Aldatılmak mı, Aldanmak mı?

PeLiNiM

Yeni Üye
Üye
Aldatılmak mı, Aldanmak mı?
Aldatıldığını öğrendiğinde ne hisseder bir insan? Kabul edilmesi zor bir olay. Ancak pek çok insanın yaşadığı bir olay diye düşünüyorum.


trans.gif
Aldatılmak ya da aldanmak nasıl da korkutur her insanı. Bunu yaşama endişesi ile yaşanır. Aldanan, aldatılan insan bir sonraki ilişkisinde biraz daha temkinlidir. Hatta bu endişeyi daha fazla yaşar.

Aldatılmak diğer bir kişi tarafından yapılan bir eylemdir. Aldanmak ise kişinin kendisine ait bir eylemdir. Aldatılmayı sözlük anlamından ziyade bu yazıda ilişkilerde yaşanan olaylardan bahsederek açıklamak istiyorum.

Aldatılan kadın ya da erkek hiç fark etmez her insan kendini değersiz hisseder. Aldandığını kabullenmek de zorlanır. Aldatan kişiye kızgınlık duyar. Bir yandan ondan ayrılmak bir yandan da ondan intikam almak ister. Aldatan kişiye olduğu kadar, aldandığı için kendine de kızgınlık duyar. Beklemediği bir olayla karşılaşan kişi hayal kırıklığı yaşar. Hayal kırıklığının verdiği acıyı ve sıkıntıyı yaşarken kendinin yerine bir başka kişinin tercih edilmesini içine sindiremez. Bir başkası tarafından beğenilmemek ve kabul görmemek olarak değerlendirir. Bir başkası tarafından değer görmediği düşüncesi kişinin kendini önemsiz ve değersiz hissetmesine yol açar. Bu tür duygu ve düşünceler arasında gidip gelen kişi ne yapacağına karar veremez ve aldatan kişiyle ilişkisinde de gelgitler yaşar. Onu acıtan aldatılmak mı yoksa aldanmış olmak mıdır? Bu soruya cevap bulmaya çalışır. Ancak cevaplamak da zorluk çeker.

Neden aldatılmıştır? Ya da nasıl olmuş da bu durumu fark edememiştir? Sevgisinin karşılığı bu mu olmalıdır? Bunu hak etmediğini düşünür. Bir yandan aldatılmış bir yandan da aldanmış olmaktan dolayı kendini ve karşı tarafı suçlar.

Aldatılmanın ölüm acısı kadar insana acı verdiği söylenir. Aldatılan ya da aldanan kişi bir başkasının tercih edilmesini, terk edilmiş olmasını, kandırılmayı ve yalnız kalmayı kabullenemez. Aynı zamanda aldatılma olayına kendisinin de katkıda bulunmuş olabileceğini düşünür. Hatta ilişkisini kontrol edemediği ve devam ettiremediği için kendini başarısız olarak değerlendirir.

Tercih edilen kişiyi araştırır. Kendinden farklı nasıl bir özelliğe sahip olduğunu bulmaya çalışır. Tercih edilen kişiye öfke duyar. Aldatan kişiden ziyade tercih edilen kişi üzerinde odaklanır. Onunla karşılaşmaya ve kendini göstermeye çalışır. Aldatan kişinin kendinde olmayan diğer kişi de neler bulduğunu tespit etmeye çalışır. Sorumluluğu kimi zamanda tercih edilen kişiye yükler.

Güven kazanmak zor
Aldatma olayı ile birlikte ilişkide güven zedelenir. Eğer ilişki devam ederse, sürekli sorgulamalar ve müdahaleler ortaya çıkar. Aldatan kişinin her davranışı izlenir ve geçmişte yaşanan aldatma olayı hatırlatılır. Bu ilişkinin yıpranmasına ve karşılıklı suçlamalara dönüşür.
İlişkide değer verilen unsurlara göre bu olayı kabullenmek ya da kabullenmemek kişiye bağlıdır. Güven ilişkinin vazgeçilmezleri arasında yer alıyorsa ve kabullenmek zor geliyorsa devam ettirmek için zorlamamak daha doğru olacaktır. Aldanan kişi ne istediğine karar verebildiğinde kendini daha iyi hissedecektir.

Kimi zamanda pek çok kez aldatılmasına rağmen ilişkiyi bitirmekte zorlanan kişiler vardır. Aldanmayı kabullenir ve devam eder. Bilir ki yalnız kalmak onu daha çok acıtacaktır. Ne olursa olsun bu durumu görmezden gelir ya da elinden bir şey gelmediği için bilerek devam eder. Bu süreçte de terk edilme endişesi ile yaşar.

Bir danışanım gül bahçesine iyi bakmadığı için gülü yabani otların sardığını ifade etmişti. Evet ilişkiye gereken önemi vermezsek, öyle ya da böyle başka kişiler tercih edilebilir. Aldatan haklıdır demiyorum ama aldanmayı da kimi zaman kişi kendi tercih eder. Tabii her ilişki için bu böyledir diyemeyiz. Bazı insanların da heyecan aradığını unutmamak gerekiyor.
alıntı
 
Geri
Üst