infeksiyonu, virüslere bağlı akut üst solunum yolu infeksiyonu, böbrek yetmezliği geçiren veya aşırı miktarda karbonhidratlı gıda alan veya kalsiyum kanal blokerleri gibi kalp ritmini ve kan basıncını kontrol eden ilaçlar kullanan 70 yaş ve üzerindeki şeker hastaları kolaylıkla bu tipteki komaya girebilirler. Bunlar çoğunlukla yalnız yaşayan, sosyoekonomik durumu iyi olmayan hastalardır. DKA komasında olduğu gibi ağır su kaybı vardır. DKA komasından farkı kanda keton cisimleri ve idrarda aseton yoktur. Ancak, hiperglisemi daha ciddi seviyededir (300-600mg/dl). Bu hastaların izlenmesi ve tedavisi de temelde DKA komasındaki gibidir.
Genellikle insüline bağımlı olmayan orta yaşlı-yaslı Tip II şeker hastalarında
görülür.
Tip I şeker hastalarında çok nadirdir. Tip II diyabetiklerde genel durumun bozulmasına yol açan herhangi bir ağır hastalık varsa HHK gelişebilir. Örneğin kalp krizi, kalp yetmezliği, akciğer infeksiyonu, pankreas infeksiyonu, virüslere bağlı akut üst solunum yolu infeksiyonu, böbrek yetmezliği geçiren veya aşırı miktarda karbonhidratlı gıda alan veya kalsiyum kanal blokerleri gibi kalp ritmini ve kan basıncını kontrol eden ilaçlar kullanan 70 yaş ve üzerindeki şeker hastaları kolaylıkla bu tipteki komaya girebilirler. Bunlar çoğunlukla yalnız yaşayan, sosyoekonomik durumu iyi olmayan hastalardır. DKA komasında olduğu gibi ağır su kaybı vardır. DKA komasından farkı kanda keton cisimleri ve idrarda aseton yoktur. Ancak, hiperglisemi daha ciddi seviyededir (300-600mg/dl). Bu hastaların izlenmesi ve tedavisi de temelde DKA komasındaki gibidir.
